Cumartesi kaleme aldığımız Kredi Kartları Faciaları başlıklı yazımız…

Ne mutlu bize de bu toplumda hala duyarlı insanların da olduğunu gösterdi bize!

Yazının o kadar çok dönüşü oldu ki bize…

Hayret etmedik desek yalan söylemiş oluruz!

O yazıyı okuyanların içi dağlandıysa, kendi yaşamlarından dolayı şükrettilerse demek ki bu toplum daha ölmedi demektir…

Burada şükretmek çok önemli, çünkü şükretmesini unutan bir toplum olma yolunda ilerliyoruz hızla…

Hadi biz şükredelim de o faciaları yaşayanlar ne olacak?

Onlardan o kadar çok var ki bu toplumun içinde…

Ne üzülmekle ne diz dövmekle sorunları çözülmez!

Bu arada merak edip soranlara;

Çünkü bizim hanım da ‘niçin kasadaki kadına yardım etmedin’ diye sordu…

O olsa müdahale eder yardımda bulunurmuş!

Etmedim çünkü…

Sonuçta kasada bir kadın ve boyuyla birlikte kızı vardı yanında!

Bizim toplumda bazı hallerde o kadar çok yanlış anlamalar ve bunun doğurduğu sonuçlar oluyor ki…

Siz anladınız onu!

İşte başka bir vahim olay…

Dün öğleden sonra eve dönerken kasaba uğradım, siparişimi verdim bekliyorum.

Başka bekleyenler de var!

Ama bir tanesi üzerindeki üniformaya bakılırsa orta okul öğrencisi…

Dikkatle kasap dükkanından içeri girenleri inceliyor!

Bir hamle yapmaya hazırlanıyor ama temkinli…

Bir kasaba bakıyor bir müşterilere!

Yüzü renkten renge giriyor…

Belli ki kasaba bir şeyler söyleyecek ama fırsat kolluyor!

Çocukla sürekli göz göze geliyoruz…

Ben bakışlarımı kaçırtmaya çalışıyorum belli ki sıkıntısı çok büyük!

Başımı camdan yana çeviriyorum, duymamak için sözde…

Ama aklım çocukta!

Ikınıyor, sıkılıyor sonra kasaba iyice yaklaşıyor ve soruyu patlatıyor;

“15 TL’lik kıyma verir misiniz?...

Çocuk duymadığımı sanıyor ama işte bizim kulaklar mübarek radar gibi…

İyi ki duymadığımı zannediyor!

13 belki de 14 yaşındaki çocuğun o anki ruh halini düşünebiliyor musunuz?

Hangi insanoğlunun içi erimez o anda…

Allahtan kasap da insan oğlu çıkıyor da ‘tamam oğlum’ diyerek 15 TL’lik kağıt parayı avucunun içine sakladıktan sonra kayaya koyuyor…

Çocuk öyle rahatlıyor ki!

Ha keşke olayı gördükten sonra ben de o kadar rahat kalabilseydim…

Ne mümkün?

Hemen ekleyeyim…

Bunları yazmak, bu yazılardan dolayı yoğun geri dönüş almak beni kesinlikle sevindirmiyor!

Aksine bunları kaleme alırken olayları bir kez daha yaşıyor insan…

Çünkü sadece çocuğu düşünmüyorum ki!

Ya parayı eline veren anneyi…

Belli ki kendi kasaba gidip 15 TL’lik kıyma almaya çekinmiş, oğlunu göndermiş!

Ya evin babası?

Onun duygularının hiç mi önemi yok sizce…

Kim bilir ne iş yapıyor, ne kadar para kazanıyor, aile bütçesini nasıl döndürüyor?

Ve bunu gibi bilmediğimiz, yaşamadığımız, şahit olmadığımız niceleri var acaba yaşadığımız bu ülkede?

En kötüsü de bu tür yaşam kesitinde olanlara Allahtan kolaylık dilemekten başka bir alternatifimiz de yok işte…

Kapatın o zaman casinoları!

