Önceki akşamüzeri tüp gaz fiyatlarının zamlandığı yönündeki haberler gelince inanmak istemedim…

Çünkü fiyat farkı inanılmazdı!

Hem de kış girişinde…

Elim hemen telefona gitti eve tüp gaz getiren işletmeyi aradım haberi doğrulatmak için!

Zira 20 senedir aynı şirketle çalışınca insan ister istemez ahbap oluyor…

Karşı taraf telefonu açınca daha ben sormadan yetkili şahıs sordu;

“Abi tüp gaz istersen hemen getireyim” diye…

Sonra ekledi;

“Perşembe sabahı okkalı zam olacak ama bazı şirketler şimdiden zamlı satmaya başladı…”

“Yok istemem” dedim çünkü fiyatı öğrenmek için aramıştım!

O sinirle insan evini filan düşünecek halde olmuyor…

Alınan karar yeni fiyatların 82.5 TL olmasıydı!

Maalesef doğruydu zam haberleri…

İnanın ki o saat soğuk kış geceleri geldi sadece aklıma!

Ve asgari ücretle geçinmeye çalışan insanlar…

Hani ya sobalarında odun, naylon yaktıkları için kızdıklarımız!

Dün ise Başbakan Tufan Erhürman’ın açıklaması ile başka bir şok yaşadık…

Tufan hocam, bu konuda hükümetin sorumlu olmadığını söyleyip durumu kurtarmaya çalıştı!

Serbest piyasa ekonomisi filan gibi sözler sarf etti…

Tüp gaz zammına hükümet değil ilgili şirketler karar verirmiş!

Daha da garibi;

Yaptıkları ilk araştırmalarda yeni tüp gaz fiyatlarının fahiş düzeyde olmadıklarını tespit etmişler…

Hala bu söylediklerine inanmak bile istemiyorum!

Daha önce 59 TL’den alınan tüp gaz artık 80 TL’den satılacak ve bu ülkenin başbakanının yaptığı ilk araştırmalarda artışın fahiş olmadığına karar varacak…

Bir de ekliyor;

Eğer doğruysa diye!

Belli ki kandırılabilirim demeye getiriyor…

Yeniden araştırılacakmış ve gereği yapılacakmış!

Çelişkiye bakar mısınız lütfen;

Önce serbest piyasadan bahsediyor, sonra da gereken yapılacak!

Oysa yapması gereken şuydu;

Çünkü bu işte arsızlık vardır, hırsızlık vardır, haksız kazanç elde etmek vardır!

Gönder devletin adamlarını vur mührü kapıya…

Bunu bir başbakan yapmayacak da kim yapacak!

Adamlar zammı çoktan belirlediler…

Evdeki depolara zam yapacaklar diye gaz göndermiyorlar!

Bu bile onların kapısına asma kilitleri takmak için yeterli bir sebeptir…

Sonra her zaman olduğu gibi resmi değil de sosyal medyada bir paylaşım;

Yılsonuna kadar elektriğe zam yapılmayacak!

Yük maliyenin sırtına bindirilecekmiş!

Sanki de maliye bizim değil de başka bir ülkenin maliyesi…

Maliye bunu nereden çıkaracak hesabını kitabını yaptılar mı acaba?

Gelelim Başbakan Yardımcısı Kudret Özersay’a;

Yine dün öğlen saatlerinde HP’den haber merkezlerine gelen basın bildirisinden bir alıntı;

“Uzun uğraşlardan sonrası elektrik fiyatlarının yıl sonuna kadar zamlanmamasını sağladıklarının müjdesini veren Özersay, bu zor zamanları birlikte aşacağız dedi…”

İyi okudunuz değil mi?

Başbakan tüp gaz fiyatlarındaki artışların çok da fahiş olmadığı kanısına varırken Başbakan Yardımcısı Kudret Özersay da müjdeli haberi veriyor…

Yılsonuna kadar elektriğe zam yokmuş!

Yılsonundan sonra Allah kerim meselesi…

Ne hallere düştüğümüzü görüyor musunuz?

Verilen müjde elektrik fiyatlarının düşeceği yönünde filan değil…

2.5 ay kadar bir süre içinde zam yapılmayacakmış!

Bunu da açıklarken bir şampanya patlatmadıkları kaldı yani…

Gencecik iki akademisyen siyasetçi, tertemiz insanlar!

