Ulusal Birlik Partisi (UBP), “demokrasiye düşürülen leke” diye nitelediği “rüşvet” olayının, ülke itibarını derinden yaraladığını ve bundan büyük üzüntü duyduğunu belirterek, “Bilinmelidir ki, UBP’nin medyaya yansıyan şekliyle ne olaydan, rol üstlenenlerden, ne de aralarında geçen konuşmaların içeriğinden bir beklentisi olabilir. Dahası, UBP’ye karşı yapılan ihanetin gölgesinde yer alan bu olaylarla kaybedecek zamanı da yoktur” açıklaması yaptı.<br /> <br /> UBP Genel Merkezi’nden yapılan yazılı açıklamada, Demokrat Parti-Ulusal Güçler (DP-UG) Genel Başkanı Serdar Denktaş ile parti yöneticilerinin açıklamalarının içine düştükleri çıkmazı gözler önüne serdiği öne sürülerek, “Kıbrıs Türk halkının hâlâ hoşgörüsünü, saflığını, temizliğini istismar edebilecekleri umudunu taşıyanlar, aşina oldukları şark kurnazlığıyla rüşvet rezaletine mazeret aramaktadırlar” denildi.<br /> <br /> “HAYRET VE İBRETLE...”<br /> <br /> “Ülke siyasi tarihinde görülmemiş bir skandala daha imza atanların düştükleri kuyudan, softa şaşırmasıyla çıkma gayretlerini hayretle ve ibretle izlendiği” dile getirilen UBP Genel Merkezi açıklamasında, KKTC demokrasisine düşürülen bu lekenin, ülkenin itibarını da derinden yaraladığı kaydedildi.<br /> <br /> Açıklamada, olayın bu boyutuyla partinin büyük üzüntü duyduğu ifade edilerek, “Olayı, olayda yer alanları ve söylenenleri kınamakla birlikte, UBP yetkililerinin yaklaşık bir yılı aşkın süreden beri ortaya koyduğu saptamalarının, öngörülerinin teyit edilmesi anlamına gelen bu deşifre olayını, gerçeklerin kamuoyuna sunulmasından dolayı rahatsızlık duymamıştır” denildi.<br /> <br /> “ASIL KOMPLO ÇOK NET GÖRÜLDÜ”<br /> <br /> UBP’nin yaşananlardan bir beklentisi olmadığı ve partiye karşı ihanetin gölgesinde yer alan olaylarla kaybedecek zamanı olmadığı ifade edilen açıklamada, şunlar aktarıldı:<br /> <br /> “Medyaya düşenler karşısında, halkımızın kanını donduran bu ilişkilerin, karşılıklı söylenenlerin hesabını verecek yerde, haksız ve anlamsız yere UBP’ye çamur atmaya çalışmak, en hafifiyle bir ayıp daha işlemektir. Asıl komployu Kıbrıs Türk halkı ve UBP’liler çok net görmüşler, gerekli yanıtlarını da 28 Temmuz’da sandıkta vereceklerdir.”