Son günlerdeki siyasi gelişmelerden başı dönmeyen var mı?
O kadar hızlı ve değişken ki,gündem hiç olmadığı kadar yoğun Lefkoşa belediye başkanın istifası,kabul edilip edilmeyişi derken yılan hikayesine dönen kurultay davamız,ardından istinaf kararı derken,özelleştirmeler hız kesmiyor bir taraftan vatandaşlık işlemlerindeki artış ve tüm bunların ortasında Kıbrıs Türkü ne
tarafa bakacağını şaşırmış durumda.Sözün bittiği yerde gibiyiz.

Neler oluyor bize bu yozlaşmaya sesimizi çıkarmadan izliyoruz. Peki tüm bunlarla oyalanırken bizler neleri kaçırıyoruz?Yada neler unutturuyor bizlere hiç düşündünüz mü?Bugün bir ara elimde koskoca Türkiye haritası ve Kıbrıs karşılaştırıyorum ikisini ve bu kadar zor mu şu küçücük adayı yönetmek diye düşünmeden edemiyor insan.İsteyen istediği kadar eleştirebilir Recep Tayyip Erdoğanı ama bugün dünyaya hükmediyor.Türkiye başka Türkiye bugün ve hem orta doğuda hem Asya da, doğudan, batıda ya devrim yarattı.Gerek belediyeler olsun gerekse verdiği hizmetler olsun.Kurduğu ekip
mükemmel bir kere anında vatandaşa cevap veriliyor. Ve bizim arkamızda böyle bir güç varken şu küçücük adamızda neler olmuyor bunlar?

Bir belgesel izliyorum hafta sonu kartalların yaşamıyla ilgili,izlerken güleyim mi, ağlayayım mı şaşırıyorum.Sonra araştırdım ve buldum  şimdi onu paylaşıyorum sizlerle ve aradaki bağ kurmayı şu yönde yaptım.Bizler ki hayvandan üstün yaratıldık onlara verilmeyen özellik yani akıl ve zeka biz insanlara verildi.Ama bir kartal kadar olamıyorsak nasıl açıklanır bu bilemiyorum.Ve takdiri sizlere bırakıyorum.Eğer varoluş için ve insanca yaşamak adına bir kartalın verdiği mücadeleyi veremiyorsak hayatta sanırım fazla söylenecek şey yok.

Kartal, kuş türleri içinde en uzun yaşayanıdır. 70 yıla kadar yaşayan kartallar vardır.  Ancak bu yaşa ulaşmak için, 40 yaşındayken çok ciddi ve zor bir karar vermek zorundadır.  Kartalın yaşı 40′a vardığında pençeleri sertleşir, esnekliğini yitirir ve bu nedenle de beslenmesini sağladığı avlarını kavrayıp tutamaz duruma gelir. Gagası uzar ve göğsüne doğru kıvrılır. Kanatları yaşlanır ve ağırlaşır. Tüyleri kartlaşır ve kalınlaşır.

Artık kartalın uçması iyice zorlaşmıştır. Dolayısıyla kartal burada iki seçimden birini yapmak zorundadır:
- Ya ölümü seçecektir,
- Ya da yeniden doğuşun acılı ve zorlu sürecini göğüsleyecektir.

Bu yeniden doğuş süreci 150 gün kadar sürecektir.

Bu yönde karar verirse kartal bir dağın tepesine uçar ve orada bir kaya duvarda, artık uçmasına gerek olmayan bir yerde, yuvasında kalır. Bu uygun yeri bulduktan sonra kartal gagasını sert bir şekilde kayaya vurmaya başlar. En sonunda kartalın gagası yerinden sökülür ve düşer. Kartal bir süre yeni gagasının
çıkmasını bekler. Gagası çıktıktan sonra bu yeni gaga ile pençelerini yerinden sökerçıkarır. Yeni pençeleri çıkınca kartal bu kez eski kartlaşmış tüylerini yolmaya başlar. 5 ay sonra kartal, kendisine 20 yıl veya daha uzun süreli bir yaşam bağışlayan meşhur yeniden doğuş uçuşunu yapmaya hazır duruma gelir.

Kendi yaşamımızda sık sık bir yeniden doğuş süreci yaşamak zorunda kalırız.  Zafer uçuşunu sürdürmek için, bize acı veren eski alışkanlıklarımızdan,  geleneklerimizden ve anılarımızdan kurtulmak zorundayız.

Ancak geçmişin gereksiz safrasından kurtulduğumuzda, deneyimlerimizin yeniden doğuşumuzun getireceği olağanüstü sonuçlarından tam olarak yararlanabiliriz.