Sokaklar ısındı yine, belediyeler reformu dedikleri ancak hiçbir anlamı dahi olmayan yasanın, hakiki yansımasını yaşayacak olan, en küçük sarsıntıdan bile etkilenip, tüm emeklerini yaşamak için harcadıkları, ekmek teknelerinin ellerinden kayıp gideceğini bilen emekçinin, haklı mücadelesi ile.

* * *

Emir eri hükümetin, köşe sıkışmış hali travmalar yaşatan cinsten, her biri, birilerine gebe bireyleri ile sarsılıyor. Ancak korkuları inanılmaz, kemiklerine kadar hissediyorlar duygusunu, peki kimden korkuyorlar? Niye bu kadar kız kıvrak ellerine düşmüş durumdalar? Çünkü düşünmeden atılan menfaat adımları, bir başkasının köleliğine itmiş onları, ondan bu halde korku içinde, ne yapacaklarını bilmez şekilde izliyorlar olan biteni.

* * *

Ancak çok daha şaşırtıcı bir durum daha var, koru ile emir erliği yaptıkları her kimse, onun güvencesinin de yanlarında olduğunu sanıyorlar. Bilmiyorlar mı ki tarih bize gerçeği asırlardan taşır günümüze. Tarih de halkına ihanet eden hiçbir lider, halkı yok edilirken onlardan daha ayrıcalıklı bir kaderi yaşamamıştır. Onları besleyip kendi halkına ihanete çağıranlar, asla bir haini yaşatmazlar. Çünkü bilirler ki günün sonunda kendi halkına ihanet eden, onlara da ihanet edecektir.

* * *

Misal hiçbir gettoda sırf SS’lere yakın ve halkına ihanet etti diye bir yahudi, gaz odalarından sakınılmamıştır, ya da o fırınlardan kurtulamamıştır. Siz geçmişte çıkarları için halkını, ülkesini peşkeş çekenler, bugün korku ile tutunduğunuz o insanların, yarın hiçbir şeyi olarak yok olup gideceksiniz.

* * *

Bu gün belediyeler reform yasası, dün içi boşaltılan kasalara sahip ayni belediyeler ile tadil edilebilir mi? Tüm memleketi batağa sürükleyen vurgunlar, kara para, yolsuzluklar ve ya benzeri tüm suçlar görmezden gelinip, karanlığı aydınlığa dönüştürülür mü? Siz cevaplayın olur mu?Gerçekten.

* * *

Ne istiyorsun sayın hükümet? Meclisin içinden dışarıya bir bak, o gördüğün insanlar, senin insanın, emekçin, dünün bu günün ve yarınını inşa edecek olanlardır. Sizi emir kipleri ile oralara oturtanlar, siz oradan indiğiniz de olmayacaklar, ancak siz halkın içine inmek zorunda kalacaksınız. Peki bunu nasıl kaldıracaksınız? Hadi dönün artık bu yanlışlardan, ülkenize ve insanınıza sahip çıkın.

* * *

Emekçiyi karşınıza değil yanınıza alırsanız, ne korkacak biri kalır ne de sizi korkutacak bir isim var olur. Bunun için yapmanız gereken çalışılacak her yasanın, gerçek fikirlerle donatılıp, hukukla işlenip, adaletle çerçevelemenizdir. Bireylerin çıkarları geçicidir, ancak bir ülkeyi ilim, bilim ve kültür sanatla şahlandırmak ise sonsuzdur….

Behiç Anibal…