İnsan sosyal ve kültürel bir varlıktır, var olabilmek için ise her ikisine ve onlardan doğan diğer tüm niteliklere ihtiyaç duyar. Bu da pek tabi neyi getirir, bir arada yaşamayı en başta imkan olarak gerçekleştirir. Bir kavim oluşur, bu kavim içerisinde yaşamsal faktörleri aktif tutacak bazı gereksinimler vardır.

* * *

Önce gıda ve barınma ile başlar işler, barınmayı gerçekleştirenler o işle meşgul olurken, avcılar, çiftçiler topraktan ve geri kalan tarımsal faaliyetlerden sorumludur. Ancak tüm bunların yanında bir koordinasyona ihtiyaç doğar, işte orda devreye liderler girer.

* * *

Liderlik belki de en önemlisi, bu kavimi büyütecek fikirler o fikirleri hayata yansıtacak koordinasyonu sağlayacak, adaleti, eşitliği yani ne gerekiyorsa birlikte yaşamak için, onların kontrolünü, üretimini ve kavimin gelişerek medeniyete gideceği yolu çizmelidir.

* * *

Sonra işler büyür artık yağmaya karşı güvenlik de sağlanmalı, savaşçılar da devreye girer, onların sevk ve idaresi de liderliktedir. Bu hikayede tarihi biraz öne saralım artık, sosyal kültürel, ekonomik siyasi olarak gelişim gösteren medeniyetimiz artık bir imparatorluk daha sonra da, büyük bir sistem değişikliği ile cumhuriyetle yönetilsin.

* * *

Bu büyük tarihsel sıçrayışımıza neler sığdı, sanatsal yapıtlar, bilim, çağına yakışır üretim, eşitliğe dayalı çalışma ve sosyal hayat, üretime dayalı ekonomik güvenlik, teknolojik mühendislik, kaliteli sağlık hizmeti, kaliteli eğitim, kaliteli ulaşım, en temiz enerji üretimi, kültürel bütünlüğün getirdiği sanat, insana olduğunun iki katı doğaya yatırım ve daha bir çok şey.

* * *

Bunların bir çoğu hayata geçmiş ve sürekli çağına hizmet eden gereksinimlerle donandığını da hesaba katalım, temelinde eğitimle biçimlendirilmiş, bilime yatkın, üretimin içinde, gereksinimleri doğrultusunda hareket etmeyi başarmış bir halkın varlığı bahis mevzu artık. Yani ne istediğini bilen seçimlerini de bu doğrultuda gerçekleştiren bir halk.

* * *

Bilginin ve bilimin en büyük silah olduğunu bilen yöneticilerin eşliğinde, tüm dünyaya üretimini satan, teknolojisini kiralayan, enerjisini varlığı ile daha ilerici bir düşünceyi aşılayan bu ülke, bayrağını gururla dalgalandırıyor göklerde, bir şova ihtiyaç da yok. Çünkü tüm varlığı ile kendini dünyaya kanıtlamış, önce insan olmanın temeline ulaşmış bir ülkemiz var artık.

* * *

Sosyal ekonomik, kültürel ve sanatsal oluşların dinamikleri sürekli beslenen, bilimi her daim ilerici bir bilinçle yücelten medeniyetimiz, çok mu ütopik duruyor. Ancak öyle değil, tüm bu gelişimi sağlamış ülkelerin varlığı günümüzde mevcuttur.

* * *

Bu hikayemiz bize ne anlatı, ne bayrağa sarılıp yatmakla vatan severlik olur, ne de barış isterik demekle, her ikisini de hak edecek değerlerle kuşatmıyorsanız halkı, geriye kalan her şey boş ve anlamsızdır. Değim yerinde ise motoru olmayan bir arabaya sahip olman ne kadar anlam taşırsa, içi boşaltılmış bir ideali savunmak o kadar anlamsızdır.

* * *

Behiç Anibal….