Sanki de ortalıkta bir seçim havası var…

Vatandaşlıklar hız kesmiyor, sanki de her vatandaş olan bu hükümete oy verecekmiş gibi!

Geçici işçi istihdamları da öyle…

Maşallah nerede bir boşluk var anında dolduruyorlar!

İrsen Küçük dönemindeki gibi…

Normalde yıllık 360 kişilik istihdam hakları var ya…

Ekstra istihdam olanakları için her türlü fırsatı değerlendiriyorlar!

Şimdi gerçekten gerekli olan yerlere istihdam yapsalar içim yanmayacak…

Münhalsiz, sınavsız olduğu için o bile yasal değil ama!

Bizde bir kere işe göre adam dönemi çoktan bitmiş…

Adama göre iş yaratıyorlar!

Örneğin geçtiğimiz hafta;

Yaşı da bir hayli geçmiş bir partiliyi sırf istihdam olsun diye Mağusa’da bir daireye görevlendirdiler…

Çünkü bu arkadaş Mağusalıydı!

Ama buradaki görevi kabul etmedi…

Gerekçeleri vardı!

Eğer normal mesai olan burasını kabul etseydi, dükkanını kapatmak zorunda kalacaktı…

Kalın enseli olduğu için bastırdı!

Siyasiler anında kendine sahip çıktı, bir iki telefon işlem tamamlandı…

24 saat çalışıp 72 saat tatil olan başka bir daireye verildi!

Bunun için kimler devreye girdi, bir bilseniz…

Öncelikle bir dükkanı, işi gücü olanı devlette istihdam etmek, hiç işi olmayanlara ihanet etmektir…

Devletin kadroları kimsenin babasının malı değildir!

Sırf partili diye, işi olanları devlet kadrolarına doldurup, bundan siyasi rant elde etmeye çalışmak etik değerleri ayaklar altına almaktır…

Partizanlık ve popülizm devam ettiği sürece ülkede adalet de olmayacak, ülke gençleri devlet olanakları karşısında eşit olmayıp, devlete olan inançlarını yitireceklerdir.

Bu düzen nereye kadar gider bilemeyiz ama bu yöntemi icraat diye yutturmaya çalışanlar aksine kötü yönetici olduklarını gösterip, ülke gençliği arasında ayırım yaparak devlete en büyük zararı veren kişilerdir!

CTP’den geç gelen itiraflar…

Asım Akansoy dün bir televizyon kanalında ağzındaki baklayı çıkardı…

Türkiye’nin istediği bazı camiler yapılmadığı için CTP döneminde kaynakların durdurulduğunu itiraf etti!

Muhalefetin gözünü seveyim gibi bir şey bu…

Asım Akansoy bu ülkede İçişleri Bakanlığı gibi önemli bir makamda oturmuş kişidir!

Bunu iktidardayken söylemeyip, muhalefete düşünce açıklaması manidardır…

Peki şunu düşündü mü hiç acaba;

Olası bir CTP iktidarı döneminde bir kez daha bakan olsa bazı olumsuzluklar karşısında yine sessiz mi kalacaktır!

Bu siyasi etik kuralları ile bağdaşan bur tutum  mudur

Survivor izlemek bin 400 TL!

Bir okur bunu bildirirken epey sinirliydi…

KKTC’de gerçekleştirilecek olan Survivor izlemesi için vatandaştan bin 400 TL para talep ediyorlarmış!

Tabi ki ticari bir konu ama hayatımda bir kez bile bu programı izlemeyen birisi olarak söylüyorum;

Bu tür sözde yarışma programları ki buna evlenme programları dahil tamamen sadece reyting uğruna yapılan programlardır…

Ne yazık ki sadece ülkemizde değil dünyanın hemen her yerinde insanların ilgisini çekmeyi başaran bu tür programlar, ki bunu bu programların ekibindeki olanlardan da duyduk, düzmecedir, halkı kandırmaya yöneliktir.

Pek tabi ki bu tür programların hastası olanlar KKTC’deki programlar için bin 400 TL ödeyip katılabilirler, hiçbir itirazımız olamaz!

Rüşvet iddiaları bitti mi!

Geçen haftaya damgasını vurmuştu…

Önce sanal bet izinleri konusu, sonra da Ercan olayı!

Tahsin Ertuğruloğlu ve Emrullah Turanlı birbirlerine suçlayan çok sert açıklamalar yaptı…

İkisi de rüşvet iddialarını dile getirdiler!

Birisi kendisine rüşvet teklifi yapıldığını, diğeri de kendinden rüşvet istendiği iddialarını ortaya attı…

Sonra da derin bir sessizlik!

Anlaşılan konu kapandı…

Kim bilir belki de perde gerisinde kimsenin bilmediği bir şeyler oldu ve iki el sıkıştı!

Olur mu olur…

Kim bu bakanlar!

“İskele’ye üniversite gelmemesi için bakanlar kurulunda UBP’li bir bakan ve DP’li bir bakan engel koyarak üniversitenin iskeleye gelmesini engellemişlerdir ,ve üniversite hikayesi de burada son bulmuştur.

