Camiada ciddi bir sessizlik hakim…
Tıp camiasında!
Biz sahte rapor yazan doktorlar konusu yazdıkça onlar siniyorlar…
Çünkü bu kepazelikte hemen hepsinin bir parmağı var!
Meslektaş dayanışması bunun adı…
Bazı doktorlar muayene etmeyi bırakmış para karşılığı devlet çalışanlarına sahte rapor yazıyor ama kimsenin umuru bile değil!
Bunda en büyük sorumluluk Kıbrıs Türk Tabipleri Birliği’nin geçmiş yönetiminde…
Onca şikayet var bu doktorlar hakkında parmaklarını bile kıpırdatmamışlar!
Bunu belgeleriyle yarınki yazımız için sakladık…
Ama olay inanılmaz boyutlara geldi artık!
Eski bir hastalık ve moda halen devam ediyor…
Devletteki işini ekeceksin bunun için sahte hasta raporu alacaksın ama sonra gidip kendi işinde, inşaatında, arazinde çalışacaksın!
İşte bunlara bir önek daha;
“Sn. Levent Özadam.
Tespitlerinize ve yorumlarınıza tamamen katılıyorum. Müsaadenizle size yıllar önce başımdan geçen bir olayı anlatmak istiyorum.
Tam 30 yıl önce 1986 yılında, Eski Eserler ve Müzeler Dairesi'nde çiçeği burnunda bir müdür iken, restorasyonu devam etmekte olan Büyük Han'a gittiğim bir gün ustalardan birinin işbaşında olmadığını gördüm.
Sorduğumda, Daireye hasta olduğuna dair haber yollayarak, doktora gittiğini ve doktorun da kendisine üç gün yatması gerektiğine dair hasta raporu yazdığını, raporu izni bitince Daireye getireceğini bildirmiş.
İlk bakışta çok doğal bir olay. Geçmiş olsun dedik.
Ancak daha sonra öğrendim ki bizim usta köyde bir komşusuna inşaat işi yapıyormuş (emeğinin karşılığını alarak tabii). Çalışanların hemen hepsi de çeşitli nedenlerle, bu gibi (beyaz!) kaytarmalara başvurduğu için kimsenin umuru olmuyor ve kimse kimsenin peşine de düşmüyor.
Çok doğal bir hak!!
İlgili yasada yılda 40 güne kadar hastalık izni var nasıl olsa. Kullanmamak olmaz!. Çiçeği burnunda dedik ya bu olayın üzerine gideyim dedim.
Usta ık mık etti, hastaydım dedi, sadece bir bakmaya gittim dedi, eveledi geveledi. Ancak inşaat/tamirat işini kendisinin yaptığı sarih.
Yaptığım araştırmada bizim ustanın hastaneye dahi gitmediği, hastanede idari bölümde çalışan çok yakın bir akrabası aracılığı ile doktordan hastalık izni aldığını öğrendim. Ankara'dan tanıdığım ve solcu olan idare memuru arkadaşa telefon açtım ve neden böyle yanlış bir şey yaptığını, biraz da solculuğunu ve yurtseverliğini eleştirerek sordum. O da kem küm etti.
Daha sonra raporu yazan doktora telefon ettim. Nasıl olur da hasta olmayan bir kişiye hasta raporu verilir diye sordum. Bu konuda soruşturma açmayı düşündüğümü söyledim. Beni dinledikte sonra bana aşağı yukarı şunları söyledi.
"Tamer Bey sizin mesleğiniz doktorluk değil. Bir kişinin hasta olup olmadığına ancak bir doktor karar verebilir. Ben doktorum ve bu kararı verdim ve sağlık raporunu imzaladım. İmzamın arkasındayım. Kendisi yataktan kalkıp komşusunu ziyaret etmişse bu onun bileceği bir iş. Ben başında duramam herhalde".
Ben alacaklı çıkacakken borçlu çıktım.
Mevzuatı İyice araştırıp inceledikten sonra, soruşturma açacak olsam herhangi bir sonuca ulaşamayacağımı anladım. Ayrıca personel nezdinde istenmeyen bir yönetici durumuna düşecektim.
Bu olayın üzerine düşmem nedeni ile, bir kısım personel bana karşı olumsuz yorumlar yapmaya da başlamışlardı. Almış olduğum bu dersten sonra doktorların yetki alanlarına hiç müdahale etmedim.
Gelen hasta raporlarına eyvallah dedim. Bazı öğrencilere, okuldan kaytardıkları gün/günler için, bazı memurlara "kendilerin iyi hissetmedikleri" gün/günler için doktorlarımız tarafından hasta raporu yazılması ülkemizde yıllardır, bırakın yasallığını, etik olmayan bir eylem olarak dahi algılanmıyor maalesef. İster paralı olsun ister parasız fark etmez.
Düzeltilmesi gerekir ama bunun nasıl olacağını ben kestiremiyorum…”
 
