Bilirsin bir sitemin sağlıklı çalışması için, bir dizi küçüklü büyüklü, çok dişli az dişli bir sürü
çarka, onları tutacak mile, bir o kadar vidaya ve en önemlisi enerjiye ihtiyaç vardır.
* * *
Ve tüm bunların varlık sürdüreceği bir ara da çalışabileceği, dağılmadan hareketini
sürdürebileceği bir yapı gereklidir. Saat gibi düşünün, bir mekanizma var ve onları bir arada
tutan dış kabı, ancak ona saat denmesi gözle görülen tarafıdır. Yani saatin kaç olduğunu
gösteren taraf, mekanizma iyi çalışmalı ki saat de bize doğru verilsin.
* * *
Şimdi bu küçük örnekte bile fark edeceksin ki, kendiliğinden doğan bir hiyerarşik düzen
vardır. Bu hiç şaşmaz her bir vida görevini tutarak yapacak, onun tutuğu her ne ise sağlıklı
çalışması için bu gerekli, o vida ile tutunanlar görevini en iyi şekilde yapmalıdır, ki onun
tuttukları da en iyi şekilde devam etsi. Bu hiyerarşik düzen ki doğası gereğidir, sonucu tam
verene kadar olan süreçteki her bir işlevi yerine getirir.
* * *
Sana tüm bunları niye anlatıyorum, bakın etrafına suni olarak yaratılmış bir sistemin
içerisinde ‘’gibi’’ yaparak yaşıyoruz. Bir bak bakalım her kes işini mi yapıyor? Yoksa kimse işin
ne olduğunun farkında bile değil mi?
* * *
Misal sen bu sistemin neresindesin, yani doğası gereği bile kurulamayan hiyerarşinin
neresindesin. Bir özel sektör çalışanı mısın? Ya da bir doktor musun? Ya da bir kamu çalışanı?
Belki bir vekil? Ya da bir bakan? Bir başbakan? Bir cumhurbaşkanı? ……….. nesin?
* * *
Şimdi cevap vermişsindir, her ne isen işte bir bak bakalım olduğun şey misin? Olmak
istediğin ve bu uğurda sattığın tüm kişiliğinle olduğun mu? Yani bir sistem olduğun şey ile
çalışır, olmak istediğin şey ile de çöker. İşte bu sebepledir ki bu suni yapı, kendi içine çökmüş
ve içindekileri çalışamayacak kadar dar alana sıkıştırmış bir olmayandır.
* * *
Sana yaptığım bunca anlatımla aklın biraz karışmış olabilir, biraz daha yakından bakalım,
senin üstünden değil de ikimiz de yan yana durup bu manzaraya birlikte bakalım. Şimdi söyle
bakalım, bunca yığıntıyı olmadıkları şeyi olmaya çalışan, bu uğurdan başka hiçbir şey
düşünmeyen bir halk mı seçti? Yoksa aklı başında ne olduğunu bilen bir halk mı?
* * *
Peki bu seçilmişler oldukları şey mi? Olmak istedikleri şey mi? Cevabını şu an
duyamıyorum. Ama önemli olan benim duymam değil senin bilmem. Ve sana son sorum
yapısı çökmüş bir şeyin, mekanizması hangi hiyerarşi ile çalışır? Ve ya çalışır mı?
* * *
Behiç Anibal…