Ulusal Birlik Partisi Lefkoşa milletvekili Ersin Tatar, “ para konusunun Türkiye ile halledilmesi ve gereken yasaların çıkarılması, kararların alınması halinde ülke ekonomisinin sorunlarının aşılacağını” vurguladı. Tatar, Maliye Bakanı Serdar Denktaş’ın ekonomiyle ilgili kötümser açıklamaları ile dövizle borçlanma konusunda söylediklerini de eleştirdi ve “ bir Maliye Bakanı böyle bir söylem içinde olamaz. Önlemlerini alır, projelerini hazırlar ve sıkıntıların aşılmasını sağlar” dedi. Ersin Tatar açıklamasında şunları kaydetti: “ Çok az sayıdaki ülke dışında dünyanın tüm ülkelerinde dönem, dönem ekonomilerde krizler yaşanıyor. Üretilenden daha fazla harcanması, Devlet bütçeleri ile özel sektörün şu veya bu nedenlerle aşırı borçlanarak ödeme güçlüğü içine girmesi, cari açıklar vermesi, yapısal sorunlar, ekonomik saldırıların artan bir şekilde dünya gündemine girmesi, krizlerin başlıca nedenleri olarak gösteriliyor. KKTC ekonomisinin de yapısal sorunları vardır ancak son yaşadığımız kriz tamamen Türk parasının bilinen nedenlerden dolayı aşırı değer kaybından kaynaklanmaktadır. Dolayısı ile Anavatan Türkiye ile bu kaybın önlenmesi için yapılacak işbirliği ile bu sorunun aşılabileceği kesindir. İşin diğer tarafı, yani yapılsal sorunlarımızın giderilmesi, üretime yönelik yatırımlara ağırlık verilmesi, bir taraftan lüks harcamayı caydırıcı önlemler alınırken, diğer taraftan tasarruf bilincinin yaratılması, kamuda verimliğin artırılması, vergi kaçaklarının önlenmesi , teşviklerin doğru uygulanması ise bizim yapmamız gerekenler arasındadır. Dolayısı ile Kıbrıs Türk Halkı’nın moralini bozmanın, halkı gereksiz bir umutsuzluk içine itmenin bir anlamı ve faydası yoktur. Evet, sorunlar yaşıyoruz ama bu sorunları aşacak ve emin adımlarla ileriye yönelecek potansiyele, desteğe sahibiz. Yeter ki , Türkiye ile doğru işbirliğine gereken önem ve değeri verelim, içerinde alınması gereken kararları alalım. Yeter ki, şu anda hükümet görevinde olanlar ne yapacağını bilsinler, halkın yanında dursunlar, halkı düşünerek hareket etsinler ve moral bozmak, sızlanmak, şikayet etmek yerine sorumluluklarını yerine getirsinler. Getiremiyorlarsa da istifa edip, bu ülkeye enerjik , bilinçli bir şekilde hizmet vermete hazır olanların önünü açsınlar. Son yıllarda yaşananlar , faizler ortadayken vatandaşı niçin döviz borçlandı diye eleştirmek, iyiye gitmenin yolunu açmak yerine kötü günler yaşanacağını söylemek moralle, motivasyonla son derece bağlantılı olan ekonominin yararına bir söylem olamaz. Sayın Maliye Bakanı yanlış konuşmuştur. Bir Maliye Bakanı böyle bir söylem içinde olamaz. Önlemlerini alır, projelerini hazırlar ve sıkıntıların aşılmasını sağlar. Halkımız uzun ve özverili bir mücadele sonucu bugünlere gelmiştir. Özgürlük ve güvenliğimizi kolay kazanmadık. Halkımızı devletinden soğutacak söylemler asla kabul edilemez. Bu halk çok zor koşullarda bile özgürlüğü , güvenliği, kendi kendini idare etmek bir Devlet sahibi olmak için mücadele vermiştir. Bugün de Devletimize , haklarımıza, hukukumuza sahip çıkmakta kararlıyız. Bir kez daha vurgulamakta yarar görüyorum; Bilinçli, vizyoner bir yönetimle idare edilmemiz halinde ülkemizde yaşanan ekonomik sorunlar aşılamaz nitelikte değildir. Anavatan Türkiye ile sağlıklı bir işbirliğine gidilmesi ve çoktan alınması gereken kararların artık zaman kaybetmeden alınması halinde hızlı bir refah artışı sürecine girilebiliriz.”