(Tamer GAZİOĞLU)
 
 
Devekuşu musunuz nesiniz!
 
15 Kasım KKTC’nin kuruluş yıldönümü nedeniyle Güney’de Rum öğrencilerin protesto gösterileri vardı…
Biz buna şaşırmadık!
Çünkü her sene yapıyorlar…
Ama içimizden bazıları bunu haber yaptık diye epey içerledi!
Neymiş protesto değil, barış için yürümüşler…
Yahu arkadaş haber TAK’ın Rum Basını kaynaklı haberi!
Rum gazeteleri yayınladı bu haberleri ve KKTC protesto edildi denildi…
Ekleme ise uyduruktu!
Rum genci barış istencini orta koymuş…
Elinde Kıbrıs Cumhuriyeti bayrakları ile!
Nasıl bir barışsa artık bu…
Lütfen daha artık devekuşu olmayı bırakın ve gerçekleri görün!
Ya da KKTC’yi protesto ettiklerini görmemezlikten gelmeyin…
 
 
15 Kasım’da doktor yok!
 
15 Kasım KKTC’nin kuruluş yıldönümüydü ve resmi tatildi ama…
İnsanlar hastaneye gidip de bugün doktorlar çalışmaz diye yanıt alınca ağırlarına gidiyor!
Vatandaş rahatsız olan yakınını İskele Sağlık Ocağı’na götürmüş aynı cevabı almış…
’15 Kasım’da doktorlar yok’ diye!
Kızmakta yerden göğe kadar haklı…
Tamam, 15 Kasım Cumhuriyet bayramımız ama sırf bu yüzden hastanelerde gerekli düzenlemeler yapılmayıp doktor eksikliği baş gösterirse kim inanır ki Cumhuriyete!
Bu konularda daha fazla hassasiyet ve ilgi lütfen…
Cumhuriyet ilan edildi diye hasta kabul etmeyen bir zihniyet dünyanın başka yerinde olabilir mi!
 
