Öncelikle oylamayı değerlendiren Manavoğlu TDP Genel Başkanı Cemal Özyiğit’in ve CTP Milletvekili Doğuş Derya’nın açıklama talebini destekledi. Hükümet partilerini “pişkin” olarak tanımlayan Manavoğlu, oylamaya ret ve çekimser oy verenleri “yanlışa yanlış diyecek iradeye sahip olmamakla” suçladı. Halkın bunu gördüğünü söyleyen Manavoğlu, bu isimlerle Meclis çatısı altında olmaktan gurur duymadığını dile getirdi. Manavoğlu Başbakan Ersan Saner’den bu istifaya neden ret verdiklerine dair gerekçelerini de istedi. Manavoğlu konuşmasında Şehitler Haftası’nın önemine de yer verdi. Acil bir önlem planı ve koordineli bir çalışmayla önümüzdeki dönem için kararlar alınması gerektiğini anlatan Manavoğlu çalışma izinleri konusunda da atılması gereken adımlar olduğunu dile getirdi. Çok hızlı şekilde bir eylem planı hazırlanmazsa 15 Ocak sonrası ciddi sıkıntılar yaşanacağını dile getiren Manavoğlu, yeni kurulan hükümetin 2 haftayı geçen sürede bir adım attığının söylenemeyeceğini belirtti. Hükümetin göreve geldiği günden beri 13. maaş konusunda farklı açıklamalarla ekonomik ortamı gerginliğe soktuğunu savunan Manavoğlu, bu konuşmalar nedeniyle ortaya çıkan soru işaretlerinin hem esnafı hem vatandaş için durumu daha da öngörülemez hale getirdiğini ifade etti. Manavoğlu, Ekonomi Bakanlığı, Çalışma Bakanlığı, Maliye Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığının birlikte çalışarak acilen bir eylem planı ortaya koyması gerektiğini anlattı. ERHÜRMAN Ardından CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman, ekonomik ve mali durumla ilgili konuşma yaptı. “Yeni hükümetin kurulmasıyla eski söylemler geri geliyor, devlet kavramı üzerinden bir hamaset aldı başını gidiyor ama ciddiye alınamayacak kadar komik bir hale geldi” diyen Erhürman devletin ciddiyet isteyen bir kavram olduğunu dile getirdi. “Maliyeci anlayıştan çıkıp ekonomiye de bakılması gerektiğini” sürekli tekrar ettiklerini anlatan Erhürman, halka verilen taahhütlerin kaynaklarının gösterilmesini daha önce istediklerini ancak bu kaynakların gösterilmediğini belirtti. “Maliye’nin 5 Ocağa kadar olan 650 milyonluk eksiğinin nereden karşılanacağı” sorusuna “Türkiye’den sağlanacağı” yanıtı verildiğini ancak ifade edilen kaynakların içinde bu rakamların olmadığını söyledi. “Yanlış bilgiler üzerinden halka yanlış açıklamalar yapıldığını” dile getiren Erhürman, ayın 21’inde hala 13. maaş tartışmaları yapıldığını, bulup ödenmesinin bir başarı olmayacağını çünkü bunun verdikleri bir taahhüt olduğunu, eğer ödenirse sadece yalan söylenmediğinin kanıtlanmış olacağını belirtti. “Rica ediyorum Sayın Maliye Bakanı ya da Başbakan’dan bize şu anki mali durum çerçevesinde 13. maaş, özel sektörün ödeme beklentisi konusunda açıklama yapsınlar” diyen Erhürman, hükümet partilerini devlet ciddiyetine davet ettiğini söyledi. SANER Ardından söz alan Başbakan Ersan Saner, Hüseyin Özgürgün’ün konusuyla ilgili komitede yer alan isimlerden olduğunu kaydetti. O gün komitede yaptığı konuşmada da belirttiği gibi Özgürgün’e herhangi bir dava tebliğ edilmediğini ifade etti. Saner konuşulan davanın ceza davası olduğunu ve