Hükümet bunu ilk kez yapıyor…

Bugün Bakanlar Kurulu toplanıp bir basın toplantısıyla alınan ve alınacak olan ekonomik önlemleri açıklayacak!

Belli ciddi bir çalışma yapıldı ve vatandaş ile paylaşacaklar…

İyi niyetli olacaklarından kuşkumuz yok!

Sonuçta hükümete iddialı geldiler, şanssız bir döneme rastladılar ancak adı üstünde hükümet oldukları için de yaşanan sıkıntılara bir şekilde çözüm üretmeye çalışacaklar…

Umarız vatandaşın önüne bugün eski hükümetleri suçlayarak değil radikal önlemlerle çıkarlar!

Sonuçta sıkıntı çeken bu ülkenin vatandaşlarıdır, çözüm üretecek olanlar da yine buranın hükümetidir…

Çare müessesesi onlardır artık!

Şu sıralar evlerin genelinde klima kavgası yaşanıyor…

Hali vakti olanlar tamam da olmayanlar için sıkıntı büyük!

Yeni faturalar artık yüzde 30 daha pahalı gelecek…

Dar gelirli için büyük sıkıntıdır bu!

Diyelim ki Türkiye’den kablo ile elektrik getirilmesi için karar aldılar…

Şimdi bu kararı alsalar ve çalışmalar başlasa deniz altından elektrik iki seneden önce gelmez!

Uzun vade için iyi de kosa vade için hastaya derman olmaz…

KDV de indirime gidebilirler mi?

Bir rahatlama olur ama ya devletin gelirleri!

Ya da katkı payı…

Bu da kurumun gelirlerini alt üst eder!

Peki kurumun çalışanlarına ödenen elektrik katkısı?

Elbette sendika kalkar oturur!

Herkesin elini taşın altına sokacağı bir çözüm nasıl bulunur bu da onların işi…

Biz genelde vatandaşın ekonomik zamlardan aldığı nasibi dile getiriyoruz…

Tamam vatandaşın sıkıntısı büyük ama ya iş dünyası ve esnaf?

Onun için reçete yazarken daha geniş ekrandan bakmak lazım olaya…

Sonuçta özellikle özel sektör de bir şekilde desteklenmelidir!

Özellikle elektrikte otelle verilen yüzde 10’luk teşvik son zamla eridi gitti…

Ülkeye hem turist getiriyorlar hem de istihdam alanları açıyorlar!

Yatırımcı düşmanı olacak halimiz yok ya…

Yapılan zamlardan sadece vatandaş değil tüm kesimler etkileniyor!

Onun için hükümetin işi öyle görüldüğü gibi kolay değildir…

Her şey kaynak meselesi!

Kaynak yoksa kim nasıl önlem alacak ki?

Bizde en büyük sıkıntı kaynakların genelde özele değil kamuya akıtılmasıdır…

Bütçenin yüzde 85’inden yukarısı maaşlara gidiyorsa özele kim el atacak?

Ne yazıktır ki şimdiye kadar gelmiş geçmiş hükümetlerin hiçbiri orta dengeyi sağlayamamış, biraz da siyasi rant meselesi yüzünden ağırlığı kamuya vermiştir!

Kamu harcamaları bir yana…

Bir yılda devlette 120 Milyon TL’lik ek mesai mi olurmuş?

Bu da kamu çalışanlarına sağlanan katmerli kıyaklardan birisidir…

Onun için gençler hem de haklı olarak özele değil kamuya kapağı atmak için yarış içindedirler!

Bu bir sırtını devlete yaslama yarışından başka bir şey değildir…

Diyeceğimiz şudur;

Muhakkak ki hükümet olanakları çerçevesinde bugün aldığı kararları açıklayacaktır…

Ama önemli olan artık kamunun devletin sırtında kambur olmasından kurtarılması meselesidir!

Kamu devletin sırtında yük olmaktan çıkarılmadığı sürece de alınan önlemler günü kurtarmaktan öteye geçemeyecektir…

Sahte raporlar devam!

Bir hekim arkadaşla kliniğinde kahve sohbetindeyiz…

Kendisine gelen telefonlardan sürekli sohbetimiz bölünüyor!

