Dere geçilirken at değiştirilmez atasözünü en son UBP kurultayı sırasında Başbakan İrsen Küçük’ün ağzından duymuştuk. Başbakan Küçük UBP’li delegelerle her buluşmasında iki şey vaat ediyordu. Bunlar;

“istikarar sürsün, UBP “büyüsün”

Yani Dere geçilirken at değiştirilmez” atasözü temalı “istikrar “ vurgusu ile Türkiye’den gelen propaganda ekibi “büyük UBP” den bahsedilmesini Başbakan İrsen Küçük ve ekibine salık vermişti.

Malum UBP kurultayı geride kaldı ve ufukta ikinci bir kurultay gözüktü. Gerçi Başbakan kurultayın tekrarının olmaması için elinden gelini ardına koymayacak ama olası bir ikinci turda da hazırlıksız yakalanmamak için çalışmalara başlamak istiyor.

Ancak iki yanlışın bir doğru etmediği günümüzde başbakan 40 gün önce kitle toplantılarında ve ekranlarda söylediği “dere geçilirken at değiştirilmez” sözünü bizzat kendisi uygulamıyor.

Malumunuz son günlerde en çok konuşulan konu Başbakanlıkta görevlendirilen yeni “imaj” takımı. Başbakan İrsen Küçük’ün yanında yer alanlar gidecek ve gelen takım İrsen Küçük ’ün bozulan imajını düzeltecekler!!!

İrsen Küçük’e kim bu aklı vermişse ben öne ona şüphe ile bakarım. Çünkü İrsen Küçük şu sorunun cevabını verebilmeli;

“-bana kurultayı yakın çalışma ekibim mi kaybettirdi, yoksa bana %80 bölgemizi alırız diyen ilçe başkanları mı? Yoksa bölgesine ve seçmenine sahip olamayan 10 bakan mı?

 İrsen ağabeyim kusuruma bakmasın, bana kızmasın. Zaten bazı ilçe başkanları bana küstü, bazı bakanlar selamı sabahı kesti. Ancak gerçek gün gibi ortada; “kral çıplak” diye bağırmaya devam edeceğim. Eğer sevgim ve saygımdan gram şüphesi varsa da hemen bugün hakkımdaki kararını versin. İtiraz edersem adam değilim!

Ama ben “kral çıplak” diye bağırmaya devam edeceğim. Çünkü olası bir ikinci kurultay her halde 20-25 gün içerisinde yapılabilir. Böyle bir durumda;

-Delegeyi tanımayan,

-Başbakanın çalışma düzenini bilmeyen,

-UBP’nin gelenek ve göreneklerinden bir haber, bir ekiple 2. bir kurultayda ancak 250 oy alabilir.

Bu iddiayı ortaya koyarken şu noktanın altını kesinlikle çizmekte isterim. Başbakanlıkta oluşturulan yeni “imaj” kadrosu yani “Rasıh-Burhan-Anıl-İrfan ve Ahmet Kesin” gerçekten çok iyi arkadaşlarım ve dostlarımdır. Yaptıkları işi %100 profesyonel olarak yapacaklarına inancımda %100’dür.

Ancak 20 günde;

- Güven’in tanıdığı kadar UBP’li yi tanıyabilecekler mi?

-Başbakanlığın telefonlarını ezbere bilebilecekler mi?

-Daha sağı solu öğrene kadar kurultay kapıya gelmeyecek mi?

-Başbakanın çalışma tarzını ve anlayışını öğrenebilecekler mi?

-Başbakanlığa gelen UBP’lileri tanıyabilecekler mi?

-Ayalı Hellimci Ahmet’ti, Minareliköylü Behai’nin evini, iş yerini cep numarasını öğrenebilecekler mi?

-Diyelim ki defterden numaraları buldular, bu insanları ikna edebilecekler mi?

Bir “Güven’in bir Darbaz’ın bir Leman ablanın, bir Süleyman’ın ve de Hüda ağabeyin “yapamadığını yapabilecekler mi?

Eğer bu sorulardan bir tanesine bile Sayın başbakanın cevabı EVET ise hayırlı ve uğurlu olsun demekten başka sözüm olmayacak!

Basını toparlama!

Söz konusu “imaj” ekibi Başbakanı basında farklı gösterecek “miş”! Çok merak ediyorum bu arkadaşlar mesela her gün beni arayıp “Alihancım lütfen Başbakanın şu özelliğini yazar mısın mı? Diyecekler. Yâda Yenidüzen’de manşet şu mu olacak “UBP Küçük’le Büyüdü” veya Afrika ‘da “İrsen Küçük gibisi daha gelmedi” veya Kıbrıs
Gazetesinde “ülke uçuyor İrsen Küçük sevgisi büyüyor” mu olacak? Nasıl olacak bu “toparlama “ operasyonu. Zaten kurultay sürecinde destekolacak olan oldu olmayan da olmadı. Şimdi nasıl değişecek bu denge?

