Çok değerli bir büyüğümle sohbet ediyoruz…
Önce sağa sola dikkatlice bakıp, kimsenin olmadığını görünce cebinden bir kartvizit çıkardı.
Önce avucunun içinde tuttu, bir kez daha sağı solu kontrol edip, bana uzattı…
Kartvizitte yazanları okudum;
Bir gece kulübünün ismi yazıyordu…
Adres ve telefon, bir de harita!
Tabi ki Güzelyurt yolunda olanlar…
Bilmem ne gece kulübünün bilmem ne telefon numaraları filan!

Kartvizitte yazılanları okuyunca, ‘hayırdır’ diye sordum!
Bu yaştan sonra ne iş diye de ekledim!
Hatta biraz da mızırca güldüm…
Yüzü pembeleşti, ‘yanlış anlama sakın’ dedi…
“Bizden geçti” diyecekti diye bekledim ama erkekliğe pislememek için söylemediğini tahmin ediyorum.
Ama bu kartın bile onda olması belli ki kendisini heyecanlandırmıştı!

Sonra sadede geldik;
Lefkoşa’da büyük bir markette alış veriş yaparken, kendi deyimiyle tin-tin gezip sepetini doldururken, arkadan bir bayan sesi duymuş, ‘yakışıklı’ diye…
Önce kendine seslenildiğini tahmin etmediği için oralı bile olmamış, ama ikinci kez bu kez daha yüksek bir sesle ‘yakışıklı’ diye bayan sesini duyunca dönüm bakmış…
Hemen ardında 1.90’lık genç bayanı görünce ‘önce tansiyonum çıktı’ dedi…
Kendine seslenildiğinden emin olmak için bir kez daha sağına soluna bakmış. Kimse yok…

Genç kadın yarım Türkçesiyle bu kez ‘nasılsın yakışıklım’ diye seslenmiş kendisini…
Önce yutkunmuş, kısık sesle ‘bana mı seslendiniz’ diye sormuş…
Daha o lafını bitirmeden, kadın elindeki kartviziti uzatarak, ‘beklerim’ demiş, ardından uzaktan bir öpücük göndermiş…
Ve yoluna devam etmiş…
Ve değerli ağabeyimiz de doğal olarak ardından bakmış kalmış…

Adına ister fuhuş deyin, isterse ihtiyaç!
Ülkede genç kadınların etinin para karşılığı satılması ise bambaşka bir tartışma konusu…
Bu konuda yıllardan beridir başarısız olduğumuz da ortada!
Gerçek o ki, artık bu işlerin ülkede marketlere kadar düşmesidir…
Ülkede bedenini satarak geçim sağlayan 400 kadar kadın eğer artık ülkenin en büyük marketlerinde önüne her gelene kart dağıtmaya başlamışsa, bu işte bir sakatlık var demektir!
Hele de kontrol dışına çıktıysa, vay halimize!

Ülkenin bir diğer önemli sorunu bet salonları…
Dışarıdan bakıldığında masum gibi görülen ama özellikle de gençleri için için bitiren büyük rakamların söz konusu olduğu bet salonları…
Bu sayfada defalarca okuyucu şikayeti yayınladık, özellikle de annelerin feryatlarını dile getirdik…
Olayın nasıl masum bir talih oyunu olduğundan çıkıp, büyük bir kumar sektörü haline getirildiğini, insanların nasıl milyarlarca lira borçlandırıldığını, hele de üniversite öğrencilerinin nasıl bilgisayarlarını, cep telefonlarını bu uğurda kaybettiklerini dile getirdik.

Elbette bize gelen şikayetleri yazdığımız için köklü bir çözüm beklemiyorduk ama geçen gün Türkiye’nin Lefkoşa Büyükelçisi Halil İbrahim Akça bu konuda bir açıklama yapınca, yüreğimize su serpildi doğrusu…
Adına ister müdahale deyin, isterse iç işlerimize karışmak!
Böyle hayati konuları madem ki biz cesaretle gündeme getiremiyoruz, lütfen müdahale etsinler…
Kentlerdeki, hatta köylerdeki en işlek yollardaki en büyük mağazalar kapatıldı ve yerlerine bet salonu adı altında kumarın en tehlikelisinin oynandığı devasa salonlar açıldı…
Bu buraları, başta gençlerimiz olmak üzere, insanımızı yiyip bitiriyor ama biz spora katkı yalanıyla bir türlü bu işin üzerine cesaretle gidemiyoruz.
Umarız bu müdahale başarılı olur ve bence devletin en büyük ayıbı ortadan kaldırılır…
Spora katkı diye, gençlerin zehirlenmesinin hiçbir geçerli açıklaması olamaz!

GÜNÜN FOTOĞRAFI



MESAJ KUTUSU



Sayın Derviş EROĞLU,
kurultay kavgası nedeniyle çok yakında görüşmecilik göreviniz elinizden alınacak gibi görülüyor. İddialara göre düğmeye basıldı, bu görev hükümete verilecek. 24 şubat sonrası daha durun bakalım neler göreceğiz?

Sayın Nazım ÇAVUŞOĞLU, Bafra’daki 43 taksi işletmecisinden şikayet mesajları gelmeye başladı. Özellikle Nuh’un Gemisi kendi yolcusunu kendi taşıyınca taksiciler neredeyse haftada bir yolcu almaya başlamışlar. Olaya el atmanız bekleniyor.