Randevu isteyenler var, hal hatır soranlar ver, reçete isteyenler var…

Ama en çok istenen ne bilir misiniz?

Hasta raporu!

-Doktor benim hasta raporu tamam mı?

-Perşembe ve Cuma yaz ki hafta sonu ile tatil uzasın!

-Bizim hanımınkini unutma lütfen…

Hekim arkadaş bunları samimiyetle aktarıyor bize!

Haliyle soruyoruz;

Hepsine de hasta olmadıkları halde rapor yazıyor musun diye!

Biraz duraksıyor ama itiraf ediyor…

“Ben yazmasam başka doktora yazdıracak…” diye…

Sonra ekliyor;

“Hasta raporlarını para karşılığı olarak yazanlar bile var”

Aslında yazmaması gerek, yasa dışı bir imza bu ama…

Özelde de genelde sistem böyle yürüyor!

Al gülüm-ver gülüm meselesi…

Kamunun kaytarıcıları kendilerine sahte rapor yazmayan hekimleri anında değiştiriyor, muayenelerde başkalarına kaçıyormuş!

Bu ülkenin en büyük ihtiyacıdır, Kamu Reformu’nu daha fazla bekletmeden yürürlüğe koymak…

Sadece Merak İşte?

Terör Yasası niye geçmiyor?

Türkiye’nin Lefkoşa Büyükelçisi basın toplantısında çok önemli mesajlar verdi…

Hatta FETÖ konusunda hükümet edenlere de ciddi sitemde bulundu!

Teröristler hem kamuda hem de özelde cirit atıyor ama yasa olmadığı için bunlara dokunulmuyor…

Akıl tutulması gibi bir şey bu!

Hükümetler bu yasayı geçirmekten niçin çekiniyorlar?

Gocundukları bir şeyler mi var acaba!

İnternet karın doyurur mu?

Hükümetin bazı bakanları icraat yapmaya çalışıyor ama yine de muhaliflere yaranamıyorlar…

İnternetin ucuzlatılıp hızının artırılmasını bile beğenmediler!

Diyorlar ki;

İnternet karın mı doyurur?

Ve Süpanallah yani…

Memleket 7’den 70’e internet bağımlısı olmuş, bunların söylediklerine bakın siz…

Birkaç saat internete girmesinler de görelim kendilerini!

Bakanlık niye suskun?

Öğrencilerin Çanakkale ziyaretleri yine gündemde…

Bu ziyaretlere şiddetle karşı çıkanlar var!

Şimdi de öğrencilere şort götürmemeleri konusunda uyarı yapıldığını ortaya atıyorlar…

Aslında olayı çarpıtıyorlar!

Böyle bir çağrı var ama başka türlü…

Yetkililer öğrencilere şort uyarısı yapıyor ama bunu da şehitlerin kabirlerine yapılan ziyaretlerde istiyorlar!

Bu arada Milli Eğitim ve Kültür Bakanlığı’nın bu konularda suskunluğunu da anlamak çok güç…

Polis sayısı yetersizdir!

Geçenlerde polis teşkilatına 80 istihdam için münhal açıldı sevindik…

Zira polisimiz çok şartlarda büyük özverilerle çalışıyor!

Ama sonra öğrendik ki bu rakam da öyle abartılacak bir rakam değil…

80’den daha fazla emekliye çıkan varmış!

Yani elde var sıfır olayı…

Oysa polis açığının bin yakın olduğu da biliniyor!

Konu güvenlik ise kaynak sorununu filan öne atmayın lütfen…

MESAJ KUTUSU

Sayın Kudret ÖZERSAY, Maliye Bakanlığı’na bağlı Devlet Emlak Ve Malzeme Dairesi’nin arazi kiralamalarını mercek altına aldığınız ve bu konuda Başsavcılık’dan da görüş istediğiniz söyleniyor. Bakalım nereye kadar gideceksiniz ya da bu girişim bir hükümet krizi yaratacak mı merak konusu olmuş diyorlar!

