KTHY eski çalışanlarının tazminatlarının ödenmesi konusunda Başbakanlık resmi bir açıklama yapmış, açıklamada şöyle deniliyor;
“Başbakanlık ve Hükümetin yaptığı girişimler sonucunda, eski Kıbrıs Türk Hava Yolları çalışanlarının alacaklarının bir kısmının ödenmesi sonucu üretilmiştir.

Eski Kıbrıs Türk Hava Yolları uçak yedek parçaları satışı ve değişik gelirlerden sağlanacak bir miktar kaynağın eski Kıbrıs Türk Hava Yolları çalışanlarının alacaklarının bir bölümünü karşılaması öngörülmektedir.
Bu ödemenin yapılabilmesi için gereken bürokratik işlemler tamamlandıktan hemen sonra, yılbaşından önce, söz konusu ödeme yapılacaktır.
Kamuoyuna ve eski Kıbrıs Türk Hava Yolları çalışanlarına saygı ile duyurulur.”

Haber basında genelde şu başlıkla ve iri puntolaral verildi;
“Eski KTHY Çalışanlarına Müjde”
Pardon yani, neyin müjdesi olduğunu ben pek anlayamadım şimdi!
KTHY yeniden mi kuruluyormuş?
Üç kuruşa talim etmek zorunda bırakılan KTHY eski çalışanlarına devlet ne gibi yeni haklar sağlayacmış ta haber müjdeli olarak lanse edilmeye çalışılıyor, ben anlayamadım siz anladıysanız lütfen bana anlatın!
Hem de alacaklarının sadece bir kısmı ödeneceği için biraz daha göbek atacağık yani!

Aslında doğru;
KTHY eski çalışanlaır dört gözle bu parayı bekliyor!
Çünkü çok çektiler, çok mağdur ettiler, mali yönden ele güne muhtaç edildiler…
Alacaklarının bir kısmı ceplerine gireceği için onların mutluluğunu elbet anlarız…
Ama bunun da devletin kendilerine bir lütuf değil, analarının ak sütü gibi helal olduğunu gözden kaçırmamak lazım…
Hatta daha da ileri giderek, KTHY eski çalışanlarının alacağı tazminatlara faiz de istemeleri en doğrusudur.
Yine şunu da ifade etmekte yarar vardır ki, ödeme için devlet her hangi bir bütçe ayırmamış, şirketin satılan mallarından toplanan para çalışana ‘müjdeli’ bir haber olarak sunulmuştur.

Zat-ı muhterem siyasilere sesleniyorum;
KTHY eski çalışanlarının alacaklarının bir kısmını ödemek müjdeli bir haber filan değildir.
Siz siyasi rant elde edeceksiniz diye, onların takla atmasını bekliyorsanız çok yanılıyorsunuz.
Çalışanların büyük bir kısmı bu parayı alacağı halde borçlarının tamamını kapayamayacaktır.
Bir çoğunun kredi kartları ilgili bankalar tarafından iptal edilmiştir.
Yine bir çoğu ruh sağlıgını kaybetmiş, doktor tedavisi görmüştür.
Ve yine bir çoğu artık dar gelirli sınıfındadır ve devletten aldıkları bin 600 TL ile geçinemedikleri için başka ek işler yapmak zorunda bırakılmıştır.
Onlara verilecek tek müjdeli haber ancak, KTHY’nin yeniden hayat bulması ve gerçek işlerine dönmeleri ile mümkün olabilir…
Her ne kadarb ütopik bir görüş olsa da…
Bilmem anlatabildim mi?

GÜNÜN FOTOĞRAFI


MESAJ KUTUSU


Sayın Mustafa ARABACIOĞLU, LTB’de 9’ncı sınıf öğrencisi bir kıza ailesinin çalışma izni olmadığı için ‘okula gelme’ diye fermanda bulunulmuş. Bir araştırın bakalım ailesi yüzünden öğrenciyi cezalandırmaya çalışan okul yöneticisi kimmiş? Olacak şey değil yani!

Sayın Özkan YORGANCIOĞLU,
devlet daireleri yeni yıl yemekleri nedeniyle mesai saatlerinde kapatılmaya başlandı. Onlara idari izin veren daire müdürleri çizmeyi biraz aşmıyorlar mı? Vatandaş zaten çileden çıkmışken ayıp oluyor yani!

Sayın Birikim ÖZGÜR,
sosyal medyada yazdıklarınız her ne kadar bazı kişiler tarafından eleştirilse de siz halen halkın gönlündesiniz. Onun için doğruları söylemeye devam edin, gerisini merak etmeyin…

Sayın Kudret ÖZERSAY, bu toplum balık hafızalıdır diyenler yine haklı çıktı. Sizin 8 yıl önceki yolsuzluk açıklamanız sanki de şimdi olmuş gibi kabul gördü. Bakalım bizim güzel halkımız daha ne kadar kış uykusuna devam edecek?

Sayın Ahmet BAĞZIBALI, dün akşam LTB meclis toplantısını terk etmenize yine bir CTP’li neden olmuş diyorlar. Ha keşke sessiz sedasız değil de gümbür gümbür konuşarak salonu tek etseydiniz, hem bize de malzeme çıkardı…

Sayın Zorlu TÖRE,
Moon planına karşı kapa kapa gezme ve vatandaşı bilgilendirme kararı aldığınız söyleniyor. Gittiğiniz evlere birkaç kova odun götürürseniz hayra geçecektir. Bu soğuklarda iyi bir jest olacaktır…Bana gelirseniz bir adet tüp gaz yeterlidir.

