Bu ülke vatandaşı olan her bir birey Anayasa’ya göre eşit haklara sahipmiş !!! Anayasa’nın Eşitlik ilkesi uyarınca;
Madde 8
(1) Herkes, hiçbir ayırım gözetilmeksizin, Anayasa ve yasa önünde eşittir. Hiçbir kişi, aile, zümre veya sınıfa ayrıcalık tanınamaz.
(2) Devlet organları ve yönetim makamları, bütün işlemlerinde yasa önünde eşitlik ilkesine uygun olarak hareket etmek ve ayrıcalık yapmamak zorundadırlar.
(3) Ekonomik bakımdan güçsüz olanların Anayasa ve yasalar ile elde ettikleri veya edecekleri kazanımlar, bu madde ileri sürülerek ortadan kaldırılamaz.
Dense de bu maddenin uygulandığını görmek herhalde ne bize ne de gelecek nesillere nasip olamayacak.
Öte yandan bakın kamuya girmekle ilgili Hükümet’in sallamadığı Anayasa ne diyor ;
Kamu Görevine Girme Hakkı
Madde 72
(1) Her yurttaş, kamu görevlerine girme hakkına sahiptir.
(2) Hizmete alınmada, ödevin gerektirdiği niteliklerden başka hiçbir ayırım gözetilemez.
Şimdi arkama yaslanıp soruyorum ; biz bu Anayasa ile korunan bir ülkede mi yaşıyoruz ? Yoksa Anayasa mevcut da bunu okuyup icraatlarını ona göre yapanların olmadığı bir ülkede mi?
Özellikle son 2 ayda 355 kritersiz, sınavsız, plansız ve programsız istihdamlar yapılırken son 4 yıldır da yukarıda Anayasa’nın bir maddesi olan “Kamu Görevine Girme Hakkı” Madde 72’de belirtildiği gibi her yurttaş, kamu görevlerine girme hakkına sahiptir ve hizmete alınmada, ödevin gerektirdiği niteliklerden başka hiçbir ayırım gözetilemez denmiyor mu?
Tüm bunlar yaşanırken Devletin temel Kanun’una uymayan bir Yürütme kafasına göre takılıyor. Halk arasında eşitlik ilkesini sadece kendi içerisinde daha eşit olan zümreler arasında tabiri caizse üleştiriyor, bölüyor, parçalıyor ve yönetmeye çalışıyor.
Ülke gençlerinin bin bir umutla hayata atılmak için yapmış oldukları tahsilin ve başarılarının bir önemi yokmuş gibi mevcut iktidara yakın olmanın hatta 24 Şubat’ta yapılacak Kurultay’da tarafınızı erki elinde tutana yakın olarak belirtmeniz kamuda işe girmeniz için kriter olmuştur.
Şimdi hangi eğitim düzeyinde olursa olsun gerek özelde gerekse kamuda işe girebilmek için canını dişine takıp uğraş veren binlerce gencin ülkesine yararlı olabilmesi ve bu ülkede köklerini salabilmesi motivasyonunu sağlayacak unsurlar nelerdir Allah aşkına?
Bir işe girebilmek için öncelikle bahsekonu istihdam alanları için eğitim, bilgi, beceri ve başarı kriterlerinin yerini biad, mutlak itaat, beceriksizlik, eğitimsizlik, bilgisizlik kritersizlikleri alırsa halimiz ne olur bu ülkede ? Sadece YOZLAŞMIŞ BİR YAPININ ECİŞ BÜCÜŞ YANSIMALARI oluruz toplum olarak…
Bu topluma her açıdan yararlı olabilecek binlerce gencimizin umutlarını sırf iktidar ihtirasları için tarumar edenler geceleyin kafalarını peluş yastıklarına koyarken rahat uyuyabiliyorlar mı ? Üzgünüm ama evet, sanırım uyuyabiliyorlar ki bu kadar acımasız ve insafsız kararlar almaları gözlerinin artık tek bir noktaya kilitlenmiş olmasının bir yansıması oluyor.
Velev ki yapılan bu kritersiz ve ayrımcı istihdamlar herhangi bir hükümet değişikliği sonrasında topyekün işten durdurulurlarsa bu aşamada bu işe başlatılan gençleri kendi siyasi ihtirasları için kullananların kalpleri hiç mi sızlamayacak? Yine üzülerek cevap veriyorum, evet sızlamayacak.
Daha önce de 2003 yılında Genel Seçimlere 5 kala binlerce kişi seçim yasaklarına rağmen yine siyasi hırslar bağlamında istihdam edilmiş ve hükümet değişince hepsi de istihdamları yasal olmadığı için durdurulmuştu. 2009’da iktidara yeniden gelince zaten geçen bu 6 yıl içerisinde siyasi kimlikleri kriter olmadan birçoğu yasal olarak gerek kamu gerekse özelde işe başlamış, bunların dışında kalan yaklaşık 200 kişiye de UBP Hükümeti tarafından ÖNCELİKLİ İSTİHDAM sözü verilmesine rağmen hala öncelikli delege, eş, dost, akraba istihdamlarından bu kişilere bir türlü fırsat gelmemiştir.
Gerçekten önemli konulardan biri olan istihdam mevzu zaten adı yine ihtiras ve kine heba edilen Kamu Hizmeti Komisyonu’nun da toplum gözündeki düzeyini yerle bir etmiş ülke insanının KATLEDİLEN YAŞAM HAKKINA ve geleceğine DAGGO konmuştur…... YAZIK ki ne YAZIK.
