Türkiye’de yaşananlara yorum yapmakta zorlanıyoruz. Son dönemde Türkiye’de Başbakan Erdoğan’a karşı yine çok ciddi gelişmeler yaşanıyor. Başbakan Erdoğan ise yine radikal kararlarla 10 adet bakanını bir çırpıda değiştirerek karşılık veriyor. Aslında uzunca bir dönemdir Erdoğan’a karşı ciddi bir savaş var. Şimdiye kadar bu karşı atağın altından her zaman güç kazanarak çıkan Erdoğan, bu kez dövizdeki yükselişin ekonomiye olan olumsuz etkisi ile de karşı karşıya. Gerek Türkiye’de, gerekse Kuzey Kıbrıs’ta dövizin ekonomiye olan olumsuz etkisi hala daha piyasalara yansımış değil ve bu yükseliş hiç kimsenin yararına görünmüyor. Peki eleştirenler ne diyor, genel olarak en basitini seçip klasik sloganı kullananlar çoğunlukta, her zaman basiti seçip her yaşanan olayda Erdoğan’a karşı olabiliyor. Ama asıl gerçek ne? Niye Cemaat ve Erdoğan kavga içerisinde, Bu sorunun cevabını, yine bir soru ile alabileceğimize inanıyoruz, Amerika kimin yanında? Bu soru ve cevabı hep aklımızı kurcalıyor, aklımızın bir köşesinde bu soruya cevap arıyoruz.
Peki Türkiye’deki merkez sol nerede? Yerel seçimler yaklaşıyor ve büyük kavga başlamak üzere. Seçimler yaklaştıkça halk daha fazla güçlünün yanında pozisyon almaya başlayacaktır. Peki Türkiye’deki Sol görüş Erdoğan’a karşı olduğuna inanılan Amerika ve emperyalizmin yanında mı yer alıyor?
Cevabını bilemediğimiz birçok soru; Cemaat mı? Erdoğan mı? Hangisi daha dinci, Yoksa Erdoğan din unsurundan uzaklaşıyor mu? Varsın bu kez cevabını bilemeyelim.
Bu kez Erdoğan daha zor durumda ve tabiî ki genel olarak Türk insanı da zor durumda. İşin sonunda halkın; “Aslında Erdoğan çok iyi bir politikacıydı” dememesini umarım.