Mevsimler değişime girerken, rüzgarlar bize bunu haber verir. Soğuk hava, sıcak hava buluşması, atmosferik hareketler, doğanın değişimi bu rüzgarlara sebep olur. Bazen çok şiddetli kasırgalar koparır, mal ve can kayıplarına neden olur, sıklıklada; sert olsa da bir esinti ile bu değişim gerçekleşir, bu doğanın kendini hazırlama biçimi gelecek olan mevsime.
* * *
Evimiz olan bu ada yarısında da şimdi sert ve fırtınaya dönüşen rüzgarlala boğuşuyoruz. Bu kez değişim doğadan değil, bizzat insan fikri ile gelişen, insan eli ile hayata yansıtılan ve de tüm halkları kasırganın içerisine çeken bir değişim bu. Bunu görmemek mümkün değil zaten. Sosyal, ekonomik, eğitim, sağlık, kültür, sanat hepsi yerle bir oldu.
* * *
Hükümetsiz gelen zamlar, alım gücümüzü neredeyse sıfıra çekmeye çalışır gibi. Bunca yıkımdan sonra daralan, bunalan halklar bu kasırganın bitmesi için neredeyse yalvarır durumda. Ancak gerçek iktidarların, kendi çıkarları ile denkleştirilerek başlatınan bu değişim rüzgarları, halkı direk köşeye sıkıştırıp, korku ve öfkeyle mücadele etmeye iterek, en zor durumda boğuşmaya bırakılmış.
* * *
Yani bu bilinçi değişim operasyonu o kadar güzel işlenmiş ki, siyasi yılgınlık, umut tacirliği, zorladıkça zorlayan ekonomik şartlarla birlikte her şey bir tamam plana dahil edilmiş. Ve halklar öyle bir duruma getirildiki, gelecek olanın iyi ve ya kötü sonuçlar doğuracağını düşünmeden, her şeyi kabul edebilecek kıvama getirilmiş.
* * *
Çünkü gelecek olan bu ortamı yaratarak gelecekti zaten, çünkü elinde tüm halkı sindirecek bir formül olacak, o formül madalyonun görülen, kabul edilen kısmı ve halka bir kurtuluş olarak gösterilecek. Ancak diğer tarafı direk bu sermayedar güdümlü iktidarların gerçek çıkarları ile örtüşen yönü olacak.
* * *
Yani halklara kurtuluş olarak sunulacak şey, yeni nesil kabul görülebilen ve yine sermayedarlara hizmet edecek kölelikten başka hiç bir şey olmayacak günün sonunda. Çünkü biz halklar hiç bir biçimde başka bir kurtuluşun olmayacağına inandırılmış ve bezdirilmiş bir biçimde, tam bir hipnoz halinde kabul edeceğiz olan biteni.
* * *
Bu değişim rüzgarları göstermiştir ki, gücünü üretimden almayan halkların tutunacak hiç bir şeyi yoktur, o değişim rüzgarı bu üretemeyen halkları nereye sürükler ve nereye bırakırsa onu kabul etmek ve o zincirler boynuna geçirilirken, kendisi o rüzgarlardan koruyacak tek şey olacağına inanacaktır….
* * *

Behiç Anibal…