Geçenlerde basına da yansımıştı…

Yeni eğitim yılı için okul kayıtları başladı ve Lefkoşa’da hemen herkes çocuğunu 9 Eylül İlkokulu’na kaydettirmeye çalışıyor!

Çok değerli iki eğitimci Ertan Aligüllü sonra Nidai Mesutoğlu’nun müdürlük yaptığı okul bu…

Okulda kaliteli eğitim vermek için büyük çaba sarf ettiler!

Bunu başarıp emekliye ayrıldılar…

Bu başarıyı yakalamak için büyük özverilere katlandılar sonuçta okulu Lefkoşa’da birinci sıraya yerleştirdiler…

Her ikisine de bu ülkenin teşekkür borcu vardır!

Bunun neticesi olarak Lefkoşa’da hemen her aile çocuğunu bu okula yazdırmak için adeta yarış içerisindeler…

Okulda kaliteli eğitim olunca bu doğaldır!

Ama hangi birini kayıt edecekler…

Burada elbette ciddi bir çelişkiyi de bir yerlere not etmek lazım!

Niçin bir okul kaliteli okul olur da başkaları o kaliteyi yakalayamaz…

Bunu sorgulamak daha fazla bakanlık yetkililerinin olmalıdır!

Bizim burada bahsetmek istediğimiz bambaşka bir konu…

Bunun için de bazı acı gerçekleri ortaya koymak gerek, zira bu konuda özellikle son yıllarda büyük sıkıntılar yaşanıyor!

Bunları kaleme almak her ne kadar insanın içini acıtsa da burada öğrencisi olan velilerin ortak duygusudur bu…

Bu okulda öğrenim gören çocukların çoğunluğu Kıbrıslı ailelerin çocukları!

Ciddi bir kimlik yozlaşmasından korkuyorlar…

Yurt dışından gelen ailelerin az olduğu bu okulda olası tehlikelerin altını çiziyorlar!

Kıbrıs’ın kendine özgü çok ayrı bir kimlik yapısı olduğunu, dışarıdan gelen çocuklarla kendi çocuklarının uyum sorunu yaşadıklarından bahsediyorlar ve bunun tedirginliğini yaşıyorlar…

Elbette burada duygularını ortaya koyarken ırkçılık gibi bir şey yapma niyetinde değiller ama!

Bunun mutlaka masaya yatırılması gerek çünkü konu eğitim…

Buradan son dönemde hızla artan vatandaşlıkları da artık konuşup, tartışmak gerek!

Bu konuda bazı bakanlar ve diğer siyasiler de büyük rahatsızlık duyuyorlar ama seslerini çıkaramıyorlar…

Çünkü belli ki vatandaşlıklar konusunda Hükümet ipleri elinden çoktan kaçırmış!

Adaya ne maksatla olursa olsun gelen herkesi vatandaş yapmanın belli ki bir politikası var…

Ama denge ve ayar kaçarsa bunun da olumsuz sonuçları ile yüzleşeceğiz ve o gün de iş işten kaçmış olacak!

Hiçbir alt yapı çalışması yapmadan, bu kadar çok vatandaş yapmanın bu ülkeye hiçbir yararı olmayacak aksine vereceği zararları telafi etmek imkansız hale gelecek…

Şu anda ulusal cephede olup Türkiye sevdalısı diye bilinen kesim bile artık bu vatandaşlık furyasından şikayetini dile getiriyorsa, burada mutlaka bir hata vardır ve hemen her gün yapılan vatandaşlıklar artık hız kesmelidir!

Buradaki gailemiz ayrımcılık filan yapmak değil, aksine Kıbrıs Türk kimliğinin korunmasına yöneliktir…

Gelmiş geçmiş tüm hükümetler ‘beyaz kimlik’ projelerini yeteri kadar başarıyla gerçekleştirememiş, buna da bir de oy rantı eklenince içinden çıkılamaz bir kaos yaşanmasına neden olmuşlardır!

Ucu bucağı olmayan bu konudan ülkede yaşayan hemen herkes sıkıntı duymaktadır ve konuya nokta koymanın da zamanı gelmiş ve geçmektedir…

Bir garip atama…

Kalkınma Bankası ve Vakıflar İdaresi…

İkisi de bu ülkenin önemli kurumlarından!

Hükümet geçen hafta içinde bir karar alarak iki kurumun başındaki yönetim kurulu başkanlarını takas yaptı…

Vakıflar İdaresi’nin yönetim kurulu başkanı Rüstem Akyön Kalkınma Bankası Yönetim Kurulu Başkanı oldu…

Kalkınma Bankası Yönetim Kurulu Yönetim Kurulu Başkanı Gürsel Uzun da Vakıflar İdaresi yönetim Kurulu Başkanlığı’na getirildi.

Gürsel Uzun’un bir takım sıkıntılar nedeniyle Kalkınma Bankası’ndan istifa ettiğini biliyoruz ama detay yok…

Haliyle bu işi sanki de evcilik oyununa çevirdiler geldi bize!

Bakalım perde gerisinde neler yaşandı, bunu kim ortaya çıkaracak, önümüzdeki günlerde hep birlikte göreceğiz…

Hız uyarı levhaları!

Epey ilgimi çekti…

Aracınızla yolda gidiyorsunuz!

Tepedeki elektronik levha sizi uyarıyor…

Hızınız bilmem kaç kilometre!