Sayın İsmet AKİM, Kıb-Tek Yönetim Kurulu Başkanıyken hazırladığınız kablolu elektrik konusundaki fizibilete raporu bu dönemde yine konuşulup tartışılmaya başlandı. Rapora bağlı olarak görüşlerinizi paylaşmayı düşünüyor musunuz yoksa artık emekliliğin tadını mı çıkaracaksınız?

Sayın Şükrü ÇANKAYA, Sayıştay’daki görevinizden emekli olduğunuzu ve hiç ara vermeden Kıbrıs İlim Üniversitesi Genel Sekreterlik görevine getirildiğinizi duyduk hayırlı ve uğurlu olsun. Siz de çalışmadan duramayanlardansınız desenize…

Sayın Ahmet BENLİ, alt ve üst geçitler konusunda her kafadan bir ses çıkarken artık bütün gözler sizin üzerinizde. KTMMOB’dan da bazı arkadaşlar projede teknik olarak hata olduğunu iddia etmeye başladılar, detaylı bir açıklama bekliyoruz!

Sayın Nidai GÜNGÖRDÜ, ay sonuna doğru Almanya’ya bir resmi ziyaret gerçekleştireceğiniz konuşuluyor ama radarları bir çalıştırın bakalım konuşulanlar arasında hangi konular da var, bizden uyarması!

Sayın Kudret AKAY, müsteşarlık görevinizin bitmesinden hemen sonra yine Maliye Bakanlığı’na bağlı AB ile ilişkiler görevine sözleşmeli olarak başlayacağınızı duyduk. Hayırlı ve uğurlu olsun, yeni görevinizde başarılar dileriz…

Sayın Suat YELDENER, internetin ucuzlayıp hızının daha da artırılması konusunda yaptığınız olumsuz açıklamalar ciddi bir tartışma başlatmışa benziyor. Milletin kafası fena karıştı daha detaylı bir açıklama lütfen…

Sayın Bülent DİZDARLI, görüldüğü üzere bu sıralar garantörlük meselesine fena halde kafayı taktığınız ve bu konuda kamuoyu bile oluşturduğunuz gözleniyor. Hayırdır acaba ufukta yeni gelişmeler mi var?

Sayın Günay ÇERKEZ, ekonomide yaşanan olumsuzluklar tüm iş dünyasını tedirgin ederken sizin bu konuda biraz fazla sessiz kaldığınız görülüyor. Ülkenin önde gelen iş insanlarından birisi olarak tecrübeleriniz ve görüşleriniz çok önemli…

Sayın Mehmet ÇAKICI, bu ülke yetkililerinin uyuşturucu bağımlıları konusunda parmağını kıpırdatmaya hiç de niyetleri yok gibi geldi bize! Bir amme hizmeti olarak bu konuda inisiyatif üstlenmeniz isteniyor, zira bu konuda geçmişte büyük başarılarınız var…

Sayın Reşat AKAR, medyada sendikalaşmaya karşı gösterdiğiniz tepkilere bir çok meslektaştan da karşı tepkiler geliyor! Hadi artık belki bizden geçti de gençler için sendikalı olmak hayati önem taşıyor!

Sayın Ramazan ÖZÇELİK, bahçenizdeki havuzu yıllardan sonra nihayet doldurmuş ama şebeke değil de tanker suyu kullanmak zorunda kalınca sinir küpü olmuşsunuz. Bu arada yakın dostlarınız da havuz başı keyfi için davet bekliyor bilesiniz!

Sayın Kemal Deniz DANA, ameliyat başarılı geçince hızla kilo vermeye başladığınız ve çok yakında filinta gibi delikanlı olacağınız konuşuluyor. Kurultay çalışmaları için de önemli bir gelişme değil mi, hadi bakalım hayırlısı…

Sayın Derman ATİK, Girne Belediye Başkanı ile aranıza kara kediler girdiği ve sonucunda belediye çalışmalarınızı sonlandığınızı öğrendik. Hayırdır bu kara kedilerin gerçek amaçları neydi, bundan ne medet umuyorlardı?

Sayın Serhat İNCİRLİ, geçenlerde Cüneyt Çakır aradı ve büyük teessüflerini iletmemizi istedi. Siz onun maçlarını izlememe kararı alırken artık o da KKTC’ye tatil yapmaya gelmekten vazgeçmiş. Aranızı yapalım mı?