İskele’nin ve İskelelilerin artık baş kaldırması gerektiği düşüncesindeyim yazıklar olsun gene iskele hiçe sayılmıştır hepinizin gözü Aydın…”

(Sermet NERELİ)

“Kıbrıs’ı vermeyeceğiz…”

"CHP: KIBRIS'I VERMEYECEĞİZ" cümlesinden hangi anlam çıkmaz ?
a. CHP Faşist sol bir partidir
b. CHP başka birşeyi vermiştir
c. CHP Gizli Radikal Sağ bir partidir
d. CHP 'nin TC'de fonksiyonu kalmamıştır
e. Kıbrıs CHP'nin malıdır
f. Tatildeki Ayşe , Kılıçdaroğlu'nun teyzesidir
g. Kıbrıs en az 10 ülkenin değişmez kozudur
h. CHP'ye 300 dönüm arazi tahsis edilmiştir
i. CHP: Cenabetik Hurle Partisi
j. Kıbrısı verecek olan 3.Dünya Savaşının galibidir 

(Ahmet ERSÖZ)

MESAJ KUTUSU

Sayın Maksut SERİM, Ercan konusunda hala bir açıklama yapmadınız! Siz açıklama yapmayınca da vatandaşın merakı daha fazla artıyor ve ısrarla sizin bu konudaki yeriniz kafalarda soru işaretleri yaratıyor. Küçük bir açıklamayı kamuoyundan esirgemeyin deriz!

Sayın Engin NAŞİT, Girne Belediyesi’nin  su sayacı ihalesinin kime verileceğini bilemeyiz ama orda burada ‘kesin ben alacağım’ diye konuşmalar yaparsanız hem kendinizi hem de belediyesi zora sokarsanız. En iyisi sessizce sonucu beklemek!

Sayın Tahsin ERTUĞRULOĞLU, dün Cumhurbaşkanı Erdoğan ile basına verdiğiniz pozda sizin zorla gülümsediğiniz, Sayın Erdoğan’ın da epey somurtmuş olması çeşitli söylentilere de neden oldu. Acaba sanal bet konuları mı gündeme getirildi!

Sayın Savaş ATAKAN, milletvekili adaylığı için şimdiden düğmeye basıp partinin bazı önemli merkezlerini harekete geçirmişsiniz bile! Bu kez işi şansa bırakmayacağa benziyorsunuz. Şimdiden gazanız mübarek olsun…

Sayın Nazım ÇAVUŞOĞLU, bazı hellim üreticilerinin Güney’den aldığı kaçak süt tozu kollandığı iddiaları artık ayyuka çıktı! Eğer bir firma devletten hiç süt almıyorsa hellimi nasıl üretebilir ki!

Sayın Asım AKANSOY, hükümetteyken yaşanan bir takım sıkıntıların o zaman değil de muhalefete düştükten sonra deşifre edilmesinin çok da etik olmadığını kanısındayız. Ha keşke ya zamanında konuşsaydınız ya da sonsuza kadar sussaydınız!

Sayın İsmet ESENYEL, Rum kesiminden gelen turist araçlarına verilen Kıbrıslı Türk rehberlerin sadece kukla vazifesi yürütmesi bir çoğunu rahatsız ediyormuş. Nasıl bir çözüm üretirsiniz bilemeyiz ama şu anda durum tamamen Rum rehberlerin inisiyatifinde…

Sayın Gürkan KARA, Merkezi Cezaevi’nin yeni binası konusunda aylardır verdiğiniz mücadele nihayet sonuçlandı ve çok yakında temeller atılmaya başlanacak. Artık güzel bir tatili hak ettiniz değil mi…

Sayın Fikri ATAOĞLU, bunaltıcı yaz sıcağında düğün davetiyesi dağıtmak zor olsa da konu çocuklar olunca zevkli bir iş değil mi? Genç çiftlere şimdiden bir ömür boyu mutluluklar dileriz, Allah bir yastıkta kocatsın inşallah…

Sayın Sedef AKACAN, çocuk hastalıkların önlenmesi yararına düzenlediğiniz balonun muhteşem ötesi geçtiği konuşuluyor. Konu çocuklar olunca akan sular duruyor değil mi! Başarılı çalışmalarınızın devamını dileriz…

Sayın Serhat İNCİRLİ, son günlerde Başbakanlık ziyaretlerinin epey arttığı gözleniyormuş. Bu arada görenler epey merak ediyor ama bir türlü size soramıyor işte! Hayırdır Çarşamba günlerinin özelliği nedir, şimdi biz de merak ettik işte…

Sayın Özdemir BEROVA, dünkü bakanlar kurulu toplantısında Nazım bey ile Kutlu bey arasındaki kavgaya sizin de karıştığınızı duyduk. Hayırdır sizin damarınıza basan olay neydi acaba! Sizi kızdırmak çok da kolay değildir ama vardır bir hikmeti artık değil mi!

Sayın Kemal DÜRÜST, vatandaşa telefonda hemen döneceğim deyip de günlerdir dönmezseniz ileride bunun sıkıntılarını da yaşayabilirsiniz. Tamam bu sıralar başınız epey yoğun ama sizi sevenleri yabana atmayın deriz…

Sayın Kazım ANT, siz hem eski toprak hem de asker kökenlisiniz, yeriniz hastane değil vatandaşın hakkını savunmak için televizyon ekranlarıdır. En kısa zamanda sağlığınıza kavuşmanızı diliyoruz, büyük geçmiş olsun…

Sayın Ümit BAHŞİ, yeni bir internet gazetesi kurmak için düğmeye basmış ve kısa bir süre sonra yayınlara başlayacakmışsınız. Ses getirecek özel haberler ile yorumlarınızı merakla bekliyoruz, kolay gelsin…