Ekonomist Mehmet Saydam haklı olarak feryat ediyor...

Özel sektörün içler acısı durumunu ne güzel de özetlemiş aşağıdaki gibi:

“Bugün 4 Mayis. 1500 TL yi 14 Mart dan beri tartışırık. Mayis ayında ödemeyesiniz diye her yeri açtınız. Ve insanları DILENCI noktasına getirdiniz. Kendi toplumunuza verdiğiniz değer bu ise Cevabını alacaksınız. Herşey Kamu Çalışanı için. Statükonun varlığını ispatladiginiz için tşk ederiz.
1.500 TL için insanları DILENCI noktasına çektiniz.
Yazıklar olsun size.
Bu anlayışınız ve toplumunuza verdiğiniz değer size geri donecektir
Yazıklar olsun
Kendi Halkınızı dilenci yaptınız
Tüm gençliğe tavsiyemdir
Kamu Personeli olun
A siyasetci arkadaslar
Siz nerde ise 60 gundur 5 kurus almayan bir Vatandasin halini hic dusunurmusunuz
14 Mart
04 Mayis
Ne yaptiniz???
Sifir...
Bu Halk Halk ise
Size cevabını en ağır şekilde verecektir...”

...

Yukarıdaki birkaç kelime bile bu ülkenin Memur Cumhuriyeti olduğunun kanıtıdır aslında...

Gençlere çağrı yapıyor;

Gitsin herkes memur olsun diye...

Haksız mı?

Ya da gençler tüm imkanlarını ve torpullerini kullanmak için devletin hangi kademesi olursa olsun birbiriyle yarışırken haksızlar mı?

Bu ülkede sırtını devlete dayamanın, bunu için mücadele etmenin güzelliği şimdi daha iyi görülüyor...

Çünkü özel sektörde çalışmak her babayiğidin harcı değil!

Öncelikle maaşı çok az...

Asgari ücretin üzerinde maaş alan çok az sayıda insan var!

Çalışma saatleri çok daha fazla...

Tatil günleri arasında büyük uçurumlar var!

Hasta raporu alıp kaytarmak özel sektöre mahsusu bir şey değil...

Bir kere alırsın iki kere alırsın üçüncü kez hasta raporunu getirdin mi seni anında kapının önüne koyuverirler!

Mehmet Saydam da haklıdır isyanında, devlete sırtını dayamak için büyük mücadeleler veren gençler de haklıdır...

...

Neredeyse iki ay oluyor...

Özeled çalışanlara devlet desteği!

Sanki de çok büyük bir rakammış gibi ağzımıza doladık bunu...

Hadi devlet elindeki parayla 4 ay boyunca bu parayı ödedi!

Ya sonra!

Ama devlet çalışanı öyle değil işte...

Maaşlardan 3 ay boyunca yüzde 25 kesilecek sonra devlet gücünü gösterip kestiği paraları eninde sonunda geri ödeyecek!

Günün sonunda onların hiçbir kaybı olmayacak...

Ama özel sektör çalışanı öşyle değil!

Bir kere önümüzde iflaslar var...

Sonra da işten durdurmalar!

Salgının bedelini yine özel sektör ve çalışanlaır ödeyecek...

...

Sendikaların açıklamalarına bakıyoruz...

Bunlar nasıl emekçidir hangi demokrasiden bahsederler anlamak mümkün değil!

Devlet çalışanlarının maaşlarından kesilenler Anayasa’ya aykırıymış, mahkemeye gideceklermiş...

Asıl popülizm yapan da bunlar değil mi!

Bu devlet iyi ya da kötü, imkanları çerçevisinde çarkları döndürmeye çalışıyor...

Onlar hala yasalardan bahsediyor!

Sahi hangisi bu dönemde elini taşın altına koydu ki...

Paralar bankalarda faizde yatıyor!

Yattıkça katlanıp faiz işliyor...

Hangisi kıyıp da bizimkatkımız olsun diye cömertlik gösterdi!

Burada birkaç sendikayı ayrı tutuyoruz...

...

Mehmet Saydam gibi artık biz de buradan gençlere çağrı yapıyoruz...

Özel sektörün durumu bundan böyle artık daha da içler acısı duruma gelecektir!

Devlet de memur ya da işçi olmak için elinizden ne geliyorsa yapın...

Gerekirse gidin hükümet partilerine üye olun, rozetlerini takın, seçimlerde onların peşinden koşturun!