zaman aşımına uğramayacağını herkesin bildiğini söyledi. UBP’nin 2014 yılında bir muhalefet milletvekili için ortaya koyduğu duruş neyse bugün de aynı duruşu sergilediğini anlatan Saner, eğer Özgürün’ün mazeretleri 1 Temmuz’a kadar Meclis Başkanlığı tarafından uygun görüldüyse neyin tartışıldığını sordu. Milletvekili istifasının şahsi bir konu olduğunu dile getiren Saner, bugün bu iş onaylanmadı ama bu işin onaylanıp onaylanmaması Sayın Özgürgün’ün kendisiyle alakalı değil, bu bir ceza davasıdır ne zaman açılacaksa açılabilir durumdadır dedi. Bunun üzerine yerinden söz alan HP Genel Başkanı Kudret Özersay, davanın dosyalanmış durumda olduğunu ancak tebligat yapılamadığını kaydetti. Saner dokunulmazlık kalkarsa bu dava açılacak, yoksa açılamaz gibi bir düşüncenin doğru olmadığını dile getirdi. Özersay yeniden söz alarak Saner’in söylediklerinin Meclis’e gelmeyeni gerekçeli ya da gerekçesiz de olsa Meclis çalışmalarına katılmayan ve istifa eden birinin, istifasına neden ret oyu verdiklerini açıklamadığını ifade etti. Saner de Meclis Başkanının 1 Temmuz’a kadar olan mazeretleri açıkladığını söyledi. “Sizlerin o dönemde başlattığınız bu yolun yanlış olduğunu o dönem de söyledim yine söylüyorum” diyen Saner, benzer sebeplerle yapılan muhalefet vekillerinin istifa oylamasında nasıl oy kullanmışlarsa bu dönemde de aynısını yaptıklarını kaydetti. Özersay’ın istifa etmek isteyen Özgürgün’ün iradesine karşı bir hareket olup olmadığı sorusu üzerine, partililere bu konudaki görüşlerini açıkladığını burada çok detayına girmek istemediğini dile getiren Saner, ceza davalarının hiçbir zaman, zaman aşımına uğramadığını dile getirdi. Saner Şehitler Haftası dolayısıyla şehitlere rahmet gazilere sağlık diledi. Turizm ve eğitim konusunda 11 Aralık’ta 6 bakanla yaptıkları çalışmaya değinen Saner, bugün de temaslı insanların konaklatılması konusunda değerlendirmeler yaptıklarını söyledi. Sadece ülkede değil tüm dünyada sorunun covid’in mutasyona uğraması olduğunu kaydeden Saner, bu konuda İngiltere’de yaşayan Kıbrıslı Türk doktorların kendisiyle paylaştığı bilgilere işaret etti. Ekonomi adına içte kapanmayı şu an düşünmediklerini, rakamların düşmeye başladığını kaydeden Saner, Güney Kıbrıs’ın ciddi bir tehdit olduğunu bu konudaki çalışmaların sürdüğünü dile getirdi. Saner Covid-19 aşısının covid-20 ile pek bağdaşmayacağının ifade edildiğini de belirtti. 13. maaş konusundaki sıkıntıyı halkla paylaştıklarını, bunu halkı bilgilendirmek için yaptıklarını anlatan Saner, Erhürman’ın yerinden “daha önce bu kaynağın bütçede bulunduğunun açıklandığını” söylemesi ve şu anda ilgili kaynağın nereden bulunacağını sorması üzerine, 1,150 milyon TL’lik kaynak üzerinden 650 milyon TL’lik açığın karşılanacağını detayın Ankara temaslarıyla kesinleşeceğini dile getirdi. Saner’in konuşmasının ardından Toplumcu Demokrasi Partisi milletvekillerinin sunduğu “Cumhurbaşkanlığı Seçimlerinde, Halkın Karar Alma Süreçlerine Antidemokratik ve Siyasi Etik Dışı Bir Şekilde Müdahale Edilmesinin Araştırılması İle İlgili Meclis Araştırması Açılması Önergesi” ele alındı. Haber: Doğuş Özokutan Çiftçioğlu