Bir politik birlik ancak politik bir duruşla mümkündür.

Bizim en büyük eksiğimiz, siyasal gelenekler gereği ideolojik duruş yoksunluğumuzdur!

Solda birlik çağrısı yapmakta olan Mehmet Çakıcı’nın teklifi, bu nedenle, bu perspektiften bakıldığında hem anlaşılamaz hem de sorgulanırdır.

Solda birlik ve solun birleşik mücadele vermesi gibi konularda yapılan her türlü tartışmanın doğru değerlendirilebilmesi için mücadelenin kimlerle, nerede, nasıl, kimlere karşı yapılacağının tespiti tasarlanmalıdır.

Ayrıca sadece tasarlamak değil hemfikir de olunmalıdır.

Konuların ne olduğu, asıl direnişin hangi meselelerle alakalı olacağı, bunların sıralanışının nasıl yapılacağı belirlenir ve bunlar bireysellikten arındırılırsa, yani duygusal/sübjektivite yerini objektivite/ideolojiye bırakırsa yok kat edilebilir!

***

TKP Genel Başkanı Çakıcı’nın, TDP Genel Başkanı Özyiğit’e yapmış olduğu çağrı bu bağlamda değerlendirildiğinde, ikilinin deneyim enflasyonu belki bir tarafa bırakılarak ciddiyetle değerlendirilebilir bir mesele olarak düşünülür. Aksi takdirde solun asla benimsemeyeceği bir popülizmle karşı karşıya kalmak hiçtendir.

Soldaki bölünme sıklıkla birçok ölü doğumu beraberinde getirmedi mi?

Ölü doğumlar nedeniyle solun etkinliğini bitirmedi mi? Sola güveni azaltmadı mı?

Sosyal demokratları sağa sola savurmadı mı?

Halkın direnme gücünü elinden alan, emeci sınıfı görmezden gelen sisteme hizmet eden bir şeye dönüşmedi mi?

Bölünmelerin bozgun kervanına katılan TKP-BDH-TDP-TKP hikayesi bu tüm saydıklarımızı beslemedi mi?

Ki bu kervan daha kimlerle ve hangi gruplarla doludur bilirsiniz…

***

O halde inandırıcılık ve halkı inandırabilmek adına:

Hak gasplarının kimler tarafından yapıldığı, iktidar eksenli saldırıların kim tarafından nasıl göğüslenmeye çalışıldığını bulun!

Başarısızlıklarınızı kabul edin ve tekrarlamayacağınıza söz verin!

Bölünmelere katkınız olup olmadığını tartışarak, günah çıkarın!

***

Demokrasimizi yitirdik beyler!

Kişisel çıkar ve bireysel görüş ayrılıkları sebebiyle yaşanan tüm bölünmelerle engel olunduğu için başarısızlaştırılmış her türlü mücadele eksik ve yarımdır.

Bunun demokrasi gereği olduğunu anımsayarak demokratik eksene taşıma işini gene sol yapabilecektir.

Buna hazır olarak yapılacak bir çağrı ve hakikaten tüm sol ideolojiyi benimsemiş siyasal partiler aracılığıyla tartışılarak, KKTC siyasal geleneğinin hastalıklarının masaya yatırılması önemlidir.

Bu tartışmalara sendikaların sivil toplum örgütlerinin katılması ile belli bir düzleme kavuşarak belki de iyileştirilmiş birtakım sonuçlar elde edilmesine yardımcı olabilir.

***

O halde toplumsal dinamiklerimizin ekseninin çizilmesi, halkın ihtiyaçlarının somut olarak belirlenmesi öncelikli olmalı, solda birleşmenin de ayrılmanın da liderlik tartışmalarının çok daha ötesinde bir içeriğe sahip olduğunun anlaşılması gerekmektedir.

***

Aksi takdirde solun tartışması zaten sağa da sirayet etmiş ve çoktan ipin ucu kaçırılmıştır.

Anlayacağınız bir biz var bizden çok içeride…

İşin işten geçmesine artık saniyeler var.

***

Çakıcı teklifini yaparken bunu mu düşündü yoksa başka planları da var mı bilinmez.

Lakin bozulanlarda kendilerinin de payı olduğunu unutmadan çalışmaları; belki de kendi jenerasyonlarının bu topluma en iyi hizmeti olacaktır.

Dr. Çiğdem DÜRÜST