Hız sınırını aştınız yani…

Bu cihazlar hangi mantığa hizmet ediyor işte onu anlayamadım!

Bu memlekette yollarda ne kadar hız yapılacağı bellidir, yolların kenarlarında sayısız levha ile bunu zaten bilirsiniz.

Sanki de sürücüler yaptıkları hızımı bilmiyorlarmış gibi, bir de böyle bir model çıktı şimdi!

Sürücü aracın içindeki göstergeden değil de yolda giderken yolun üzerindeki digital levhalardan görecek…

Ve devletin cebinden bir sürü para çıkacak!

MESAJ KUTUSU

Sayın Emrullah TURANLI, tartışmalara neden olan Ercan’ın denetlenmesi konusunda kilit ismin Maksut Serim olduğu ortaya çıktı ama sizden halen bir açıklama gelmedi! Bu arkadaşın bu konuya yakınlığı nedir, kamuoyuna bir açıklama yapmanız bekleniyor!

Sayın Erman ÇİTİM, Afrika’nın bir ülkesine fahri konsolos olarak atandığınızı ve böylelikle kırmızı pasaport sahibi de olduğunuzu öğrendik. Yine yapacağınızı yaptınız desenize! Bu arada tam olarak göreviniz ne olacak biraz detay verir misiniz!

Sayın Sofu ALTINBAŞ, hukuk stajına gitmeyip de dublör göndermeniz sanırız dünyada bir ilkin de gerçekleşmesini beraberinde getirdi. Sizin gibi çok köklü aileye yakışmayan bir davranış oldu değil mi!

Sayın Kudret AKAY, Başbakan Yardımcılığı ve Maliye Bakanlığı Müsteşarlığınız hayırlı olsun ama hem parti içinden hem de dışından bu atamaya çok ciddi tepkiler gelmeye başladı. Hele de DP içinde yıllardır görev bekleyenler pür ateş bilesiniz!

Sayın Boysan BOYRA, bu memlekette zaten yıllardan beridir hukuk zaten tam olarak çalıştırılmaz ama asıl meselesi çalışması için kimin ya da kimlerin takoz koyduğudur. Bu konuyu bir de isim vererek açıklarsanız güzel bir amme hizmeti yapmış olacaksınız…

Sayın Sibel SİBER, bildiğimiz kadarıyla milletvekilleri genel kurul salonunda kravatsız oturamazlar ama havalar da ısındı ya artık bir çoğu iç tüzük kurallarını çiğnemeye başladılar. Böyle olunca sanki meclis Habeşistan meclisi görüntüsü veriyor!

Sayın Ahmet HAVUTÇU, Kudret bey müsteşarlığı atanınca bazıları yanlış anladı ve sizin görevden alındığınızı zannetti. Demek ki Maliye Bakanlığı’nın bel kemiği ve demirbaşı olduğunuzu bilmiyormuş desenize!

Sayın Mehmet Ali ÖZGÜRGÜN, sanırız sizin ile tanışıp bir kahve içme zamanı gelmiş olmalı ki bu sıralar en fazla sizin için mesajlar alıyoruz. Konuyu mercek altına aldık bilmenizde yarar görüyoruz…

Sayın Mustafa KAYMAK, kayın validenizin vefatını üzüntü ile öğrendik. Merhumenin cenazesinin aylar sonra bulunması gayet manidar ama başsağlığı ve sabırlar dileriz. Allah geride kalanlara sağlıklı uzun ömürler nasip etsin inşallah…

Sayın Nazım ÇAVUŞOĞLU, umarız zehirli ürünlere sağlıklıdır belgesi veren her kim ise peşini bırakmaz ve yargılanmasını sağlarsınız! Yani insanlar kanserden dökülürken bu da üstüne katmerlisi oldu! Bu konudaki sorumluluk üzerinizdedir!

Sayın Kemal Deniz DANA, Lefkoşa Devlet Hastanesi’nde tam da her şey yoluna girerken klima arızası da nereden çıktı! Madem ki adınız atom karınca olarak anılmaya başladı hadi bakalım sıvayın kolları deriz…

Sayın Dilek KIRICI, açık pazarları sevdiğinizi bilirdik ama bu kadarını da değil! Üreten insanların diğerlerinden çok farkı var değil mi! Onlar sahtekarlık nedir bilmezler ve belli ki sizi de fazlasıyla sevdiler…

Sayın Bulut AKACAN, kayınpederinizle aranıza kediler girdi diye duyduk, hayırdır neyi paylaşamadınız da selamı sabahı bile kestiniz? Büyükler her zaman haklıdır onun için gidin elini öpün deriz, hele de bayrama çok az bir süre kalmışken…

Sayın İslam BAHÇE, ATV’de kim milyoner olmak yarışma programında yaptığınız açıklamalarla izleyen herkesi fazlasıyla duygulandırmışsınız. Yani böyle tarihi olayları yıllar sonra öğrenmek şimdiye nasipmiş desenize…

Sayın Koral BOZKURT, yaz tatilinizi yunan adalarında yaptınız ve bunu da sosyal medyadan teşhir ettiniz ama Mikonos’a uğrayıp uğramadığınızdan hiç bahsetmediniz. Bilirsiniz en özellikli adalardan bir tanesidir ve her yır bazı derneklerin genel kurulu orada yapılır…