Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde milli mücadele tarihinin yeniden yazılmasının tartışıldığı bu günlerde, bir tarih hatırlatması;

Rum Ortodoks Kilisesi’nin önderliğinde alınan ve Kıbrıs’ın Yunanistan’a bağlanmasını hedefleyen 15 Ocak 1950 plebisit kararının, Rum Meclisinde halen yürürlükte olduğunu kaçımız biliyor!?

Plebisit kararını kısaca anımsayalım;

Rumlar, Rum Ortodoks Kilisesi önderliğinde 15 Ocak 1950 tarihinde plebisit, yani Kıbrıs’ı Yunanistan’a bağlama kararı almıştı. Bu hedeflerinin önündeki tek engel, Kıbrıs Türkleri idi. Tarihe bakıldığında, Rumların Kıbrıs’ta Türklere karşı yaptığı soykırım eylemlerinin, Rum Ortodoks kilisesi önderliğinde planlanıp uygulamaya geçirildiği açıkça görülür.

İkinci Dünya savaşının ardından Enosis faaliyetlerini artıran Rumlar, Kıbrıs’ın Yunanistan’a ilhak edilmesi talebinde bulunur.

Kilise, Enosis için plebisit yapacağını, geniş bir kampanya yaparak duyurur. Kilise plebisitinin baş organizatörlüğünü o günlerde Kitum Piskoposu olan Başpiskopos 3. Makarios yapar. Zaten, Makarios Başpiskopos görevine, Enonis için mücadele edeceği yeminini ederek başlar.

Plebisit için Rum Kilisesi tarafından yayınlanan mesajlarda, plebisite için oy kullanmanın her Rum vatandaşı için ulusal ve dini bir görev olduğu yayılır. Rumlar, 15 Ocak 1950’de Kilisede Enosis için açık imza verir.

Rum Ortodoks Kilisesi, İkinci Dünya Savaşı’ndan 5 yıl sonra, 15 Ocak1950’de yaptığı uyduruk plebisiti ile Enosis istediğini ilan eder ve İngiltere’den adayı Yunanistan’a vermesini ister. Kıbrıs Türkleri ise buna anında karşı çıkar.

Sonrasi malum; devamında EOKA terör örgütü kurulur ve Enosis hedefiyle kanlı faaliyetlerine başlar… Rumlar, Kıbrıs Türklerine soykırıma dönüşen katliamlar yapar ve 20 Temmuz 1974’de Kıbrıs Barış Harekatı ile Kıbrıs’a güvenlik ve huzur gelir.

Dr. Küçük’ün gençlerden isteği

Tarih yazmak, tarih eğitimi deyinde, 15 Ocak’ta vefatının 39. yılında saygı ile andığımız, Kıbrıs Türk halkının özgürlük ve varoluş mücadelesi Lideri Dr. Fazıl Küçük’ün sözlerini de hatırlatmakta fayda var.

Dr. Küçük, 22 Ocak 1972’de, Limasol’da Mücahitler Kütüphanesi’ni açtıktan sonra, (o yıllarda kütüphane açılması da ayrı bir güzellik), Larnaka’da Türk Yürütme Kurulu toplantısında yaptığı konuşmada, “Bizim mücadelemiz Enosis altında ezilmemek, Yunan çizmesi altında kalmamak mücadelesidir” der ve “Türkiye var oldukça korkmuyoruz” diye devam eder.

“Bu mücadele uzun sürebilir” diyen Dr. Fazıl Küçük, gençlerden isteğini de şöyle ifade eder:

Gençlikten istediğim; tarih okuyarak geçmişlerini bilmeleridir. Türkiye varlığımızın, bekamızın garantisidir.”

Tarihin yazılması konusu tartışılırken, geçmişi bilmek için yazmanın yetmediği, elbette okunmasının de gerekli olduğu iyi bilinmeli.

*

Rumlar, 15 Ocak 1950 Plebisit kararını hep canlı tutuyor.

Kıbrıs Rum Meclisi, Şubat 2017’de, 1950 plebisitinin yıldönümünün Güney Kıbrıs’taki okullarda kutlanması kararı almıştı. Yaşanan tartışmaların ardından Rum Yüksek Mahkemesi de Şubat 2018’de, “Resmi anma günlerinin belirlenmesi yetkisini Rum Meclis’ten alıp, Rum Eğitim Bakanı’na verdi. Rum Meclisinin o kararı hala yürürlüktedir. Bu da demek oluyor ki Enosis hedefleri kendileri için hala uygulamada.

Rum Meclisi’nde aksi bir karar alınmadı ve Şubat 2017’de alınan “1950 plebisitinin anılması” kararı hala yürürlüktedir. Hayallerini hep canlı tutuyorlar.

Göreve yeni başlayan yeni Rum Başpikopos Yeorgios da, kendisinden önceki Rum Başpiskoposların yolundan gideceğini belirttiği açıklamalarında, Enosis yolunda sebatla ilerleyeceği mesajlarını veriyor.

“Türkiye var oldukça korkmuyoruz. Türkiye varlığımızın, bekamızın garantisidir” diyen Dr. Küçük’ün dediği gibi; Türkiye, Kıbrıs Türkünün yanında olmaya devam edecek, huzur ve güvenliğine desteğini hep sürdürecek.

*