Nasıl ve ne şekilde bu kadar çoğaldılar bilemiyoruz.Hergün bir başka şekliyle karşılaşıyoruz.

Yolda yürümeye ,araba ile seyahat etmeye korkar olduk.Ne taraftan ve ne şekilde karşımıza çıkacaklarını bilemiyoruz.

Ülkedeki kaçak nüfustan bahsediyorum.

Polis Genel Müdürlüğü’nün verilerine göre; 1 Ocak 2020 ile 20 Şubat 2024 tarihleri arasında 77 farklı ülkeden toplam 2 bin 456 kişi KKTC’de ikamet izinsiz olarak yaşam sürmüş.Bu kişilerin 908’i Nijerya, 470’i Türkiye, 150’si Kongo, 134’ü Pakistan, 128’i ise Bangladeş uyruklu.

Polisiye haberlere yansıyanlara bakıyoruz.Durum vahimden de öte bir hal almış.

Geçmiş yıllarda neden yapılmadı pek anlaşılabilir değil ama bu yıl polis denetimleri artırdı ve ilk bir buçuk ayda bu durum rakamlara da yansıdı. 

1 Ocak ile 20 Şubat tarihleri arasında ülkede ikamet izinsiz olduğu tespit edilen kişi sayısı 252 olarak tesbit edildi. Tutuklanan 252 kişinin; 116’sı ise Nijeryalı! Bunlar sadece bir buçuk aylık veriler.

Sokak ortasında çıplak gezenden tutun sağa sola laf atana olmadı yanından geçene saldırana kadar onlarca değişik ülkeden gelip bu adada bizlerin hiçte alışık olmadığı görüntülere ve olaylara maruz bırakılıyoruz.

Çete kuranlar ,işyeri açanlar ,uyuşturucu satanlar ,kara para aklayanalar hatta evlenip çoluk çocuk sahibi olanlar da var.

Açıkçası muhaceret sistemi evlere şenlik.Sorma gir hanı dedikleri bu herhalde.

Bu ülkeye girmek ve kaçak yaşamak bu kadar kolaysa Yeşilırmaktan Dipkarpaza  kadar yaşayan  hiçkimse emniyette değil demektir.

Ne oldu da bu kadar kaçak doldu ülkeye aklı almıyor insanın.Fakat  birilerinin görevini tam olarak layıkı ile yapmadığı ortada.

Ben bunca laçkalığa  kimin sebep olduğunu biliyorumda .Acaba bunu bilmesi ve hesap sorması gerekenler biliyormu .Orası muamma .

Hiç düşünmek istemiyorum ama zaman zaman sankide buna bilerek izin verildi gibi bir düşüncede aklımdan geçmiyor değil.

Yoksa kimse yurduna insanına bu kadar açık açık ihanet edemez.

Bıkalım usanalım kendimizi güvende hissetmeyelim ve bu ülkeyi terkedelim istiyor herhalde birileri.

Geçtiğimiz gün bir Ganalı genç daha tutuklanarak mahkemeye çıkarıldı.

Geçmiştede vakaları olduğu söyleniyor.Facebooka yansıyan görüntüler bu ülkeye yazık oluyor dedirten görüntüler.

Yerlere yatıp avazı çıktığı kadar bağıran uygunsuz hal ve davranışlar sergileyen sonrasında oradan geçenlere saldıran bir mahluk.Ayrıca polis aracınada zarar

 vermiş.Ve işin dahada da tuhaf olan tarafı bunu bundan öncede birkaç kez daha yapmış.

Başka ülkede olsa ilk vakada direkt deport kararı verilmesi gereken bir durum.

Ama geçmişte de suçları olmasına rağmen bu ülkede kalmasına izin verilmiş.

İllede birini öldürmesi mi gerekiyor deport kararı için açıkçası merak içindeyim. Yabancı hakkında deport kararı verilmesi kişinin ahlaka ve hukuka aykırı davranışlar sergilemesi  yeterli zaten.

Yoksa illede ulusal güvenlik tehdidi oluşturmasını mı beklemek lazım.

Lefkoşa’da güpegündüz Dereboyu olarak bilinen en işlek caddede, 6 ve 7 yaşındaki iki kız çocuğuna cinsel saldırıda bulunan sapık ise bu ülkenin bir başka derdi.

Son zamanlarda daha bir artma eğiliminde olan bu tür olaylara karışanlara baktığımızda çoğu yine ülkede ikamet izinsiz bulunanlardan.Yani kaçak.

Hade bu ülkeye giriş çıkışlara izin veren kurumlar doğru dürüst işlemiyor diyelim.Allah aşkına mesele Üniversite öğrencileri için söylüyorum.Suça karışan bu gençlerin  eğitim gördüğü Üniversitesi ne yapıyor.Rektörü,mütevelli heyetleri farkında değiller mi?

Neden disiplin kurallarını  işletip okul ile ilişkisini kesip ülkesine göndermiyorlar bu memleket düşmanlarını.

Hükümetler de bu konuda adım atmada yetersiz.Sankide ellerini kollarını bağlayan bir şey var.Yoksa sürekli suçlu ihraç eden Nijerya yada Kongo ile olan ilişkilerin bozulması mı korkutuyor onları!

Halbuki gelmiş geçmiş tüm Eğitim bakanlarının yüksek öğretimde devamsızlık yapan yabancı uyruklu öğrencinin ülkeden deport edileceğini söylediği basın açıklamaları  hala arşivlerde duruyor.

Özellikle Afrika ülkelerinden adamıza  gelen birçok düşük gelirli  başarılı öğrencinin yanında, yüzlerce  Afrikalı gençte ülkelerindeki askeri rejimlerden kaçmak ve daha iyi yaşam olanakları ile iş olanağı bulmak için  ülkemize geliyor.

Bu ülkelerin bazılarından gelenler ülke yaşantısına uyum sağlayamayan suç işlemekten çekinmeyen kişiler.

Bu tiplerin en azından ülkeye giriş şartlarının zorlaştırılması vize konması bir önlem olabilir.Bunun için suç işleyenlerin genelde hangi ülke vatandaşı olduklarına bakmak yeterli.

Bu kontrolsüz nüfus akışı beraberinde insan kaçakçılığınıda gündeme getirmiş durumda.

Dikkat etmek ve önlem almak gerekiyor.Sonuçta bu gelenler uçaklardan paraşütle atlamıyorlar .KKTC ‘nin resmi limanlarından giriş yapıyorlar. Ülkesini ve vatandaşını koruyamayan devlet görüntüsüne izin vermemek gerekiyor.Çok ciddi sonuçlar doğurabilir.