Dünya gıda güvenliği raporuna göre, 2019 yılında açlık çeken kişi sayısı 690 milyon! bakın yüz, bin değil milyon, önceki beş yılla kıyasla 60 milyon artı. Bununla birlikte bu mevcut yükselişle 2020-21 verileri 60 milyon daha artığını gösterdi, 2021 yılında 35 milyon insan açlıktan öldü. Bakın savaş değil açlık, bunu kavramak ne kadar zor, her gün tonlarca gıda çöpe giderken, dünyanın bir yerlerinde açlıktan ölenler var. Şimdi içinizdeki insanlığı biraz dürtük mü? Cevap hayırsa devam edelim.
* * *
UHNCR’ raporlarına göre 84 milyon insanın yerinden edildiği, ve yalnızca kayıda alınabilen, 20 binden fazla göçmenin Akdeniz’de boğularak öldüğünü raporlamış, bakın burada bir dokunun içinize, insanlık bir hareketlendi mi? Yoksa devam edelim mi?
* * *
Ortadoğu’da ki savaşlar da 12.5 milyon insan öldürüldü, kayıt altılana alınamayan, dünya organ mafyalarının pencesine düşen, binlerce çocuk hariç bu listede. Bunların hepsi batının eliyle gerçekleşti, BM, NATO, ABD, Britanya hepsinin ortak satranç masası oldu Ortadoğu milyonlarca insan öldürüldü. Evet biraz daha insanlık ağlıyor mu içiniz de? Hayır mı?
* * *
İsrail kuşatması altında ki Filistin de, son 12 yılda çoluk çocuk 10 binin üzerinde insan öldürüldü, bu rakamın neredeyse iki katından fazlası, israil hapisanelerinde belki de hiç gün yüzü görmeyecek, üstelik yargılanmadılar bile. Buraya kadar insanlık namına bir şey yakaladınız mı? Batının eli veya görmezden gelmesi ile oldu, olacak, olmaya da devam edecek.
* * *
Batı her zaman, sömürgeci ve işgalci tavrı ile tüm bu tarihler boyunca, ölen milyonlarca insanın kanı ile yıkandı. Sermayedarların burjuvazisi bu dünya da, kan ile beslenen bu vampir kılıklı batı, hiç bir şekilde vazgeçmedi ülkelerin huzurunu bozmaktan, insan ölümleri ile beslenmekten, işgalci ruhundan, sömürgeci zihniyetinden.
* *
Bu gün Rusya sınırlarına ordularıyla konuşlanan NATO’nun barışçıl amaçlarla oralara gittiğini söylemek çok safça olur. Çünkü tüm bu burjuvazinin ordusu olan NATO her daim, burjuva düzenin besleneceği, ana damarları sarar ve onları keserek yine hizmet ettiği, kapitalistlere, güvencesi altında bağlar. Son olarakta Ukrayna’yı kendine yem ederek bu oyunlarına devam ediyorlar.
* * *
Ve medyayı öyle bir silaha cevirmişler ki, sanki dünyanın bunca insanlık dışı uygulaması başka yerde kendi elleriyle yapılmamış gibi, ve kesinlikle insanlık ayıbı bu savaşın, sebebi kendileri değilmiş gibi davranıp. Insanların evet yine ölmelerini kullanarak, kanla yıkanan ellerine arkalarına bağlayarak. ‘’ Unutmamak gerek ve sürekli hatırlatmak lazım ki, Rusya haksız’’ diyerek başlıyorlar her açıklamanın başına.
* * *
Sevgili Okur; bu yaşadığımız küçücük adanın da kaderi maalesef ki, dünyada bu sistemi kurmuş kapitalizmin tarafından yazılıp, kurgulanıp sonra bizleri, kullanarak sahneye koymuşlardır. Yani insanlığı yalnızca günün gündemi savaşların kayıpları ile ölçmeyin, yüz yıllardır batının iktidar odakları bu şekilde büyüdü ve güçlendiler, bu küçük ada yarısında huzur istiyorsak önce ve kesin olarak, bu kapitalizmin sömürgeciliğinin simgesi olan, İngiltere, ABD, BM işgalci zihniyetini anlamanız gerek.
* * *
Dünyada olan bitenlerin, yalnızca günü birlik kaynaklarla değerlendirmek doğru değildi. Geniş açı bir düşünce tarzı benimsersek bu ada yarısında her türlü karmaşanın, ve bununla beslenen her türlü kuruluşun önüne bir tuğla koyarız. Savaşsız bir dünyayı hayal edebilmek bile ne kadar büyük özgürlüktür, düşünsenize özgürlüğün kendisini yaşamak nasıl bir şeydir. Özgürlük kolay kazanılamaz pek tabi, geniş bir zihin yapısı ile topdan bir adanmışlık gerekir.
* * *
Ölüm bir şekilde gelecek, bunu seçemeyiz o var, doğmak gibi, ama yaşamak dostum yaşamak, onu nasıl yaşayacağımızı seçebiliriz. Bir asalak mı? Yoksa özgürlük için var güçünle mücadele edebilen bir hayat mı?

Behiç Anibal….