Bu iş artık çığırından çıkıyor...

Sahte diploma ve rüşvet konularında çok ciddi bilgi kirliliği yaşanmaya başladı!

Onun diploması sahteydi, şunun ki sahteydi, bu da tutuklanacakmış falan filan...

Dün sabahtan beri Kemal Dürüst konusunda yapılan dedikodular bize de aktarıldı!

G.Antep’e kaçtı söylentileri yayıldı ya da yayılsın diye bizzat çaba gösterildi...

Hatta orada bir çiftliği varmış, orada yaşıyormuş filan!

Söylentileri yayanlar öyle bir kendinden emin görülüyorlar ki kim olsa inanacak cinsten başarılı oluyorlar...

Aslında küçük bir araştırma yapsalar doğru olmadığı anlamak güç de değil!

Kemal Dürüst’e dün biz ulaşamadık ama yakın bir dostu ile görüşme imkanı bulduk...

Aradı kendisini hatta evine kahve içmeye davet etti!

Zaten kendi de söylemiş;

Yurt dışına çıkma yasağı olduğu için bunun imkansız olduğunu ifade etmiş...

Ortaya bir laf atıp çekilmek kolay ama arayıp sorup gerçekleri  öğrenmek de çok zor değil...

Bilgi kirliliği kadar kötü bir şey yok!

...

Önceki gün meclis oturumunda Doğuş Derya, Ziya Öztürkler için rüşvet iddialarında bulundu...

Şaşırdık doğrusu!

Şaşırdık çünkü Doğuş hanım kürsü konuşması öncesi Öztürkler ile konuşmamış bile...

Damdan düşer gibi meclis kürsüsüne çıkıp hem de canlı yayında böyle bir iddiada bulunmak da neyin nesin nesi!

Gel bakalım buraya konuşalım de, önce kendisiyle görüş, sonra istersen yine çık kürsüye ne dersen de...

Doğuş hanımın yaptığı doğru olmadı!

Belli ki o da bir yerden bilgi aldı ama doğruluğunu araştırmadan biraz da siyasi rant elde etmek için böyle bir yöntem uyguladı...

...

Dün Ziya Öztürkler’le de görüştük...

Olay geçen yıl yaşanmış, polise de yansımış ve kapanmış gitmiş!

Bir de video meselesi var tabi ki...

Öztürkler’e zarf verilmiş ama gerisi kesilmiş!

Zarf içinde para tamamen kötü niyetli hayali bir görüş...

Belli ki ortada büyük bir komplo var!

İddia o ki bunu yapanlar yine rüşvet verdiği söylenenlerin ta kendisi gibi geldi bize...

Öztürkler diyor ki;

Beni her şeyle suçlasınlar ama rüşvet iddiasını kesinle içime yediremem...

...

Doğuş hanım, Öztürkler’i rüşvet almakla suçlarken şunları da göz önünde bulundurmak gibi bir sorumluluğu vardı;

Ziya Öztürkler’in eşi bir devlet okulunda öğretmenlik yapmaktadır, çok sevilen ve sayılan bir zattır...

Düşünsenize bir kere, öğretmen olduğunuz okula sabah gidiyorsunuz ve tüm öğretmen ve öğrencilerin gözü üzerinizde!

Aralarında anlamlı bakışlarla fısıldaşıyorlar...

Bu duyguları yaşamak için sadece empati yapmak bile yeterli olacaktır!

Dahası var;

Öztürkler’in iki oğlu lisede okuyor, üniversite sınavlarına hazırlanıyorlar...

Onlar da aynen anneleri gibi sabah okula gidiyor ve okulun müdürü, öğretmenleri ve tabi öğrenciler alaycı bakışlarla aralarında gülüşüyorlar!

Hayata atılmaya hazırlanan iki gencin ruh hallerini düşünsenize bir kere...

Facia ötesi bir durumdur bu!

Kaş yaparken göz çıkarmak gibi...

...

Meclis kürsüsü dedikodu kürsüsü değildir...