Sayın Fuat NAMSOY, 8 LTB meclis üyesi konusunda yaptığınız açıklama Lefkoşa’da tepki ile karşılandı. Bir çok vatandaş sırf bu açıklamanız nedeniyle partili oldukları halde oylarını başka partilerin adaylarına yönlendireceklerini söylüyor. Sizin ki biraz şark kurnazlığı olmadı mı?

Sayın Osman KORAHAN, LTB konusunda yeni bir rapor hazırlamakta olduğunuzu ve bu raporun açıklanmasından sonra ortalığın ana baba gününe döneceğini öğrendik. Özellikle muhalif başkan adayları bu raporun peşine düştü, bilesiniz…

Sayın Üner BEDEVİ, polis tarafından tutuklanan 2 meslektaşınıza sahip çıkmanız camiada büyük destek gördü. Çok sayıda avukat teşekkür mesajı göndermiş, tebrik ediyorlar…

Sayın Savaş BOZAT,
7 Nisan sonrası uyanıklık yapıp istifa etmeyen UBP’li belediye meclis üyelerini belediyeye sokmama kararı almışsınız. Özellikle muhalefet bu habere bayıldı tam destek veriyor…

Sayın Feyzan KORUR, babanızın hastanede başına gelenleri üzüntü ile öğrendik. Nasıl olsa hükümet şu sıralar yok, belki ilgili sendika başkanı Oğuz Köse bu feryadınızı duyar da meslektaşları arasında bir önlem alır. Büyük geçmiş olsun…

Sayın Güvenç CANTAŞ, dünkü gazete manşetine Mustafa bey fena halde bozuldu. Yarışa bir adım önde başlamışken talihsiz bir hata yaptınız, umarız bundan böyle daha dikkatli olursunuz…

Sayın Sunat ATUN
, vatandaş gazete manşetleri nedeniyle elektrik kesintisi bunalımıma girdi. Bu konuda ilgili bakan olarak bir açıklama yapmanız bekleniyor. Mumları ve battaniyeleri hazırlayalım mı diye soruyorlar…

Sayın Ali Özmen SAFA, birkaç gündür Başbakanlığın kapısını aşındırır hale gelmişsiniz. Kurultay öncesi medya patronu olmak kadar daha zor bir şey yok değil mi? Allah kolaylık versin…

Sayın Hasan BOZER, kandil tatilinin kaldırılması her ne kadar tatilleri kısalttığı için kamu çalışanları arasında tepki ile karşılandı ama siz onlara hiç aldırmayın, yıllar önce yapılması gereken olanı yaptınız tebrik ederiz…

Sayın Bilge NEVZAT,
bazı gazete çalışanları aradı özellikle geceleri kendilerine koruma verilmesini istediler. Son dayak olayı onları fena halde korkutmuşa benziyor…

Sayın Temel BULUT
, adaya ilk gelişinizde epey eleştiri almıştınız ama görünen o ki bazı önyargılar gün geçtikçe azalmaya başladı. Kıbrıs Türkü böyledir, önce döver sonra kucaklayıp sever. Alışacaksınız artık…

Sayın Sedat HACIMEHMET
, genel seçimlerde DP Girne milletvekili adaylığınız artık kesinleşmiş. Ailenizin pek sıcak bakmamasına rağmen cesur bir karar aldınız. Gazanız mübarek olsun…

Sayın Emine SİVRİ, LTB meclis üyeliğine aday olarak siyasete de ilk adımı atmış oldunuz. Ularız arkası da gelir ve gelecekte sizi Meclis’te de görürüz. Hele de gözlüklü imajınız Meclise epey yakışır nitelikle. Hayırlı uğurlu olsun…

Sayın Engin ARI, geçen hafta kestiğiniz yaş günü pastası halen gündemdeki yerini koruyor. Pastayı görme şerefine nail olamayanlar resmini bari sosyal medyada paylaşmanızı bekliyor. Bu konuda yoğun istek var bilesiniz…

Sayın Günay ÇERKEZ, muhterem ağabeyinizin vefatını üzüntü ile öğrendik. Merhuma Tanrı’dan rahmet, size ve aileye sabır ve başsağlığı dileriz. Allah geride kalanlara sağlıklı uzun ömürler versin…

Sayın Erhan ARIKLI
, özellikle seçim bölgeniz olan İskele’de yazılarınız ilgiyle takip ediliyor. Bu arada yeniden aday olup olmayacağınızı soranlar da yok değil…

DU 918 plakalı Mersedes aracın sürücüsü ve içindeki diğer 4 genç arkadaş. Dün akşam üstü Mağusa yolunda yiyip içtiğiniz ne varsa sürüş halindeyken pencereden yola fırlattınız. Görenler isyan etti, polise de şikayette bulundu haberiniz olsun.




Günün Fıkrası

Kaç yaşında?


İki yaşlı hanım otobüste konuşuyorlardı. Biri sordu:
- Sahi kardeş, kaç yaşındasın sen?
- Biliyorsun işte, otuz. Peki sen kaç yaşındasın?
- Ben de yirmi yedi.
Sonra ikisi de yanlarında ayakta duran ve konuşmalarına kulak misafiri olan genç kıza sordular:
- Kızım sen kaç yaşındasın?
- Sizin hesaba göre daha doğmadım ben!