Biri başbakan diğeri başbakan yardımcısı…

İkisini de çok sevdik, destekledik de!

Ama gelin görün ki sanki bu ülkede değil de uzayda bir yerlerde yaşıyorlar!

Kusura bakmayın ama şaka gibisiniz…

“Patronları memur yapacağına işçileri kamu güvencesine al…”

“Teşvik adı altında, sözde özel sektör çalışanları için, Çalışma Bakanlığı patronlara; sigorta primi ödüyor, ihtiyat sandığı yatırıyor, bazıları için %100 bazıları için %50 maaş desteğinde bulunuyor ve son uygulama ile de asgari ücretin üstüne çıkılsın diye ek maaş desteğine de başlanıyor... 
Sorun şu ki, dün Bakan'ın da aynen şu cümlelerle itiraf ettiği gibi "bugüne kadar teşvik sadece işverene yapıldı ancak maalesef işveren bunu işçisine yansıtmadı." Yani devlet patronları resmen maaşa bağladı... 
Bence bu sorunu çözmenin kolayı var. Patronları aradan çıkaracaksın. Özel sektörü kamulaştıracaksın ve ödediğin parayı direk işçiye ödeyeceksin... Parayı ödüyorsun da ödüyorsun, madem derdin özel sektör çalışanı; patronları memur yapacağına, işçileri kamu güvencesine al,  yoksa başka bir derdiniz var da ben mi anlamadım?..”

(Münür RAHVANCIOĞLU)

Sadece Merak İşte?

İşimiz gücümüz şikayet etmek!

Bu ülkeye mobese sisteminin getirilmesi çok eskiden yapılmalıydı…

Ama bizde Meclis’ten daha yeni onay aldı!

Sanırız seneye de kurulmaya başlar…

Bu arada bazı kesimler yine şikayetçi!

“Biri bizi gözetleyecek” demeye başladılar…

Yani pes doğrusu!

Eğer dünyanın kullandığı bir güvenlik sistemi bu ülkeye gelecekse ve sen bunu istemiyorsan o zaman asayiş olaylarından da şikayet etmeyeceksin!

Sendikalar niye aylık HP istiyor?

KTAMS geçenlerde yaptığı eylemde hayat pahalılığının maaşlara aylık yansıtılmasını istedi…

Biraz da açıkgözlük yaptı yani!

Aslında gerekçe de çok basit;

Eğer hayat pahalılığı 6 aylık üzerinden yapılırsa son 6 ayın fiyatları baz alınacak!

Ama aylık yapılırsa maaşlar her ay artacağı için bir sonraki hayat pahalılığı daha çok maaşlara eklenecek…

Mantıklı ama!

Kaynak nereden sağlanacak bunu söyleyen yok…

Yabancı düşmanlığı mı?

Yeni düzenleme eğer uygulamaya geçerse bundan böyle KKTC vatandaşı olanların maaşlarında önemli artışlar olacak…

Devlet bunu nasıl karşılayacak, kaynağı nereden bulacak bilmiyoruz ama şimdi de bazı kesimler bunu yabancı işçi karşıtlığı olarak eleştirmeye başladı!

Yerli istihdamı yükseltmek için belki doğru bir yöntem olarak görülebilir ama yurt dışından gelenler ve KKTC vatandaşları eğer aynı işi yapıp farklı ödeniyorlarsa adalet bunun neresinde olacak?

Zamanlama hatası?

TDP böyle bir hatayı nasıl yapan anlamak güç iş…

Birincisi Milli Eğitim ve Kültür Bakanı Cemal Özyiğit’in FAS ziyareti ki bu çok ciddi tepki aldı!

İkincisi de tüp gaz zammının açıklandığı saatlerde bakanlığa yapılan atamalar…

Atamalar ebette yapılacaktı ama biraz da zaman ve zemin kavramlarını iyi okumak gerek!

MESAJ KUTUSU

Sayın Kudret ÖZERSAY, yıl sonuna kadar elektriğe zam yapılmayacağını kamuoyuna bir müjde olarak açıkladınız ya biz de doğal olarak bu konuda şampanya patlattınız mı patlatmadınız mı diye! Artık acemice yapılmış zamlara bir son verseniz diyoruz!

Sayın Tufan ERHÜRMAN, sizi sevenler ve gönül verenler kuşa kurda yem olmamanız için ellerinden geleni yapıyor ama siz sanki de zamları destekleyerek onların desteğini kaybetmeye başladınız. Hiçbir açıklama yapmasanız daha hayırlı olacak!