Sayın İrsen KÜÇÜK,
seçim harcamalarının açıklanması karşı elinizde olduğu iddia edilen çok önemli bir belge konusu epey merak edilmeye başlandı. Eğer tahminim doğruysa ortalık yakında şenlenecek demekir değil mi?

Sayın Ahmet ZAİM, şu 8 yıl önce Saray’daki yolsuz olayını bir karıştırsanız diyoruz. Madem ki olaya palis memurları da karışmış iyi bir amme hizmeti olabilir…

LB 616 plakalı aracın kadın sürücüsü; Yani aracınızla seyir halindeyken aynı anda makyaj da yapıyorsunuz bunun püf noktalarını tüm kadınlara öğretmekle mükellefsiniz. Gözlerimle görmesem asla inanmaz ve buraya da yazmazdım. Helal olsun size!

Sayın Güven ARIKLI, Mercedes konusu anlaşılan sizi fazlasıyla üzmüş ve derdinizi de anlatmakta epey zorlanmışsınız. İnsanın 4 ay önce eşine doğum nedeniyle hem de taksitle bir araç satın alması niçin acaba milleti maraza soktu. Bir dahaki sefere Range Rover alın ki çatlayıp ortalarından ikiye bölünsünler…

Sayın Cafer GÜRCAFER, bazı iş adamları ile örgütlenerek siyasilere ziyarete başlayacağınız söyleniyor. Sizin gelişiniz de gidişiniz gibi sesli ve muhteşem olacak deesnize. Mimoza olayı da bugün yarın bitiyormuş. Dört ayak üstüne düştünüz yine…

Sayın Ünal ÜSTEL, Girne’de Gepaz LTD’e ait olan çok geniş bir alanı satın aldığınız yönde mesajlarınız geliyor. Hayırdır yoksa sizde mi inxşaat işine girmeye karar verdiniz. Oysa gül gibi bir mesleğiniz vardı…

Sayın Cemal BULUTOĞLULARI, bir yerlerden maden bulup yüklü miktarda paralandığınız söyleniyor. Gün boyunca gözleriniz çakmak çakmak yanıyormuş. Hayırdır yılbaşı piyangosu da daha çekilmedi, Mısır’daki akrabalarınızdan miras mı kaldı yoksa?

Sayın İsmet AKİM, yani size de yaranalmıyor, koskoca Kıb-Tek’e yönetim kurulu başkanı oldunuz hala sızlanıyorsunuz. Bundan böyle birazcık uykularınız kaçacak, tansiyonunuz tavan yapacak, şeker ve kolestrol yükselecek o kadar. Memleket için değmez mi yani?

Sayın Oktay KAYALP, belediyenin elektrik borcu için mahkemede ara emri alırken yeni yıl kutlaması için dünyaca ünlü bir topluluğu getirmeniz kimini sevindiriken kiminin de tepkisine neden oluyor. Ha keşke bu seferlik o parayla bölge halkına ikiyer kilo kestane hediye etseydiniz.

Sayın Ali Rıza USLUER, rahatsızlığın bir kez daha nüksettiğini üzülerek öğrendik. Büyük geçmiş olsun. Artık siyasete veda edip tamamen sağlığınızla ilgilenmenin sırası geldi de geçiyor bile…Bu arada bölge halkını sizin için kan kampanyası başlatması da ne kadar sevildiğinizi bir kez daha gösterdi. Acil şifalar dileriz.

Sayın Alihan PEHLİVAN, elektrik zamları fena kanınıaz dokunmuş ki güneş enerjisi işine girmeye karar vermişsiniz. Bu arada Ankara ziyaretlerinin sıklaşması çeşitli söylentileer neden oluyor, aman dikkat!



Günün Fıkrası

Çekiç-kova

Yakışıklı bir Amerikalı çiftci kasabaya inmiş. Bir kova, bir çekiç, iki tavuk ve bir de horoz satın almış. Çiftcinin bütün bunları taşımakta zorlandığını gören dükkan sahibi ona akıl vermiş :
- Çekici kovanın içine koy, kovayı bir elinde taşı. Tavukları koltuk altlarına sok ve horozu da öbür elinde taşı..!
Çiftci, adamın dediğini yapmış ve kamyonetine doğru yürümeye başlamış. Yakışıklı çiftcinin yolunu bir kadın kesip :
" Affedersiniz, acaba Çılgın Boğa Çiftliği'ne nasıl gidebilirim ? ".
Çiftci :
- Şansınız var, benim çiftliğim Çılgın Boğa'ya çok yakın. Atlayın kamyonete sizi götüreyim...!
Kadın :
" Peki ama, sizin beni şimdi bir duvara yaslayıp, öpmeyeceğinizi nereden bileyim ? ".
Çiftci :
- Hanımefendi insaf, bir elimde içinde çekiç olan kova, koltuklarımın altında birer tavuk, öteki elimde bir horoz varken, ben sizi nasıl duvara yaslayıp öpebilirim ? ...
Kadın :
" Çok basit..! Horozu yere koy, üstüne kovayı geçir, çekici de kovanın üstüne koy ki horoz kaçamasın...! Ben de tavukları tutarım..."