Başbakan Tufan Erhürman sürekli tekrarlıyor…

KKTC’nin cazibe merkezinin kumarhaneler olmadığını!

Bu konuyu fazlasıyla diline doladı…

Aslından gönlüden geçeni söylüyor!

Olmaması gerekeni…

Ama gerçekleri de kabul etmek zorunda!

Özellikle de Türkiye’de…

Artık KKTC dendiği zaman herkesin birbirine sorduğu soru şu;

“Casinolara gittiniz mi?”

Çünkü artık KKTC’de kum güneş ve tarih değil casinolar ön planda…

Cazibe merkezi oldular, olmaya da devam edecekler!

Başbakan bunu o kadar diline doladı ki…

Artık gerçeklerle yüzleşmeli!

Ya da casinoları kapatabilir mi kapatamaz mı bunu da konuşmalı…

Bu ülke Girne Antik Liman gibi tarihe mal olmuş bir bölgeyi hala adam edemiyorsa turist casinolara gitmeyip de nerelere gitsin Allah için!

Sadece Merak İşte?

Devletten alacaklılar ne olacak?

Devlete olan borcunuzu iki gün geciktirirseniz cezayı yersiniz…

Bilmem ne kadar gecikme faizi ile!

Ama devletten alacağınız olan gecikince faiz filan yok…

Bunu niye yazdık;

Devlete iş yapıp da aylardır ödenmeyen o kadar çok işletme var ki…

Haklı olarak sitem ediyorlar!

Bazı kurallar niye doğru orantılı olarak uygulanmıyor diye…

Plajlar serbest mi?

Yüksek Mahkeme Başkanı Narin Ferdi Şefik öyle dedi…

Halkın denizlere girmesini kimse engelleyemezmiş!

Bu açıklamadan sonra bu sezon sahillerde ciddi kargaşalar yaşanacak demektir…

Geçmişte yaşandığı gibi…

Ben de Narin hanımın gazetede çıkan açıklamasını kesip plajlara gidip para ödemeden girmeye çalışacağım…

Bakalım sokacaklar mı?

Yoksa karga tulumba kovacaklar mı?

Denemesi bedava…

Askeri kentinler niye sivile açıldı?

Geçmişte askeri kantinlere herkes giremezdi…

Ya asker kökenli olacaksın ya da giriş kartı alacaksın!

Şimdi artık kural değişti ve kantinler bütün sivillere açıldı…

Haliyle vatandaş da ucuz bulduğu ürünleri buralardan temin etmeye çalışıyor!

Vatandaşın ucuza alış veriş etmesine karşı değiliz ama…

Yine de bu karar bir kez daha gözden geçirilmelidir!

Marketler niye şikayet ediyor?

Askeri kantinler konusunda bir de madalyonun tersi var…

Süt ürünleri, meşrubatlar ve temizlik maddeleri ucuz olduğu için bazı uyanık marketler askeri kantinlerden bu malları koliyle alıyor ve dükkanlarında vatandaşa satıyor!

Çelişkili bir durum  değil mi?

Bunun da bir açıklaması olmalıdır muhakkak…

Madem ki şikayet ediyorsun o zaman niye kantinlerden alıyorsun?

MESAJ KUTUSU

Sayın Kuntay VURANA, Lefkoşa’da Cumhuriyet Parkı’ndaki tüm palmiye ağaçlarının bir hastalıktan dolayı çürüdüklerini biliyor muydunuz? Konuya duyarlılık gösterip salgın hastalığı durdurmak için sorumluluk almanız isteniyor…

Sayın Cemal ÖZYİĞİT, bazı devlette çalışan öğretmenler sürekli olarak ikinci iş yapar devlet öğretmenler için ne zaman önlem alacağınızı soruyorlar. Zira devlet okullarında başarısız olan öğrenciler ne hikmetse özelde ders alınca ansızın notları yükseliyormuş!