Ülke insanını birbirine düşürme mekanı hiç değildir!

Burada konuşurken ağzınızdan çıkanı önce kulağınız duyacak...

Siyasi rant için de birilerinin ailelerinin ruh sağlığı ile oynamayacaksınız!

Bugün size yarın başkasına sözünü hiç akıllardan çıkarmamak lazım...

...

 

 

 

MESAJ KUTUSU

 

Sayın Hakan DİNÇYÜREK, Lefkoşa Devlet Hastanesi’nde bazı doktorların sırf şişman olup teni koktuğu için bir hastayı ameliyat etmeyip başka bir hastaneye sevk ettiklerini biliyor muydunuz? Bir devlet hekiminin böyle keyfi karar yetkisi var mıdır, özel hastaneye ödenecek olan 500 bin TL’lik fatura kimin cebinden çıkacaktır?

...

Sayın Kemal DÜRÜST, dün sabahtan beridir şahsınızın G.Antep’e kaçtığı yönünde haberler servis edilmeye başladı. Hatta orada çok büyük bir çiftliğinizin de olduğu iddia edildi. Evde kahve içerken bu tür saçmalıkların konuşulması ne kötü değil mi? Önümüzdeki hafta mutlaka kahvenizi içmeye geleceğiz...

...

Sayın Ünal ÜSTEL, Devlet Tiyatroları binasının tamiri için verdiğiniz talimatla bloke olan paranın açılma kararı dünkü anlamlı günde memnuniyetle karşılandı. Umarız ihale süresi çabuk tamamlanır ve seneye Tiyatrolar Gününde yeni binada yeni oyunlar izleriz...

...

Sayın Burak ŞOFÖROĞLU, devletle sıkıntılı olan bazı iş insanlarıyla geceleri aynı masada görenler bunun ne yasal ne de etik olduğunu belirten mesajlar göndermeye başladılar. Devletin bürokratları dile düşmemek için daha hassasiyet göstermek zorundadırlar, uyarma ihtiyacı duyduk!

...

Sayın Berhan ONGAN, siz sadece Türkiye’de bir üniversiteden diploma sahibiyken buradaki sahte diploma skandalına karıştırılmak istenmeniz eminiz ki yıpratma politikalarından sadece birisidir. Bu sıralar çamur at izi kalsın senaryolarına fazlasıyla dikkat etmek gerek...

...

Sayın Dursun OĞUZ, ülkeye ruhsatsız tabanca ve uyuşturucunun önemli bir kısmı Girne Limanından içeriye giriyor. Burada hiçbir güvenlik önlemi ve gerekli cihaz yok. Burayı donanımlı bir hale getirirseniz sorunun büyük bölümünü çözersiniz...

...

Sayın Umut ÖKSÜZ, yönetim kurulundan bir kadın arkadaşın bir ziyarette Türk bayrağını kadrajdan çıkarması görenler tarafından tepki ile karşılandı. Belki kötü niyet olmayabilir ama vatandaşın hassasiyetini de unutmamak gerek değil mi?

...

Sayın Hakan TÖREHAN, G.Mağusa Devlet Hastanesine annenizin adını taşıyan tam teşekküllü suit oda kazandırmanız hastane yönetim ve çalışanların büyük memnuniyetiyle karşılandı. Umarız tüm iş insanlarına iyi bir örnek teşkil eder..

...

Sayın Ali ADALIER, son atamalarla polis genel müdürlüğü makamının kapısı sizin için ardına kadar açılmış oldu. Bu makam önümüzdeki günlerde ateşten gömlek olacak şimdiden hazırlıklı olmanız öneriliyor...

...

Sayın Tufan ERHÜRMAN, parti vekillerinizin meclis kürsüsünde yaptıkları bazı konuşmalar dedikodu niteliğinde olunca doğal olarak sizin de bundan olumsuz etkilenebileceğiniz söz konu olduğu için gerekli önlemleri almanız bekleniyor.