Bir Genel Başkan düşünün siyasi iradesini kullanamasın, sorulan sorulara yuvarlak cevaplarla yanıt versin, bir dediği bir dediğini tutmasın, parti içi harcamaların hesabını veremesin, sürekli gaf yapıp, gazetecileri yalanlasın.

Ve bir Genel Başkan düşünün yurtiçinden çok yurtdışında zaman geçirsin.

Ve yine bir Genel Başkan düşünün halkın önünde ‘gerizekalı’ kelimesini kullansın hem de canlı yanında yayınlansın.

Halk UBP’ye çok önemli bir mesaj vermişti.

Erken Genel Seçim belkide UBP adına yaşanabilecek en büyük tecrübe oldu.

Bugün UBP’nin Genel Başkanlık koltuğunda oturan ismin başarısından çok sergilediği duruş sorgulanmalıdır. Sürekli birilerini küçük görerek, birilerini yalanlayan ve kendi hatalarını görmezden gelen bir başkana ihtiyacı olmayan UBP’liler zaten birçok şey kaybetmiştir. Bu saatten sonra yapılması gereken en doğru hareket, halkı ile iç içe çalışabilecek ve siyaset anlamda radikal kararlar üretecek kişilerin varlığı partiyi yüceltmektir.
Bugün UBP’lilerin birçoğu Özgürgün’ü istemiyor. Sorsanız kaçı Özgürgün’e yakın ya da samimidir inan cevap alamazsınız. Gerçek ortadadır. Özgürgün ile UBP yürüyemez.

Önümüzde yerel seçimler var ve halen Özgürgün ne yapması gerektiğini hesap edemiyor. Parti içinde bile yuvarlak cevaplarla herkesi oyalama takdiği uygularken, her geçen gün UBP’lilerin güvenini kaybediyor.

Parti başkanlığı için Tahsin Ertuğruloğlu belki de hiç hesaba katılmadı. Ya da diğer bir isim olan Faiz Sucuoğlu veya Hasan Sertoğlu. Bu insanların duruşu ile UBP çok iyi yerlere gelebilir. Emin olun bugün bir seçim olsa Özgürgün duruşundaki faullerle milletvekili bile seçilmemekle karşı karşıya kalabilir.

Şuan baktığımızda bir söylediği ile bir söylediği bir biri ile bağdaşmayan bir Genel Başkan vardır. Bu Genel Başkan en büyük gafı KTFF’nin KOP ile yürüttüğü önemli süreçte yuvarlak cevaplar vererek, Sayın Sertoğlu’nun ‘UBP’nin üyesi olmadığını’ açıklaması ile oldu. Ha bir de dönüp en kolay işi yaparak gazeteci meslektaşlarımı yanıltıcı haber yapmakla suçladı. Yani ağzından çıkanı kendisi unuttu. İşte bir Genel Başkanın en büyük gafı burdadır. Henüz Elektrik Kurumu’nun sorununa dahi ciddi bir çözüm önerisi sunmayan Özgürgün, son günlerde konu olan istihdamların yasal olup olmadığına da yuvarlak cevaplar vererek net bir açıklama yapmamıştır. 363 kişinin akibeti Sayın Özgürgün’ü ilgilendirmemiş olsa gerek.

UBP seçim dönemi birçok harcamalar yaparak piyasaya büyük bir borç bırakmıştır. Halen birçok faturanın hesabını verememiş ve açıklama yapamamıştır. Muammada kalan faturalar kim için ne için ödenmiş ya da ödenecektir.

Sürekli yurtdışında zevk-i sefa sürmekle Genel Başkanlık yürütülmez. Hiçbir ülkede Dışişleri Bakanından çok bir Genel Başkanın ziyaret yapması doğru karşılanmaz. Partisinin ve halkının sorunları Genel Başkan konumunda olan kişi için öncelikli olmalıdır.

Birikim Özgür güzel demiş,
Sosyal Medya üzerinden yazdığı yazı ile Sayın Özgürgün’e atıfta bulunarak TC Elçiliği’nde iş başvurusunda bulunsun demiş. E yalan mı halen ayaklarıı üzerinde duramayan bir yapıyı savunmak utanç vericidir.

Sayın Özgürgün’e daha fazla gaf yapmamasını öneririz.