Kamu-İş’in olumsuzlukları ortadan kaldırmak için, üyeleriyle hareket ederek, karşı bir eylem plânı içerisine girmek durumunda kalacağını ifade eden Serdaroğlu, “Sendikamız Protokolün 1’inci bölümünde yer alan çalışma hayatıyla ilgili maddelerin, taraflarca yeni baştan ele almalarını önermektedir. Aksi halde ülkemizde bir eylem süreci başlatılacaktır.” Serdaroğlu yaptığı yazılı açıklamada, 2019 Reform Eylem Planı’nın, Yapısal Dönüşüm bölümünde 1’inci madde olan “Kamu sektörü” kısmında yer alan maddelerin, büyük ölçüde, çalışma hayatını olumsuz yönde etkileyeceği, toplu pazarlık yapma müessesesini ortadan kaldıracağı, Toplu İş Sözleşmelerine doğrudan müdahaleyi getirdiğini ileri sürdü. Açıklamada şu ifadelere yer verildi: “Yasalarda değişiklik yapılarak, oluşturulan ücretlere hak ve menfaat verecek herhangi bir yasal düzenleme ve Toplu İş Sözleşmesi yapılmaması, istihdam edilecek, toplam personel sayısının bir önceki yılda emekli olanların sayısını aşmaması, 2019 yılı sonuna kadar kamuda geçici istihdamı yapılmamasını, Toplu İş Sözleşmesi imzalanmadığı durumlarda eski toplu iş sözleşmesinin getirdiği ek tahsisatların devam etmemesini sağlamak için 29/1996 sayılı Toplu İş Sözleşmesi Grev ve Referandum Yasası ve 22/1992 sayılı iş yasasına değişiklik getirerek Toplu İş Sözleşmelere yasal müdahale edilmesi getirilmek istenmektedir. Bu müdahalelerle Kuzey Kıbrıs’ta var olan Demokrasi katledilmiş oluyor. Zoraki tedbirlerle, anti demokratik bir üslupla çalışma hayatına bir darbe vurulmuş oluyor.” Açıklamasında devlete istihdamın durdurulduğunu, ancak, devletin görevlerini yürütmek için, taşeron işçiler istihdam edildiğine işaret eden Serdaroğlu, “Taşeron işçiliğin Devlete yapılacak istihdamlardan çok yüksek maliyeti olduğunu, ve Devletin öz görevlerini, üçüncü ülkeden gelen işçilerle yürütüldüğü bir süreç yaşıyoruz. Çalıştırılan taşeron işçilerinin rakamları bayağı yükseltiyor. Bu ayni zamanda yerel istihdamın da önüne geçiyor” dedi. Toplu İş Sözleşmelerinin işveren temsilcileri ile sendika temsilcileri arasında müzakere sonucu imzalama safhasına sokulduğuna dikkat çeken Serdaroğlu, 2019 Reform Eylem Planında ayrıca Maliye Bakanlığı’nın onayının da şart koşulduğunu kaydetti. Serdaroğlu açıklamasında şu ifadelere yer verdi: “Söz konusu protokolde çalışma hayatıyla ilgili yer alan maddeler, çalışanları sivil toplum örgütlerini, Sendikaları, Haklarını korumak için harekete geçirmek durumunda kalıyor. Kamu-İş Yetkilileri de bu olumsuzlukları ortadan kaldırmak için, üyeleri ile birlikte hareket ederek, karşı bir eylem plânı içerisine girmek durumunda kalacaktır. Sendikamız Protokolün 1’inci bölümünde yer alan çalışma hayatıyla ilgili maddelerin, taraflarca yeni baştan ele almalarını önermektedir. Aksi halde ülkemizde bir eylem süreci başlatılacaktır.”