Sayın Bayram KARAMAN, Dome Hotel çalışanları belirsizlikten dolayı artık tedirgin olmaya başladılar. Bir çoğunun kendine yeni iş arayışında olduğu konuşuluyor. Bu konuda hükümet ile temasa geçmeniz ve gerekli girişimleri başlatmanız isteniyor…

Sayın Mehmet HARMANCI, Lefkoşa’da Belça’nın eski yerine yapılan AVM inşaatının yarım kalmasından dolayı LTB’nin de haklarının heba olacağından konuya hassasiyet göstermeniz ve gerekli hukuki işlemleri başlatmanız gerekiyor. Zira gecikme olursa tüm haklarınızı kaybetme riski de varmış!

Sayın Narin Ferdi ŞEFİK, plajlara giriş konusunda öyle bir açıklama yaptınız ki bu yaz sezonunda özellikle de büyük otellerde büyük tartışmaların yaşanması artık kaçınılmaz oldu. Bu konuda yasal tedbir almayı da umarız unutmazsınız!

Sayın Filiz BESİM, uzun yıllardır tek kişilik bir ordu olan Adli Tıp Uzmanı arkadaşa takviye yapma zamanı geldi de geçiyor bile! Bakalım daha ne kadar sabredecek biz de merak etmeye başladık, bir el atıverin artık lütfen…

Sayın Hüseyin ANGOLEMLİ, Meclis konuşmalarında öyle ateşli konuşmalar yapmaya başladınız ki muhalefet vekillerine resmen taş çıkarıyorsunuz! İyi de başkanlık koltuğuna oturunca da böyle cesur açıklamalar yapabilecek misiniz acaba?

Sayın Kudret ÖZERSAY, yolsuzluk dosyalarını dilinizden düşürmediniz ama halen yargıya taşınan bir tane bile dosya yokmuş! Acaba diyoruz bir yererde takılı mı kaldı dersiniz? Vatandaş kimlerin mahalleye kiklerin mahkemeye gideceğinin merakı içinde!

Sayın Kemal Eşref OKTAR, Lefkoşa Devlet Hastanesi’nde görev sırasında olması gerekirken kumarhanede görülen çalışan için sendika olarak yasal işlem başlattınız mı? Eğer bu işleri siyasilere bırakırsanız daha çok beklersiniz hadi bakalım biraz kıpırdanın…

Sayın Metin GÖKALP, Büyükkonuk Bağımsız Belediye Başkan adayı olma kararınızı açıkladıktan sonra diğer adayların belirlenmesini beklediğiniz ve ardından çok ciddi bir operasyona başlayacağınız konuşuluyor. Hadi bakalım hayırlısı…

Sayın Mine GÜRSES, uzun yıllardır birlikte çalıştığınız Hikmet’in zamansız vefatı tüm tanıyanları derinden yasa boğdu. Merhuma Tanrı’dan rahmet size ve tüm çalışanlarınıza metanet ve başsağlığı dileriz.

Sayın Çağlar GÜLAMKADİR, Cumhuriyet Meclisi Özel Kalem Müdürü olarak şahsınıza özel araç tahsis edildiği yönündeki söylentiler için kamuoyunu bilgilendirmeniz isteniyor. Umarız da doğru değildir zira vatandaşın b konudaki duyarlılığı çok fazla!

Sayın Aziz KAYA, Lefke’deki yurt sahipleri artık bölgenin yurtlara doyduğunu ve hatta boy olan çok sayıda işletme olduğundan şikayetçi olmaya başladılar. Bu konuya bir noktanın konulması için sorumluluk üstlenmeniz isteniyor…

Sayın Cemil SARIÇİZMELİ, Bafra bölge halkı ve turistik tesislerin çevre kirliliği konusundaki şikayetleri son günlerde fazlasıyla artmaya başladı. Artık şu seferberliği bir başlatsanız diyoruz zira sezon oralarda çoktan açıydı bile…

Sayın Cafer GÜRCAFER, başta müteahhitler olmak üzere devletle iş yapan iş insanları geciken alacakların da artık masaya yatırılmasını ve zararlarının asgariye indirilmesi için girişim başlatmanızı talep ediyorlar, top artık sizin kucağınızda…