Rüzgar Gülü Çocuk Festivali, Kıbrıs Amerikan Üniversitesi (KAÜ), Girne Amerikan Üniversitesi (GAÜ), Kıbrıs Çocuk Vakfı LTB, Vakıflar İdaresi, MEB ve Başbakanlık Uyuşturucu ile Mücadele Komisyonu iş birliğinde düzenlendi. Bu organizasyonun fikir sahibi GAÜ ve KAÜ Kurucu Rektörü Sayın Serhat Akpınar’dır. Ferhat Atik’in “Rüzgar Gülü” belgeselinden yola çıkılarak düzenlenen Rüzgar Gülü Çocuk Festivali’nde amaç, eski çocuk oyunlarının yeni nesillere hatırlatılması ve çocuklarımızın gönüllerince bir gün geçirmesiydi… KAÜ Mütevelli Heyeti Başkan Vekili Doç. Dr. Asım Vehbi’nin festival konuşması şöyle oldu: “Kıbrıs Amerikan Üniversitemizin bu yılki teması “çocuk”tur ve bizler 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı ile Bahar Şenlikleri kapsamında bu festivali gerçekleştirmeyi fırsat bildik… Nostaljik oyunlarla geçmişle gelecek arasında bir köprü olmak istiyoruz. Bizler de bu festivalle çocukluğumuza dönme imkanı yakalayacağız. Balıkların yüzmesi ve kuşların uçması gibi çocuk için doğal ve vazgeçilmez olan oyun oynamaktır. Çocuk, gelişimin vazgeçilmez bir parçası olan oyun yoluyla kendini geliştirir. Geleceğimizin teminatı çocuklarımızdır ve onların sağlıklı büyüyebilmeleri için aileden başlayarak tüm kurumların çocuk haklarını desteklemesi önemlidir. Çocuklarımızın sağlıklı, zihinsel, fiziksel, sosyal, psikolojik ve ahlaki gelişimleri için her türlü imkanın sağlanması son derece önemlidir. Bir çocuğun hayatının en merkezi noktasının oyun olduğu ise son birkaç yüzyıldır kabul edilmiştir. Çocuğun doğal süreci olan oyun oynama hakkı, dünyada ilk kez, çocuğa özgü birçok hakla beraber 20 Kasım 1989 yılında kabul edilen Dünya Çocuk Hakları Sözleşmesiyle güvence altına alınmıştır. Çocuk Hakları Sözleşmesi çocukların çocuk olmalarından doğan haklarının tanınması sağlar. Yetişkinlere “oyun bir lüks değil, bir haktır” mesajı veren, onlara bir takım görevsorumluluklar yükleyen Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi’nin 31. maddesi, temelde üç farklı fakat birbiriyle ilişkili yetişkin rolünün de altını çizmektedir. Bunlardan ilki çocuğa oyun hakkı tanınması yani oyun hakkının kabul edilmesidir. Oyunun çocukların yaşamındaki öneminin anlaşılması, oyun hakkına saygı duyulmasının ve oyunun bir hak olarak desteklenmesinin ilk şartıdır. Oyun hakkı ile ilgili ikinci yetişkin rolü ise, oyun hakkına saygı duyulmasıdır. Oyun hakkına saygı duyulması, oyunun çocuğa ait olduğunun anlaşılması ve yetişkin tarafından organize edilmemesi gerektiğinin de kabulünü gerektirir. Aynı zamanda, çocuklar için yapılacak olan hastane, okul vb. çevrelerin düzenlenmesi, şehir ve trafik planlanması, endüstriyel alanların belirlenmesi gibi konularda da çocukların oyun haklarının gözetilmesi de oyun hakkına saygının bir gereğidir. Birleşmiş Milletler Genel Kurulu, 1959 yılında çocuk hakları bildirisi yayınlamıştır. Bu bildirideki en önemli ifadeler şöyledir: “Hiç bir çocuk ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasal inanç nedeniyle ayrı tutulamaz. Her çocuk korunacak ve özel bakım görecektir. Her çocuk doğduğu andan başlayarak isme ve yurttaşlığa hak kazanmalıdır. Her çocuk, sosyal güvenlikten yararlanmalıdır. Sağlıklı büyüyüp gelişmesi için gereken her çaba gösterilmelidir. Sakat çocuklar için özel bakım ve eğitim uygulanmalıdır. Hiç bir çocuktan sevgi esirgenmemelidir. Ailesi olmayan ve yoksul çocuklara özel ilgi gösterilmelidir. Sosyal yardım ve korunma denildiğinde, ilk akla gelen çocuk olmalıdır. Çocuk her tür kötülük ve sömürüden korunmalıdır.” Çocuk Hakları Sözleşmesi, 1996 yılında onaylanarak Kıbrıs’ın kuzeyinde iç hukukun parçası haline gelmiştir. Söz konusu sözleşme hükümleri, KKTC Anayasası gereğince yasa hükmünde olup bütün devlet organlarını bağlayıcı niteliktedir. Kıbrıs’ın kuzeyinde başlıca çocuk hakkı ihlalleri arasında çocuk istismarı, çocuk işçiliği ve çocuk suçluluğu yer almaktadır. Bununla birlikte, zihinsel ve fiziksel engelli çocuklar, göçmen çocuklar, kimsesiz ve korunmaya muhtaç çocuklar, mülteci çocuklar çocuk hakkı ihlalleri açısından riskli grupları oluşturmaktadır. Yasalar diğer tüm insan haklarında olduğu gibi çocuk hakları açısından da çok önemli bir yere sahiptir; çocuk hakları yasal düzenlemeler içinde tanımlanmalı ve çocukların korunmasına, çocuk hakları ihlallerinin önlenmesi ve ortadan kaldırılmasına ilişkin tedbirler ve mekanizmalar öngörülmeli ve tüm bu hususlar yasalar çerçevesinde güvence altına alınma Birleşmiş Milletleri’in çocuk kuruluşlarını da Dünya Barış Programı’na dahil etmesi çok önemli bir girişimdir. Bugün dünyanın barışa çok fazla ihtiyacı vardır. Dünya barışında çocukların ve gençlerin önemi de çok büyüktür. Geleceğin sahibi olan çocuklarımızın, gençlerimizin düşmanlık ve savaş kelimelerinden uzak, barış kavramıyla yaşaması tek arzumuzdur. Dünya barışında siz çocukların rolü çok büyüktür. Siz çocuklar sadece barış için savaşmalısınız. Daha barışçıl bir dünyanın temelleri sizlersiniz. Dünya sizlerle güzel…