Ama mutlaka devleti kapağı atın...

Sakın özel sektör ruhu filan deyip de kapramanlığa soyunmayın!

Özel sektör ruhu artık bu memlekette bitmiş tükenmiştir...

Özel sektör esarettir!

Yeri geldiğinde de dilencilikten başka bir şey değildir...

Akıllı olun, devlete bir şekilde kapagı atın!

Sonar başınızı duvarlara vurmamak için...

MESAJ KUTUSU

Sayın Tolga ATAKAN, Araç kayıttaki işlemlerini internetten yapmak isteyen bir çok kişinin bunu yapamadığını ve daireye gitmek zorunda oldukları belirtiliyor. Sistemde bir sıkıntı var gibi umarız en kısa zamanda rayına oturtursunuz...

...

Sayın Kudret ÖZERSAY, Diyalog TV’nin uydudan atılması konusunda resmi bir açıklama yapmanız bekleniyor. Türkiye ilişkileri üst düzeyde olan birisi olarak umarız beklentilere cevap verir, yaşana mağduriyeti en kosa zamanad ortadan kaldırırsınız!

...

Sayın Besim TİBUK, kanalın uydudan çıkarılması konusunda en büyük sorumluluk sizin üzerinizdeyken siz de nedense artık derin bir sessizliğe büründünüz. Baksanıza yine haklarınızı basın emekçileri savunmaya çalışıyor!

...

Sayın Ayşegül Baybars KADRİ, şartlı tahliyenin olumsuz karar verdiği mahkumlar gerekçeli kararın kendilerine bildirilmesi konusunda aileleri vasıtasıyla mesajlar göndermeye başladı. Yakında yeni eylemler düzenleyeceklernini belirtenler de yok değil haberiniz olsun istedik...

...

Sayın Ali ÇAYGÜR, restoran işletmecilerinin müracatlarını internet üzerinden değil de bizzat bakanlığa giderek yapmaları bir çoğu tarafından tepkiyle karşılandı. Umarız bu konuda kaş yapacağız derken göz çıkartmayız, bizden uyarması!

...

Sayın Mehmet HARMANCI, LTB’nin 185 servisinin birkaç gündür vatandaşa cevap vermediğini biliyor muydunuz? Kdnuya hassasiyet gösterip ilgilileri uyarmanız isteniyor. Bu arada sivrisinekle mücadeleye bir an önce başlayın zira bu sene boyutları herkesi korkutuyor...

...

Sayın Reşat AKAR, son günlerde yaşanan bir takım olaylar nedeniyle özellikle de muhtarların ısrarıyla her an Cumhurbaşkanlığına aday olabileceğiniz konuşulmaya başlandı. Bu arada bunu duyan bazı siyasilerin tedirgin olduğu söyleniyor...

...

Sayın Polat ALPER, sokağa kısmi çıkma yasağı kaldırıldığı halde bir süre daha evde karantinada kalma kararı aldığınızı duyduk. Desenize bundan böyle kiloları da korumak için ek tedbirler almak zorunlu hale gelecek...

...

Sayın Ahmet BENLİ, ülke geneline konulmaya başlayan mobeselerin Gönyeli sınırları içine kurulmasına karşı muhalif duruşunuz gözlerden kaçmıyor. Buna karşı başka bir alternatifiniz varsa onu da söyleyin ki haksız duruma düşmeyesiniz...

...

Sayın Güven BENGİHAN, devlet çalışanlarından maaş kesilmesi kararını mahkemeye götürmek hem de böyle hassa bir dönemde ne kadar doğru dersiniz! Devletin bir çalışanı olarak bu devlete siz sahip çıkmayacaksınız da kim çıkacak Allah aşkına!

...

Sayın Nazım ÇAVUŞOĞLU, ülke genelinde hemen bütün vatandaşlar artık tarıma dönüş hazırlığı yaparken sizin de zeytin ağaçlarınızı daha sık ziyarete gittiğiniz gözlerden kaçmıyormuş. Aklın yolu birdir değil mi?

...

Sayın Okyay SADIKOĞLU, camilerin ibadete açılması konusunda sanki de biraz acele ediyorsunuz gibi geldi bize! Bilirsiniz ya Allah hep sabredenlerin yanındadır onun için ya sabır deyerek beklemekte yarar görüyoruz...

...