Kürsüye çıkan Bağımsız Milletvekili Hakan Dinçyürek, Türkiye’den kabloyla elektrik getirilmesi projesinin değerli olduğunu söyledi.<br /> <br /> Dinçyürek, Türkiye ile imzalanan anlaşmanın genel hatlarıyla bir çerçeve anlaşması olduğunu, bu anlaşmada karşılıklı olarak niyetlerin ortaya konulduğunu, bunu da desteklediğini belirtti.<br /> <br /> Dinçyürek, Türkiye’de enterkonnekte sistemin 2 ağdan oluştuğunu belirterek, Türkiye’ye 154 kilovattan bağlanılacağını söyledi.<br /> <br /> “Ülkedeki enerjinin doğru planlanması konusunda gösterilen hassasiyeti memnuniyetle karşılıyorum” diyen Dinçyürek, kamuoyunda, elektrik anlaşmasıyla Kıb-Tek’in göz ardı edileceği yönünde tartışmalar olduğunu da belirtti.<br /> <br /> Söz konusu tartışmaların doğru olmadığını dile getiren Dinçyürek, Kıb-Tek’in yaptığı önemli işler olduğunu, bunların da devam edeceğini dile getirdi.<br /> <br /> Enerjiyle ilgili yasa çalışmaları konusuna da değinen, Çevre ve Doğal Kaynaklar Bakanlığı döneminde Petrol Yasası hazırladıklarını ve bu yasanının tamamlandığını anımsatan Dinçyürek, yasanın ivedilikle meclise getirilmesinin faydalı olacağını belirtti.<br /> <br /> Hakan Dinçyürek, KKTC’deki üretim maliyetlerinin, herkesin ihtiyaç duyduğu kadar ve istediği zaman elektrik enerjisi kullanabilmesi, halka uygun şartlarda elektrik tüketme hakkı sağlanabilmesi için gözden geçirilmesi gerektiğini söyledi.<br /> <br /> KKTC’deki elektrik maliyetlerinin birçok gelişmiş ülkenin üzerinde olduğunu söyleyen Dinçyürek, enerji üretimi, çevre ve insan sağlığı konularına da değindi, bu konuda Kıb-Tek’e eleştiri yöneltti; Kıb-Tek’in çevre dostu olma konusunda atım atmadığını söyledi.<br /> <br /> Hakan Dinçyürek, kabloyla elektrik gelmesiyle ülkede çevre dostu enerji tüketilmesinin yolunun açılacağını söyledi.<br /> <br /> Dinçyürek, yaklaşık 3 aydır Güneyle enterkonnekte sistemin çalıştığına işaret ederek, Güneyle bu sistemi kurarken, lisansların ve izinlerin konuşulmadığını, Mecliste de bu konuda gündem oluşturulmadığını da belirtti.<br /> <br /> ÇAKICI<br /> <br /> TDP milletvekili Mehmet Çakıcı, milletvekillerinin Enerji Bakanına bazı tavsiyelerde bulunduğunu ancak bunun ne olduğunu anlayamadığını söyledi.<br /> <br /> Bakan Atun’un “ülkedeki kimseyle görüşmeden, Türkiye’de kimsenin bilmediği bir toplantıya gittiğini” ve metine imza koyduğunu söyleyen Çakıcı, “Bu metinde gizlilikten başka bir şey yazmıyor” dedi.<br /> <br /> Elektrik konusunda bir fizibilite çalışması yapılıp yapılmadığını, Kıb-Tek’in ne olacağını soran Çakıcı, “Ortada benim konuşabileceğim bir proje var mı? Neyi konuşacağımızı bilmiyorum” şeklinde konuştu.<br /> <br /> Çakıcı, Atun’a hitaben yaptığı konuşmada, “Oraya kimin adına gittin? Kimseyle konuşmadan buraya gitmeye ne hakkın var? Bu ülkede bu kadar yanlış ve ihmal varken, Türkiye’ye gidilerek çerçeve anlaşması imzalanır... Bu ne pervasızlıktır? ” ifadelerine yer verdi.<br /> <br /> Çağdaş ve enterkonnekte sisteme doğru fizibilite çalışmalarıyla bağlanabilmenin değerlendirilebileceğini ifade eden Çakıcı, “Sırf Türkiye’den geldiği için bu projenin doğru olduğunu düşünen arkadaşlarımız var. Kendi projelerimizi, fizibilete çalışmalarımızı yaparsak, ondan sonra çerçeve anlaşması imzalanabilir. Ben burada öyle bir şey göremiyorum” dedi.