Bir grup gazeteci meslektaşımla CTP-BG genel merkezinde genel başkan Talat ile yaptığımız sohbet toplantısında ilk gözlemim Sayın Talat’ın gereğinden fazla rahat görünür olmasıydı…
Eğer rol yapmadıysa gerçekten de kendinden çok emindi, hoşgörülü ve ılımlıydı…
Sadece bizim bilmemiz gerekenleri de söyledi kamuoyunun bilmesi gerekenleri de!
Gördüğüm kadarıyla bizim meslektaşların tümü de sözlerinde durdular ve şimdilik gizli olan bazı bilgileri kimse paylaşmadı, biz de öyle yapacağız!
Ama sohbette öyle bir ayrıntı verdi ki en azından ben içimden ‘işte kriz geliyor’ dedim…
Talat bu söyleminin ardında gerçekten durursa CTP-UBP hükümet krizi çok yakındır derim!
Biraz da kurultay kaygısı ile UBP Genel Başkanı Hüseyin Özgürgün ne diyor;
“CTP’nin işten attığı 88 gencimizi yeniden istihdam edeceğiz!”
Özgürgün bu kadar çok kişiyi nasıl ve nereye istihdam edeceğini söylemiyor ama CTP-BG Genel Başkanı’nın bu konudaki görüşleri de epey net ve kesin;
“Artık o dönem geride kaldı nereye olursa olsun istihdamlar sınav ve mülakatla yapılacak kimseye ayrıcalık gösterilmeyecek…”
Eğer Hüseyin Özgürgün bir kez daha UBP genel başkanı olur ve bu sözünde durursa, aynı şekilde sayın Talat da sözünden dönmezse bu hükümetin kaderi şimdiden belli olmuş demektir…
Sayın Talat’a özellikle sordum;
“Nisan ayında yapılacak olan kurultayda bir kez daha genel başkanlığa aday olacak mısınız?” diye!
Cevabını yadırgadım doğrusu aynen şöyle dedi;
“Önce tüzük kurultayı sonra kurultay, genel başkanlığı o zaman düşünürüz!”
Yadırgadım çünkü sallanmakta olan CTP’yi toparlayıp ayağa kaldırmak için büyük bir özveri gösteren Talat nasıl olur da soru karşısında bu kadar esnek bir cevap verir diye!
Ona ‘Ömer Kalyoncu genel başkan olacak diyorlar’ diye bana gelen duyumları aktarınca ‘kendisi ile bir sorunum yok’ diye kısa bir cevap verdi!
Ama bana göre öyle değil…
Önce hükümet sonra da parti içi krizler çok yakın derim, hem de ısrarla!
Bu arada şunu da belirtmekte yarar görüyorum, sayın Talat hükümetin icraatlarını çok yakından takip ediyor ve program da şimdilik gayet iyi işliyor…
 
 
 
“Sınavlar bilgiye göre mi yapılıyor?”
 
“Levent bey selamlar,
Ben bir veliyim. Öğretmenlik sınav sisteminde bir anormallik olduğuna inanıyorum. Sınavda birinci gelenlerin bile müthiş yanlışları çıkmış durumda. Bu öğrenciler kendi dallarında üniversite bitirmiş, belirli seviyede kişilerdirler. Bu öğrencilerin hepsinin de kötü gitmesi mümkün değil. Demek ki sınav sisteminde bir hata var.
Geçen öğrenciler arasından da bir veya iki kişi alıyorlar. Oysa ülkemizde bayağı bir öğrenci sayısı bulunmakta ve derslerin boş geçtiğini biliyoruz. Sınıflar da çok kalabalık. Neden yeterli sayıda okullarımıza öğretmen alınmıyor. Eğer alınmayacaksa bu öğretmen adaylarına önceden duyurulmalı ve o dallarda okumaları engellenmeliydi.
Sonunda da bir sınava sokularak sözde bilgileri sınanmakta. Bu sınavlarla bilgilerin sınanmadığına inanıyorum. Bu sınavlara özel okullarda başarıyla öğretmenlik yapanlar hatta üniversitelerde öğretim görevlisi olanlar girmekte. Bu sınavlar gerçekten bilgiye göre mi yoksa başka şeylere göre mi değerlendirilmekte? Kafamızda gerçek anlamda soru işaretleri doğmakta.
Alınan öğretmen sayısı da birçok dalda zaten bir tane. O halde diğer gençler atıl durumda kalmakta. Örneğin lisan derlerini ele alalım; Dünyanın gelişimi çok lisan bilmekten geçmekte. Yurt dışına çıkanlar başka ülke insanlarının 3-4 dilli olduklarını görmekte. Bizde ise Fransızca ve Almanca’ya hiç önem verilmemekte. Bu dallarda mezun olan öğrenciler, her yıl bir kişi alındığından dolayı belki de hiç bir zaman işe girip öğretmenlik görevlerini yapamayacaklar.
Bence lisan, bırakın ortaokulu ilkokuldan başlanarak lise sona kadar kesintisiz okutulmalı. Oysa Fransızca ve Almanca seçen çocukların bu derslerinin öğretmensizlikten dolayı boş geçtiğini biliyoruz. Bu durumda hem çocuklarımıza yazık olmakta hem de işsiz olarak yıllarını harcamış olan öğretmen adaylarımıza yazık olmakta. Önümüzdeki dönemde buna değer verilmesi en büyük dileğim…”
 
(A.K.)
 
