TDP Basın Bürosu’ndan yapılan açıklamaya göre Özyiğit, Maraş’ın adaylardan birine seçim malzemesi olarak değil, Kıbrıs Türk halkının çözümle birlikte uluslararası hukuk içerisine girmesini sağlamaya yönelik değerlendirilmesi gerektiğini vurguladı. Maraş’ın bu şekilde kalmasını kimsenin istemediğini, ancak Maraş üzerinden seçimlere 3 gün kala “adaylardan birine avantaj sağlayacak hamle” yapılmasına da toplumun büyük çoğunluğunun tepki gösterdiğini kaydeden Özyiğit, “Maraş adeta seçim malzemesi haline getirildi” dedi. “Cumhurbaşkanlığının yetkisinde olan Maraş konusunda Cumhurbaşkanı başta olmak üzere hükümet ortaklarına bile haber verilmemesinin alınan kararın seçimlere dönük olduğunun somut göstergesi” olduğuna dikkat çeken Özyiğit, kararın uluslararası kamuoyunu da harekete geçirdiğini, BM Güvenlik Konseyi’nin de konuyu görüşmek üzere bugün olağanüstü toplanacağını kaydetti. Geçmişte benzeri hareketlerin yapıldığını ve bunun hem Türkiye’yi hem de Kıbrıs Türk halkını zora soktuğunu belirten Özyiğit, atılan bu adımın da BM çerçevesinde uluslararası hukuk içerisinde yürütülmesi gereken anlayışa zarar verdiğini, ayrıca seçimlerin ardından kurulması olası olan müzakere masasına da olumsuz yansımaları olacağını söyledi. Maraş’ta atılacak adımların çözüme katkı sağlayacak şekilde olması gerektiğini kaydeden Özyiğit, Kıbrıs Türk halkını zora sokacak içerikte değil, uluslararası hukuk çerçevesinde adımlar atılmasının önemine vurgu yaptı. “HALK ÖZGÜR İRADESİNİ SANDIĞA YANSITACAK” Aylardan beridir demokrasiye yönelik müdahalenin her türlüsünün yaşandığını, üstelik bunun da çok açık yapıldığını belirten Özyiğit, müdahaleyi yapanlar ve buna sahip çıkanlar kadar görüp de duymayanların da payı olduğunu ifade etti. Kıbrıs Türk halkının yaşananların tümüne cevabını 11 Ekim Pazar günü sandıkta vereceğini kaydeden Özyiğit, “Kıbrıs Türk halkı özgür iradesini sandığa yansıtacak, buna da herkes saygı gösterecek” dedi.