İrsen KÜÇÜK: Dün mecliste tek başınıza muhalefeti susturmayı başarabildiniz.

Şerife ÜNVERDİ: Sonay Adem’i en gelmiş geçmiş en iyi çalışma bakanı ilan etmişsiniz. Kendisine bir plaketle ödül vermeyi düşünüyor musunuz?

Sonay ADEM: Umarım Başbakan İrsen Küçük’ün ırkçılıkla ilgili söylediği sözleri unutmazsınız. Unutursanız biz size seve seve hatırlatabiliriz.

Kemal DÜRÜST: Bir dahaki buluşmamızda lütfen ayran içmeyelim! olur mu?

Mustafa EMİRALİOĞLU: Rahmetli Erbakan’ın belgeselini çok beğenmişsiniz. Siz Hoca’yı yabana atmayın ve hayatını anlatan kitapları da okuyun. İçinde öğreneceğiniz çok şey bulacaksınız.

Ahmet KASIMOĞLU: Erten Can kardeşimiz aramıza hoş geldi. Allah analı babalı büyümeyi nasip etsin.

Abdullah İŞKEY: 1 ton nar yere dökülüp heba olmuş. Keşke bize haber versen gelir toplardık.

Haluk DOĞANDOR: Hadi geçmiş olsun, anjiyoda damarlar 20 yaşındaki haliyle aynı çıkmış.

Erdinç KÜÇÜKUNCULAR: Geçen seferki yazımı bir yıl sonra okumuştun. Şimdi kini bakalım ne zaman okuyacaksın?

İsmail Durdu ÖZER: Vadili’de yapılan sağlık ocağını dört dörtlük olması için yoğun çaba sarf ettiğiniz gözlerden kaçmıyor.

Nezire GÜRKAN: Yeni kitabınızı Pazartesi günü tanıtacakmışsınız. Pazartesiyi sabırsızlıkla bekliyor olacağız.

İsmail BOYRAZ: Gam stay dansını görenler gerçeği ile ayırt etmekte zorlanmışlar. Keşke internette de paylaşsaydınız.

Dr. Ramadan KAMİLOĞLU: Palamut sezonu bitti mi? Gerçi koskoc yazı geride bıraktık bir tek balık bile göremedik ama neyse…

Savun GÖKSU: Yine sürgün yemişsiniz. Zaten sizin ömrünüz sürgünlerde geçecek galiba.

Mehmet ŞAH: Lefkoşa’da hızır acilin en sevilen adamı olmuşsunuz. ara sıra bize de uğra.

Dr. Erkut AŞICIOĞLU: İyice ev adamı oldun çıktın. Oysa sen eskiden böyle değildin!

Güven ARIKLI: Tavlada hala çok zayıfsın. Akşamları Mehmet Safa’dan ders alıyorsun diye duydum.

Mustafa GÖÇER (ÇATLI): Türkiye’den patron gelince “ben siyaseti bıraktım” diyormuşsunuz. Gidince de tekrar ben siyasetçiyim dersiniz ama.

Özbek DEDEKORKUT: Bir Allah’ın acı kahvesi.. Çok mu?

Hakan FELLAHOĞLU: Siyasete girdikten sonra tamire gelen telefonları artık bedava tamir eder olmuşsunuz.

Ali FAHRİOĞLU: Elma dersem çık, armut dersem çıkma. Armut…

Gökhan ALTINER: Geçen gece kapalı bir mekânda puro içmeye kalkışmışsınız ama arkanızda ki bayanlar sizi şikayet edince söndürmek zorunda kalmışsınız.

Oya ÖZTÜRK: Trafik polisleri gene peşinize düşmüş. ne olacak bu cezalar böyle…

GÜNÜN TWİTTİ

Şaka maka Türkiye 'Fatmagül'ün Suçu Neydi?' dönemini atlattı

GÜNÜN SÖZÜ

"KKTC bütçesinin yüzde 33'ü Türkiye'den. Bu katkı olmasa
ekonomide çöküntü olacak. Güney Kıbrıs’ın durumu ortada…”

Maliye Bakanı Ersin Tatar

BİZİM TEMEL

Polise bir ihbar gelir. Temel ile Dursun kaza yapmıştır. Polis
olay yerine geldiğinde görür ki, arabalar sapa sağlam, Temel ile
Dursun'un agzı burnu dağılmış.

Polis sorar: -Anlat Temel. Olay nasıl oldu?

-Komserum. Hava sisli olduğundan kafami pencereden çikarmiş
öyle gideydum. Meğersem Tursun da karşidan öyle geleyirmuş....


GÜNÜN FOTOGRAFI
Feriha Yiğittürk NURLUÖZ ile Zerrin ÖZER