Sayın Nidai GÜNGÖRDÜ, yıllar önce iş kazasında hayatını kaybeden talihsiz bir gencimizin ismini bir sokağa vermeniz hem acılı aileyi hem de bölge halkını derecesiz memnun etti. Hassasiyetinizden dolayı tebrik ederiz…

Sayın Özlem GÜRKUT, gelecek hafta sonu yapılacak olan K.T.Tabipleri Birliği genel kurulunda başkan adayı olduğunuzu ve bu konuda da hekimlerden büyük destek aldığınız konuşuluyor. Şimdiden hayırlara vesile olsun o zaman…

Sayın Cafer GÜRCAFER, dün demiştik size bu eylemin arkası gelmez diye! Bu arada bazı müteahhit arkadaşlardan da eleştiri gelmeye başladı, ha keşke alacaklarımızı tahsil ettikten sonra eylem kararı kaldırılsaydı diye…

Sayın Ersin TATAR, oysa bir hayli iyi gidiyordunuz ama şu ilçe başkanlarının açıklaması biraz olumsuz gibi geldi bize. En iyisi bundan böyle daha sessiz ve sakin olarak kurultay çalışmalarını devam etmek. Bu sıralar sinirlere hakim olmak da gerek değil mi?

Sayın Zeki ÇELER, şu sıralar ağzınızla kuş tutsanız hiçbir kesime yaranamayacak konumdasınız gibi geldi bize. Onun için en doğru olanı icraatlara devam edip aynı zamanda kulakları da tıkamak olacaktır!

Sayın Turgay HİLMİ, Almanya’da ki çalışmalarınız ve girişimleriniz Rumlar tarafından mercek altına alındı diye duyduk. Bu gelişme hayır mı yoksa şer mi olarak yorumlanmalıdır acaba? Yine de bu sıralar sağlam basın deriz…

Sayın Asım İDRİS, sessiz ve sedasız, derinden gidişiniz hala unutulmuş değildir. Bu arada hala geç kalmış değilsiniz istifa nedeninizi açıklayarak belki de size kırılanların gönlünü pek ala alabilirsiniz değil mi ama!

Sayın Kenan ARİFOĞLU, son dönemin başkanı olarak bir çok hekimin isteğine cevap veremeyince bu seçimlerde işinizin bir hayli zor olduğu iddia ediliyor. Yine de Allah’tan ümit kesilmez bakalım son dakika bir sürpriz yapabilecek misiniz?

Sayın Mehmet HARMANCI, Başkent’te temizlik işlerinde yeni bir dönem başlıyor da bazı iş insanları da soruyor, atıklarını neyin içinde muhafaza edecekler diye! Bunu için özel bir önlem aldınız mı yoksa yollarda atık krizi mi yaşanacak!

Sayın Erhan ARIKLI, önce bazı gelişmeleri destekleyip sonra bunları safsata diye nitelendirmek biraz çelişkili gibi geldi bize! Demek ki siyasette açıklama yapmadan önce bir değil çok daha fazla düşünmek gerekirmiş değil mi?

Sayın Okan Veli ŞAFAKLI, uzun süredir sizi görmeyince büyük değişimi fark etmek daha kolay oldu. Maşallah bütün fazla kilolar gitmiş fit hale gelmişsiniz. Yeni eğitim yılında artık çok daha verimli çalışmalar bekliyoruz bu enerji ile…

Sayın Bülent DİZDARLI, siyah çelenk konusunda dün öyle bir açıklama yaptınız ki biz de dahil sendikaların kafası bir hayli karıştı. Bu konuyu biraz daha açarak derinlemesine yeni bir açıklama yapmanız bekleniyor…

Sayın Ahmet SENNAROĞLU, eke güne artık sayılı saatler kala sizde de heyecan doruk yapmış diyorlar. Bu arada sanırız son yılların en kalabalık etkinliği olacak zira reklamınızı yapan epey çok oldu. Onun için siz dua edin de yağmur yağmasın…

Sayın Polat ALPER, iki gündür yorgan döşek yatınca son çareyi eve özel masaj ekibi getirerek bulduğunuz iddiaları yapılıyor. Yani durum böyle olunca da insanın her an hasta olası geliyor değil mi?