Mesele aslında seçim tarihinin ne olacağı konusu filan değildir…

Bu hükümet kurulurken Ekim ayında seçim için anlaştı mı anlaşmadı mı?

Bu kadar basit sorudur bu…

Buna rağmen seçimi gelecek yıla sarkıtmak öncelikle etik değildir!

Hükümet partileri vatandaşın gözünün içine baka baka yalan söylemiştir…

Hükümetin UBP ve DP kanatları seçimi gelecek yıla ertelemek isterken, YDP ise bu karara karşı çıkıyordu!

Demek ki onların da gönlünü bir şekilde almışlar ve dün üç parti seçimlerin gelecek yıl Nisan ayında olmasında uzlaşı sağlayarak bir karar ürettiler…

Olaya hoş görülü bakarsak demek ki bu hükümet vatandaştan bir yıl daha süre istiyor!

İşte tam burada önümüzdeki bir yol içinde neler yapacaklarını vatandaşa anlatmak gibi bir zorunlulukları vardır…

Bunu bir basın mensubu olarak değil bir vatandaş olarak soruyoruz ve yanıt bekliyoruz!

Artık bu saatten sonra bu hükümet erken genel seçim hükümeti değildir…

Onları tek bir şekilde anlayabiliriz;

Bu hükümetin bir yıl daha iktidarda kalması sonucunda Kıbrıs Türkünün kazancı ne olacaktır, lütfen bunu açıklasınlar ve bizleri inandırsınlar…

Ankara kesenin ağzını açıp bizim hazinenin için tıka basa para ile mi dolduracaktır!

Salgından maddi olarak zarar gören özellikle özel sektör ve esnaf kesimi ihya mı edilecektir?

Çünkü bazı iktidar partilerinin üyeleri buy seçim olmamasını Ankara’nın istediğini, kendilerinin de buna uymak zorunda oldukları söylemeye başlamışlardır…

Örneğin Maliye Bakanı Dursun Oğuz Ankara’da önemli ziyaretler gerçekleştirmiş ve özellikle aşı ve mali konularda görüşmelerde bulunmuştur!

Diyelim ki giderken çantası boştu, orada derdimizi anlattı, dönüşte çanta dolu mu gelmiştir?

Ya da eli boş mu dönmüştür!

Eğer orada ciddi bir gelişme yaşansa muhakkak ki daha Ankara’dan gelmeden orada bir basın toplantısı düzenler ve müjdeyi verirdi…

Ama onda da şu sıralar derin bir sessizlik hakimdir!

Bir de tabi ki şu sıralar erken genel seçim için baskılara artıran muhalefet partilerinin pozisyonunu da değerlendirmek gerek…

Aslında çok iyi biliyoruz ki onlar da erken genel seçim yanlısı değildir ve bunun için ne maddi ne de partilerin konumu bakımından hazır değillerdir!

Ama işte muhalefet biz de böyle bir şey olduğu için onlara da inanıyoruz gibi yapmaktan öteye gidemiyoruz…

Geçen yılın sonlarında eğer kafa kafaya verip anlaşsalardı şu anda muhalefette değil iktidar koltuklarında oturuyor olacaklardı!

Anlaşamadılar ki bu da kadroların dağılımında birbirlerine düştüler, ülke yönetimini kendi elleriyle azınlık adını koydukları bu üç parti ile sözde 3 bağımsız vekile teslim etmişlerdir…

Bizim gördüğümüz kadarıyla, tamam kamuoyu bu hükümetten hoşnut değildir ancak şöyle bir gerçek daha vardır ki muhalefete de fazla inançları yoktur!

Diyelim ki erken genel seçim yapıldı ve iktidar oldular…

Ülkeyi içinde bulunduğu çıkmazdan kurtarmak için bir projeleri var mıdır?

Hele de Ankara ile ilişkilerde bu hükümetin başaramadıklarını nasıl başaracaklardır?

Yoksa sadece muhalefet yapma adına ahkam mı kesmektedirler?

MESAJ KUTUSU

Sayın Mehmet HARMANCI, Lefkoşa sakinleri ellerine ulaştırılan faturalarda ilk kez havuz vergisi kesintisi yapıldığını görünce gözlerine inanamadılar. Bize göre de doğru bir karardır ama ha keşke önce konuyla ilgili bir açıklamada bulunsaydınız daha şık olacaktı…

Sayın Nazım CED, bölgeli olmanızdan dolayı Lefke Mahkemesi’nin tamiratı için yapılan şikayetler daha da yoğunlaşarak devam ediyor. Konuyu değerlendirip en kısa zamanda devletin ayıbını ortadan kaldırmanız için girişimde bulunmanız isteniyor, haberiniz olsun istedik…Hadi bakalım farkınızı hissettirmeniz için iyi bir şans olabilir…

Sayın Rauf DENKTAŞ, ilk genel seçimlerde UBP’den üçüncü sıra kontenjan adı olacağınızın kesinleştiği konuşulmaya başlandı. Hadi bakalım hayırlısı, sizin için önemli bir sınav olacak gibi gözüküyor…

Sayın Ersan SANER, 3 Nisan için genel seçim tarihi belirlediniz ama bu kararın komiteden geçmeyeceğini hesaba katamadınız mı? Ya da baskın bir erken genel seçim için operasyon düğmesine bastınız da kimsenin haberi yok mu?

Sayın Ahmet VARIŞ, devlette eylem ve grevde olan bazı hekimlerin özelde arı gibi çalışmaları size göre etik kurallar içinde var mıdır? Yatın kalkın dua edin ki hükümetler ikinci iş konusunda siyasi rant nedeniyle sizin kesime pek dokunamıyorlar…

Sayın Ahmet BENLİ, devletin çok önemli birimleri ilçeler arası sınırları bile bilemeyecek noktada ise artık onlara hızlandırılmış bir kurs düzenlemeyi düşünmez miydiniz? Devletin üst kademeleri her geçen gün fazla acemilerin eline teslim ediliyor ne yazık ki!

Sayın Batu BEYİT, temaslı olan kişilerin karantinaya alınması konusunda özellikle size büyük sorumluluklar düşüyor. Yoğunluğunuz çok fazla ama bu işlere bakan birileri çıkmazsa vakaların tavan yapması kaçınılmaz olacak…

Sayın Bertan ZAROĞLU, kurultay öncesi Cumhurbaşkanı ile yemekte buluşmanız konusunda kamuoyunu doğru bilgilendirme açısından detaylı bir açıklama yaparsanız doğru olacaktır. Sayın Tatar sizin için üyelerden oy istedi mi yoksa bütün bunlar söylentiden mi ibaret?

Sayın Kudret ÖZERSAY, hükümetin önerdiği seçim tarihi için komitede sizin üyeniz belirleyici rol üstlenecek. Bakalım parti kararına uyacak mı yoksa yine rica minnetçi birileri ortaya çıkıp kafaları karıştıracak mı?

Sayın Asaf ŞENOL, pek muhterem validenizin vefatını üzüntü ile öğrendik. Merhumeye Tanrı’dan rahmet size ve tüm aileye sabırlar dileriz. Allah geride kalanlara sağlıklı uzun ömürler nasip etsin…

Sayın Rifat GÜNAY, burnunuzun dibinde sizi ve yönetimi ağır eleştiren eylemler oluyor ama hala bu konuda bir açıklama yapma gibi bir niyetiniz yok sanırız. Böyle önemli bir kurum bakalım daha sessizliğini ne kadar koruyacak!