Başbakan Tufan Erhürman, “Biz sadece Doğu Akdeniz’de çıkacak kaynaklardan ileride pay alacak bir toplum olarak görülmeyi kabul etmiyoruz. Biz bu konuda irade sahibi olan, karar alma süreçlerine de katılması gereken iki eşit paydaştan biri olduğumuzu söylüyoruz” dedi. Başbakan Erhürman, bunun da Rum Yönetimi Lideri Nikos Anastasiadis tarafından tanınması gerektiğini vurguladı. Başbakan Tufan Erhürman, ortak dertlerinin masaya oturup görüşürmüş gibi yapmak değil, masaya oturup sorunu bir defada çözmek olduğunu belirterek, Rum lider Anastasiadis’in masanın gerçekten anlamlı ve sonuç odaklı olması gerektiğini kavramasını istedi. Başbakan Erhürman, Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı haftalık olağan görüşmesi sonrasında basına açıklamalarda bulundu. Başbakan Tufan Erhürman, görüşmenin iki kısımda gerçekleştiğine işaret ederek, birinci kısımda Kıbrıs sorununda gelinen son aşamaların değerlendirildiğini, ikinci kısımda ise iç meselelerin ele alındığını kaydetti. Sosyal bir ortamda iki liderin bir araya gelmesi konusunun gündemde olduğuna işaret eden Başbakan Erhürman, bu önerilerle ilgili olarak Cumhurbaşkanı Akıncı’nın defalarca bir araya gelmekte bir mesele olmadığını, önemli olanın buluşma olsun diye buluşma, görüşme olsun diye görüşmenin ötesine geçmek olduğunu söylediğini anımsattı. “ANASTASİADİS GÖRÜŞME ÖNCESİ İŞARETLERİ ORTAYA KOYMALI” Başbakan Erhürman, görüşmenin anlamlı olması bakımından, böyle bir görüşme gerçekleştirilmesi öncesinde özellikle Rum Yönetimi Lideri Nikos Anastasiadis’in belli konularda bir takım işaretleri ortaya koyması gerektiğini vurguladı. Hedefin sorunu çözmek olduğunu, sorunu çözmek için bir araya gelinecekse de, bir araya gelinmeden önce buna ilişkin işaretlerin verilmesi gerektiğini ifade eden Başbakan Erhürman, “Buna ilişkin işaretler verilmeden bir araya gelinmesi arzulanan faydanın gerçekleşmesini de ciddi şekilde risk alına sokar. Bunu Sayın Cumhurbaşkanı’yla görüştük” dedi. “Bizim ortak amacımız böyle bir görüşme gerçekleşecekse bunun anlamlı koşullarda gerçekleşmesinin sağlanmasıdır” şeklinde devam eden Başbakan Erhürman, bugün AKEL Genel Sekreteri Andros Kiprianu ile görüşeceğini ve bu düşünceyi ileteceklerini söyledi. Başbakan Erhürman, şu anda denizlerde sürdürülen araştırmalarla ilgili Rum Yönetimi Lideri Nikos Anastasiadis’in ‘biz bildiğimizi okuruz, bizim egemenlik hakkımızdır, bu normal şekilde devam edecek ama biz görüşmelere devam edelim’ derse, bunun aslında çözüm konusunda ya da o görüşmenin çözüm odaklı olması konusunda kendilerine arzu ettikleri ışığı veren bir şey olmadığını kaydetti. “İKİ EŞİT PAYDAŞTAN BİRİYİZ…” Erhürman şöyle devam etti: “Biz sadece orada çıkacak olan kaynaklardan ilerde pay alacak bir toplum olarak görülmeyi kabul etmiyoruz, biz bu konuda irade sahibi olan, karar alma süreçlerine de katılması gereken iki eşit paydaştan biri olduğumuzu söylüyoruz. Bunun da Anastasiadis tarafından tanınması gerekiyor. Bunlara ve bu konulardaki başka unsurlara ilişkin bir takım işaretleri vermesini isteriz, gerçekten bu görüşme çözüm odaklı bir görüşme olacaksa...” İÇ SORUNLAR DA ELE ALINDI… YENİERENKÖY BELEDİYESİ KONUŞULDU Başbakan Erhürman, Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı ile iç sorunları da ele aldıklarını belirterek, bugün basına da yansıyan Yenierenköy Belediyesi’ndeki meseleyle ilgili durumu değerlendirdiklerini söyledi. “ÇALIŞANLARIN MAAŞLARININ 3 AYLIK KISMI ÖDENMESİ SAĞLANDI” Yenierenköy Belediyesi’nde çalışanların sıkıntılarına değinen Başbakan Erhürman, dün akşam Bakanlar Kurulu’ndan çıkan kararla çalışanların 7 aydır alamadıkları maaşlarının 3 aylık kısmının Maliye’den yaratılan özel bir olanakla ödenmesinin sağlandığını kaydetti. “PALYATİF ÇÖZÜM YÖNTEMİ NİYETİNDE BİR HÜKÜMET DEĞİLİZ” Bununla birlikte aynı anda o bölgede uzun süredir verilemeyen asgari beledi hizmetlerin verilebilmesi için, merkezi idarenin girişim yapmasını sağlayacak bir karar çıktığını belirten Başbakan Erhürman, bu kararlarla bu işi çözmenin mümkün olmadığını, memleketteki birikmiş sorunları bugüne kadar uygulanan palyatif çözüm yöntemleriyle çözme niyetinde bir hükümet olmadıklarını vurguladı. SORUNLARIN ÇÖZÜMÜ İÇİN RADİKAL TEDBİRLER Memlekette birikmiş, kangrenleşmiş sorunlar olduğuna işaret eden Başbakan