 
MESAJ KUTUSU
 
Sayın İbrahim KIRMIZIGİL, Güney’den kaçak olarak gelen etlerin sizin adınıza getirildiği itiraf edildi! Siz kalkıp vatandaştan özür dileyeceğinize kayıplara karıştınız. Vatandaşın sağlığı ile oynamak bu kadar mı ucuz bir şey!
Sayın Redif NUREL, benzin istasyonu izni almışsınız hayırlı ve uğurlu olsun. Ancak bu karara büyük muhalefet olacak şimdiden haberiniz olsun istedik! Size fazla yakın olanları mercek altına alın deriz!
Sayın Dürdane ACI, Mağusa Kaymakamı olarak bölgedeki gece kulüplerini denetlemeniz iyi de onların sadece çalışma izinlerine ya da mekanın alkol iznine bakmak yeterli mi sizce! O kadınların yasak olmasına rağmen etlerini satması sizi hiç mi ilgilendir miyor!
Sayın Serdar DENKTAŞ, partinizin ilk genel  seçimlerde buruncu çıkmaması halinde parti genel başkanlığına aday olmayacağınız yönündeki açıklamanız nedense pek fazla ses getirmedi! Vatandaş da alıştı değil mi bu sözlere!
Sayın Reşat ALTINÖRS, KKTC’ye yeni uçuş başlatacak Bird Hava Yolları’nın KKTC ortakları arasında sizin de olduğunuzu öğrendik. Kuyumculuk, otelcilik derken işleri epey büyüttünüz desenize. Hayırlı uğurlu olsun…
Sayın Halil AKBIÇAK, Güney’den Kuzey’e kaçak et getiren o kadar çok kasap ve restoran var ki bunları bildiğiniz halde isimlerini niçin kamuoyuna deşifre etmiyorsunuz! Bunu yaparsanız büyük bir amme hizmeti de yapmış olacaksınız!
Sayın Ersin TATAR, Kanal T’deki bir program yüzünden kanala ve şahsınıza çok sayıda dava açılmaya hazırlanıldığını öğrendik. Deriz ki bu iş ciddiyete binmeden konuşun anlaşın ve eski dostlarınızın gönlünü alın!
Sayın Dursun OĞUZ, yeni yılın girmesiyle birlikte olası bir kabine değişikliğinde bir bakanlığa getirileceğinize kesin gözüyle bakılıyormuş. Genel seçime bakan olarak girmek epey avantaj getirecek değil mi! Hayırlısıysa olsun deriz!
Sayın Derviş EROĞLU, UBP’nin bazı kadın örgütleri ziyaretinize gelince duygusal anlar yaşandığını öğrendik. Özellikle müzakereler sürerken sizin tecrübenizden yararlanmak isteyen daha çok kişi kapınızı çalacak, misafir şekerlerini hazır tutun!
Sayın Özdemir TOKEL, 15 Kasım etkinlikleri için yaptığınız özverili çalışma izleyenlerden tam puan aldı! Artık bu işlerde tam profesyonel olduğunuzu kanıtladınız, umarız gençleri de bu mesleğe yönlendirmek ve eğitmek için inisiyatif üstlenirsiniz!
Sayın Ahmet SENNAROĞLU, geçmiş dönemden kalan borçların sizi epey zorda bıraktığından şikayetçi oluyormuşsunuz! Siz de yerden göğe kadar haklısınız ama geçmişte belediyeye iş yapan esnaf kime dert anlatacak o da ayrı bir sorun değil mi!
Sayın Ahmet DERYA, CTP Parti Meclisi’ne giremeyince insanlar genelde küser ama si tam aksini yapıp barış için sokaklara inmişsiniz! O mücadeleci ruhunuz hiç tükenmeyecek değil mi! Sağlık ve afiyetler dileriz…
Sayın Tigin KİŞMİR, devlet piyangosunda satışlarda rekora imza attığınız söyleniyor. Şimdi bütün gözler yeni yıl ikramiyesinin ne kadar olacağında! Bir de sisteme amortiyi dahil ederseniz sanki de vatandaş daha fazla rağbet edecek gibi gözüküyor. Bir düşünün deriz…
Sayın Güven ARIKLI, bir üniversitenin rektör yardımcılığı için her türlü bastırdığınız ve deniz aşırıdan da destek istediğiniz konuşuluyor. Deriz ki ağır ağır çıkmak gerek bazen basamakları ki ayağınız takılmasın! Hayırlı artık…
Sayın Kadri FELLAHOĞLU sanki de son yıllarda ayran içip ayrı düştük gibi geldi bize! Rahmetli Mustafa Çelik’i anmak için bir Cumartesi sabahı buluşmaya ne dersiniz! Bu arada zeytinyağı hasadı bu sene epey iyiymiş, afiyetler dileriz…
Sayın Gaye BOYACI, işletmelerinizin münhal ilanlarını kim hazırlıyor bilmiyoruz ama epey bu işlerden anladığı kesin! Sıra dışı her şey vatandaşın ilgisini çok daha fazla çeker değil mi! Hayırlı işler dileriz…