Konseyden yapılan açıklamaya göre Savaşan, 15-22 Nisan Dünya Turizm Haftası dolayısıyla katıldığı bir televizyon programında, Covid-19 salgınının insanlara dünyanın bundan sonra eskisi gibi olmayacağını öğretirken, turizm sektörünün geleceği hakkında da ipuçları verdiğine dikkat çekti. Birleşmiş Milletler Dünya Turizm Örgütü’nün (UNWTO) 2020’de turist sayısında %20 ile 30 arasında kayıp öngörerek, turizm gelirlerinde de yaklaşık üçte bir oranında, 300 ile 450 milyar dolar arasında düşüş beklentisini açıkladığına vurgu yapan Ahmet Savaşan, “Bu veriler ve yaşananlar dikkate alındığında, dünyada turizm için harcanacak para azalırken, tüketicilerin daha güvenli ve sağlıklı ülkeler ile ürünlere yöneleceği de ortaya çıkmıştır. Dolayısıyla sağlık turizminin, sağlığı koruyucu ve geliştirici alanları ile sağlıklı turizm alanlarına yatırım yapan ülkeler ile işletmelerin, çok daha ilgi göreceği bir dönem başlayacaktır” ifadelerini kullandı. Bugüne kadar sağlık alanında yapılan yatırımların ülke turizmi için büyük önem taşıdığını her platformda dile getirdiklerini anımsatan Savaşan, “Bu salgın ile birlikte, mevcut sağlık yatırımlarının turizmde çok daha etkin kullanılması gerektiği ve aynı zamanda da hem turistler hem de ülke insanı için devletteki sağlık yatırımlarının arttırılması ihtiyacı çok daha görünür olmuştur. Ülkemizin turizm gelirlerini korumak ve bu krizi bir fırsata çevirmek bu konuda atacağımız adımlara bağlıdır” dedi. Salgının, hükümetin zamanında aldığı kararlar ve ülke insanının da gösterdiği uyum sayesinde elbirliğiyle aşılacağına inanç belirten Savaşan, salgının ekonomik etkilerini atlatmanın ise yenilikçi ve turistlerin kaygılarını karşılayan girişimler ile mümkün olacağına dikkat çekti. Sağlık turizmi ve sağlıklı turizm konusunda neler yapılabileceği, mevcut sağlık ve turizm potansiyelini birleştirerek nasıl yeni bir turizm ürünü ortaya çıkarılabileceği konularında bu günden çalışılmaya başlanması gerektiğine vurgu yapan Ahmet Savaşan, bu yeni ürünün ve imajın oluşturulabilmesi için hükümetin vizyonuna ve desteğine ihtiyaç olduğunun altını çizdi. Sağlık Turizm Konseyi’nin uluslararası platformda geçmişte ortaya koyduğu çabaları ülke ekonomisinin tekrardan ayağa kalkması için artıracağını belirten Ahmet Savaşan şöyle dedi: “Turizm, son yüzyılda sağladığı gelişmeler ile insanların refahına ve kültürel yakınlaşmasına yaptığı katkı dolayısıyla gerek katma değer gerekse de stratejik bir sektör olarak kendini kanıtlamıştır. Ne kadar da seyahat ve konaklama alışkanlıkları, restoranların oturma düzenleri, yemek servisleri, vize başvuru ve ülke giriş çıkışlarında istenecekler konusunda pek çok değişiklik yaşanacak olsa da, salgın sonrası Dünyamızda turizmin, özelde ise sağlık turizminin öneminin artarak devam edeceğine kuşku duymamak gerekmektedir.”