Erhürman, özellikle başta Yenierenköy Belediyesi olmak üzere, belediyelerin yaşadığı sorunlar bulunduğunu, dolayısıyla sorunların çözümü için radikal tedbirler alınması gerektiğini, bunlar üzerinde de çalışıldığını söyledi. Yenierenköy’le, Dipkarpaz belediyelerinin birleştirilmesi formülü üzerinde çalışıldığına dikkat çeken Başbakan Erhürman, elbette bu formülün sancısız olmayacağını kaydetti. Başbakan Erhürman, 2006-2016 yılları arasında çalışanların Sosyal Sigorta ve İhtiyat Sandığı primlerinin yatırılmadığını, personelin hâlâ çalışmadığını, maaş alamadığını aktararak, sanki her şey yolunda da hükümet bir takım radikal tedbirler almaya çalışıyor gibi bir algı yaratılmaya çalışıldığını söyledi. Başbakan Tufan Erhürman, “Böyle bir şey yok, ortada çok ciddi kangrenleşmiş bir yara var ve bu yaraya da, bu hükümet daha öncekiler gibi palyatif bir takım, tırnak içindeki çözümlerle yaklaşmak yerine, kalıcı, köklü bir çözümle yaklaşmaya çalışıyor. Bunu çalışanların haklarını da koruyarak yapmaya çalışıyor, çalışanların haklarını korumak, daha önceki yöntemlerde olduğu gibi olmayabilir” dedi. Çalışanların 2006-2016 yılları boyunca yatırımlarının yapılmadığını, 7 ay boyunca maaş alamadığını, işten ayrılmak isteyenlerin kıdem tazminatı alamadığını, ihbar tazminatı verilmediğini, emekliye ayrılanlara ikramiyelerinin verilemediğini kaydeden Erhürman, bunlara göz yummanın çalışanın hakkının korunması anlamına gelmediğini söyledi. Erhürman, çalışanın hakkını koruyacak formüller üzerinde çalışıldığını ifade etti. Belediye çalışanlarının eylem yapmasının gündemde olduğunu, bunun da en doğal hakları olduğunu söyleyen Başkan Erhürman, 4 parti olarak en kısa zamanda çalışanlarla bir araya gelerek, ne gibi çözüm önerileri olduğunu paylaşacaklarını, bunları da Cumhurbaşkanı Akıncı’ya aktardığını belirtti. “MİLLETVEKİLİ MAAŞLARINA YAPILAN ARTIŞ, HAYAT PAHALILIĞININ YANSIMASI” Başbakan Tufan Erhürman, gündemde olan bir diğer konun ise milletvekili maaşlarına yapılan artış olduğuna değinerek, milletvekili maaşlarına yapılan artışın Bakanlar Kurulu kararı olmadığını kaydetti. Hayat Pahalılığı’nın tüm maaşlara yansımasına ilişkin yasalarda bir takım düzenlemeler bulunduğunu, bu düzenlemeler kapsamında, maaşlara bir yansıma yapıldığını söyleyen Başbakan Erhürman, Maliye Bakanı Serdar Denktaş’la bu sabah bu konuyu görüştüğünü, Denktaş’ın da bu dönem geçtiği için, bu dönemden sonrası için Maliye’de bir çalışma olduğunu aktardığını anlattı. Bir sonraki dönemde hayat pahalılığı yansırken, daha az maaşı olana daha çok, daha çok maaşı olana daha az yansımasının mali çalışmasının Maliye Bakanlığı’nda şu anda yürütüldüğünü ifade eden Başbakan Tufan Erhürman, kendi maaşlarına yapılan artış için yapılan önerileri de arkadaşları ile görüşeceğini kaydetti. Başbakan Erhürman, şu an için çalışmanın sonucunun garantisini veremeyeceğini belirterek, Cumhurbaşkanı Akıncı ile görüşmesinde bu konuların ele alındığını aktardı. “ÖN ŞART OLARAK ORTAYA KOYMUYORUM” Konuşması sonunda, bir gazetecinin bugün AKEL Genel Sekreteri Andros Kiprianu ile yapılacak görüşmenin Rum Yönetimi Lideri Nikos Anastasiadis’teki zihniyet değişimini zorlamaya yönelik bir kamuoyu çalışması olup olmayacağı sorusu üzerine ise Başbakan Erhürman şunları söyledi: “DERDİMİZ MASAYA OTURALIM VE BU İŞİ BİR DEFADA ÇÖZELİM” “Zihniyet değişimi lafını kullanmam, çünkü çok büyük bir laf, çok kolay değil zihniyet denilen şeyin değişmesi... Ama bu yaklaşımın değişmesi gerekiyor. Anastasiadis sanki ortada her şey normalmiş de Sayın Akıncı nedense onunla bir kahve içmek için vakit ayırmıyor gibi bir hava yaratmaktan vazgeçmeli. Böyle bir görüşme tabi ki yapılabilir, tabi ki Cumhurbaşkanı bugün de geçmişte de bu tip görüşmelere her zaman hazırdır, hazır olmaya devam eder. Ama hepimizin ortak derdinin masaya oturalım da, görüşürmüş gibi yapalım olmadığı, hepimizin ortak derdinin masaya oturalım ve bu işi bu defa çözelim olduğunun bilinciyle Sayın Anastasiadis’in o masaya gidilecekse veya o kahve içilecekse, yemek yenilecekse o yemeğin, o masanın gerçekten anlamlı ve sonuç odaklı olması gerektiğini kavraması gerekiyor. Buna ilişkin işaretleri de vermesinde fayda var. Bir ön şart olarak koymuyorum ortaya. Önemli olan anlamlı, yapılmış olsun diye işler yapmamaktır.”