K. Türk Ticaret Odası Başkanı Fikri Toros’un CTP Genel Başkanı T. Erhürman’ın kontenjanından aday gösterilmesi; bazı kesimlerce sürpriz olarak değerlendirilse de ben bunun öyle olmadığını düşünüyorum.

Neden mi? Bir kere Tufan Erhürman CTP’de ilk göreve aldığı zamanki konuşmasının ana hatlarına baktığımızda ‘yeni sol’a dolasıyla yeni CTP’ye vurgu yapmıştı. Fabrika ayarlarından, dayanışma ve karşılıklı saygıdan bahsetmişti. Gerçi bu fabrika ayarları, parti içindeki bazı aşırı sol görüşlü, sosyalistten, merkeze kadar giden bir bant içinde nerede konuşlanacak onu henüz göremedik ancak Erhürman’ın o coşku dolu konuşmasının ardından salonu dolduran tüm partililer ve sempatizanları hep birlikte birlik, beraberlik ruhuyla alkış tutmuşlardı o gün..

CTP’li T. Erhürman, Özker Özgür’den beri hayali olduğunu bunun da barışın, çok kültürlüğün, farklı millet ve etnik kökenlerden kim isterse olsun onları kucaklayacaklarına vurgu yapmıştı. Aslında Genel Başkan’ın o günden bugüne yapmış olduğu açıklamaların satır aralarını iyi okumak gerekiyor.

Kendisini ne zaman izlesem bende her zaman aktif, dönüştürücü, pratik ve uygulanması mümkün bir zekayı çağrıştırıyor. Ortaya koyduğu değerlere sahip çıkmakla birlikte; ki -belki de bazı partililerin tepkilerine rağmenonların önüne alternatif şeyler sunmasını da biliyor.

İşte Fikri Toros da CTP içinde bir alternatif olarak karşımızda. O nedenle kontenjandan aday olduğunu düşünmekteyim. Yalnız bu arada kontenjandan giren sendikacı, oda temsilcileri de mühim.

TIP-İŞ Başkanı Dr. S.U. İncirli ile KTOEÖS Yönetim Kurulu Üyelerinden Fikret Civisilli ile KTEZO Başkanı Mahmut Kanber. Bunların yanına bir de F. Toros’u koyun.

CTP’deki bazı muhaliflere göre Toros açık belirtmemiz gerekirse fazla ‘liberal” bir isim. Genel Başkan Erhürman parti dengelerini sağlamak adına siyasi santranç oynuyor.

Peki F. Toros, yıllar içinde fabrika ayarları değişen CTP’nin dönüşüm şifresi olabilecek mi?

Daha şimdiden parti içinde rahatsızlıklar başladı. CTP’nin en ‘lafını, sözünü esirgemeyen’ bir karaktere sahip partinin aday adaylarından Hasan Ulaş Altıok’un özelleştirmelere karşı muhalif ve hassas olduğunu Kıbrıs Türk siyasetini takip edenler iyi bilir.

Ben takip etmedim ancak önceki gün H. U. Altıok, sosyal medya hesabından Toros’un aday adaylığına ilişkin bir yorum yazmış. Kendisine ulaştım ve sordum; yalanlamadı.

“Özelleştirmeler konusunda sert söylenmiş bir üslup kullanmadım; aksine CTP ilkelerine vurgu yapan bir cümle kurdum.” dedi ve ekledi: “Bizim ilkelerimiz belli. Bizimle yürüyen bunları kabul etmiş demektir ve o zaman da sorun olmaz”. Yeni CTP’nin özelleştirmelere ilişkin ilkelerinde bir sorun yok. Hatta Genel Başkan’ın bu konuda açıklamaları var.

Şunu söylüyor Erhürman: “Özelleştirmeye ya da yap / işlet/ devret modeli tartışmalarını doğru bulmuyoruz. Kaldı ki bu modeli G.mağusa Belediyesi’nde uyguladık. Ayrıca ülkeye yapılacak yatırımların ülkeye gerçekten katkısı varsa buna karşı çıkmayız ayrıca elektrikle ilgili parti olarak ciddi çalışmalarımız var.” Demişti.

Fikri Toros’un, kontenjandan aday gösterilmesi ilerleyen zamanlarda nasıl bir sonuç doğuracak bilemiyoruz ancak, Kıbrıs Türk siyasetinde kontenjandan gösterilen adayların genelde parti içi muhalefete maruz kaldıkları yadsınamaz bir gerçek.

Bu isim hele liberal açıklamalarıyla ki – bu arada iş dünyasının içinden gelen F.Toros’un açıklamalarını gayet yerinde ve akılcı bulduğumu da söylemem gerekiyor- gündeme gelmesi daha şimdiden yoğun tepkilere neden oldu.

Başta da söylediğim gibi Genel Başkan parti içindeki dengeleri korumak adına siyasi bir satranç oynuyor ve partisinin ilkeli duruşunda mesafeler katediyor.

Zaten yeni CTP manifestosu bizlere CTP’nin bir kabuk değişimi içinde olduğu yönünde işaret vermiyor mu?

CTP’nin tüm aday adaylarına başarılar diliyoruz. Hepsinin yolu açık olsun ve hak eden kazansın.