<br /> <br /> Ülkedeki insanların mutuz olduğunu, bunun kötü idare nedeniyle yaşandığını söyleyen Çakıcı, “Arabalarımız da evlerimiz de olsa mutlu olmayacağız. Çünkü biz yapmıyoruz, önümüze koyuyorlar, kızıyoruz, mutlu olmuyoruz. İşte sırf bu yüzden” şeklinde konuştu.<br /> <br /> DERYA<br /> <br /> CTP milletvekili Doğuş Derya, Meclis kürsüsünden elektrik konusunda yaptığı konuşmada, bu konunun uzun zamandır tartışıldığına işaret ederek, kabloyla elektrik getirilmesiyle ilgili bilgi kirliliği olduğu, bu konuda “algı operasyonu” yapıldığını söyledi.<br /> <br /> Elektrik Mühendisleri Odası’nın teknik raporunun, ekonomik olarak söz söyleyecek pozisyonda bir rapor olmadığını, zaten odanın da bunu kabul ettiğini söyleyen Derya, hala bu rapor üzerinden konuşmalar yapıldığını belirtti.<br /> <br /> Derya, “Sayın Atun sizi yakinen takip ediyorum. Elektrikle ilgili oldukça kurnazca bir yöntem izliyorsunuz” ifadelerine yer verdi.<br /> <br /> Avrupa senkron bloğuna bağlanmayı desteklediklerini ifade eden Derya, Atun’un Türkiye’den elektrik gelmesiyle hiçbir fizibilite çalışması olmadan halka 25 kuruşa elektrik verileceği gibi açıklamalar yaptığını savundu, “Bu rakamlar nerden çıkıyor” diye sordu.<br /> <br /> Derya, deniz altından gelecek elektriğin denizden çıkış maliyetinin ne olduğunu da öğrenmek istediklerini söyledi.<br /> <br /> Kabloyla gelecek elektriğin toplam enerji ihtiyacının ne kadarını karışılacağını soran Doğuş Derya, “Tüketicinin faturasına yansıyacak fiyat ne olacak?” diye sordu.<br /> <br /> Alım garantisi, devletin Kıb-Tek’e olan borcunun ödemesi gibi konularda hükümete sorular yönelten Derya, kuruma olan borcun ödenmemesinde iyi niyet görmediğini söyledi.<br /> <br /> Derya, “Dünyanın hiçbir yerinde iletim özel değildir. Dağıtımın özelleştirmesine gelince, akıllı sayaçlarla tahsilat oranı yüzde 95’i çıkmıştır. Peki böyle bir durumda tahsilatı niye özelleştiresiniz? Acaba bir şirkete söz mü verildi? Türkiye, bugün dağıtımı özelleştirdi. Tahsilat yüzde 70’lerde…Kayıp kaçak yüzde 25…Kıb-Tek’in girişimiyle bizdeki kayıp kaçak yüzde 6’lara düştü. Bu konuda daha bilimsel bir zemin üzerinden açıklama yapılsın. Devlet ciddiyetinde değilsiniz, ‘biz yaparız olur, ne derlerse eyvallah efendim’ zihniyetiyle hareket ediyorsunuz…” şeklinde konuştu.<br /> <br /> Türkiye’nin toplam enerji ihtiyacının dörtte birini kendi kaynaklarından sağladığını da ifade eden Derya, Türkiye’de nükleer enerjisi santralleri kurulmasına bir şey söylenmediğini ama çevrenin savunulduğunu söyledi.<br /> <br /> Derya, “Bu nükleer santrallerde bir patlama olması halinde burada sadece minareler ve bayrak direkleri kalır” dedi.<br /> <br /> Suda döşenen boruların parasını halkın ödediğini, halkın suda nerdeyse söz hakkı olmadığını, mülkiyetin de Kıbrıslı Türklerde bulunmadığını belirten Derya, “Elektrikte nasıl olacak?” diye de sordu.<br /> <br /> Türkiye’den tek yönlü elektrik gelmesinin “Kıb-Tek’i ortadan kaldıracağını, yenilenebilir enerji konusundaki yatırımları engelleyeceğini, enerjinin Türkiye’deki bir şirkete bağlanacağını” belirtti.