MESAJ KUTUSU
 
Sayın Osman KORAHAN, Girne Belediyesi’nin bundan sonraki özellikle de bütçe dışı ödemelerine çok dikkat etmeniz mesajları almaya başladık. Başkan ve ekibi bütçe dışı ödemelere başlamışlar, bu konuda ipin ucu bir kaçarsa işte o zaman görev yine size düşecek demektir, bizden uyarması!
Sayın Mehmet ENVERGİL, Girne’de Zeytinlik bölgesinde dere yatağının üzerine yol yapımı için kum döküldüğünü biliyor muydunuz? Bu konuda kaymakamlık olarak izniniz var mı, eğer yoksa bu arkadaşlar kimden bu cesareti alıyor, bir ilgileniverin bir zahmet!
Sayın Önder SENNAROĞLU, ülkede bir tarım fuarı gerçekleştirildi ve sizin bakanlıkta tam 13 daire olmasına rağmen 3 tanesi burada görev aldı. Acaba diyoruz bu tür organizasyonları biraz göz ardı mı ediyorsunuz?
Sayın Mehmet AVCI, Mağusa Hastanesi’nin önündeki yolun adı ‘ölüm virajı’na çıktı ve ne gariptir ki bu işlerle sizden başka kimse ilgilenmediği için iş yine başa düştü gözüküyor. İr kaç ölümlü vaka olmadan bir zahmet yetkilileri uyarıverin lütfen!
Sayın Fuat AZİMLİ, İskele’de Çinli yatırımcıların yapacağı dev sitenin tarihi kaya mezarlarının üzerine inşa edileceğini biliyor muydunuz? Burası için sizin daireden izin alınmadığını duyduk, bizden uyarması!
Sayın Fuat NAMSOY, hem kaza yapan belediye aracı sizin hem de kazada hayatını kaybeden talihsiz kadın ve çocuğun babası yine sizin belediye çalışanlarından biriymiş Böyle bir talihsizlik nerede görüymüş değil mi? Hem başsağlığı hem geçmiş olsun diliyoruz…
Sayın Sunat ATUN, tarım Fuarı’na katılma sözü verdiğiniz halde bu katılım bir türlü gerçekleşmemiş ve sanayici arkadaşlar epey üzülmüş. Bu arada fuar içindeki binaların kesinlikle yeniden elden geçmesi gerekiyormuş bilginiz olsun istedik!
Sayın Nidai GÜNGÖRDÜ, bütçe ödenekleri bittiği halde harcamalara devam ediyorsunuz ve yasal suç işliyorsunuz! Yani belediyenin en deneyimli çalışanlarından birisi olarak böyle hataları nasıl yapıyorsunuz anlamış değiliz!
Sayın Sadık GARDİYANOĞLU, UBP Lefkoşa İlçe Başkanlığı adaylığınız hayırlı ve uğurlu olsun. Bu arada haberlerde tek aday olarak gösteriliyorsunuz ama sanırız büyük ihtimalle karşınızda iki rakip daha olacak gibi görülüyor…
Sayın Kemal DÜRÜST, dün gün boyunca Şehit Ertuğrul İlkokulu öğrenci velilerinden mesajlar aldık burada yeni eğitim yılına yine grev ile girileceği duyumları var! Eğer bu gerçekse büyük olaylar yaşanacak bizden uyarması!
Sayın İsmail ARTER, hem Mağusa okullarında hem de genel mıntıka temizlikleri bölge halkı tarafından memnuniyetle karşılandı. Bu tür çalışmaların daha da sıklaştırılması isteniyor. Bu arada bazı dostlarınız mesir macunu alamadıklarından şikayet ediyor bilesiniz!
Sayın Suat GÜNSEL, sizin okul gruplarından bazı veliler aradı döviz sabitleme konusunda henüz bir hareket olmadığından sitem ettiler. Bu konuda acil bir açıklama bekliyorlar zira artık kimsenin ödeme gücü neredeyse kalmadı!
Sayın İzzet İZCAN, yani ev kazası çok duymuştuk da sizinki sanırız bir ilk oluyor. Tamir etiğiniz motosiklet nasıl olur da bizi böyle ciddi bir şekilde yaralar anlamak mümkün değil. Büyük geçmiş olsun verilmiş sadakanız varmış!
Sayın Hasan BAŞOĞLU, bazı öğretmen arkadaşlar aramaya başladı hazırlık ödeneklerinin en azından yarısının bayramdan önce ödenmesi konusuna ricada bulundular. Hazinenin durumunu bilemeyiz ama onların durumu da epey vahim gözüküyor…
Sayın Günay ÇERKEZ, son haftalarda Pazar günleri sabah yapılan divan toplantılarına katılmadığınız yönünde teşkilattan şikayetler gelmeye başladı. Yakında sizi fena halde topa tutmaya hazırlanıyorlar haberiniz olsun!