Bugün iyimser olacağım. Bugün her şeyin yoluna girebileceğine inanarak yazacağım!

***

Önceliklerine karar veremediği için denetimlerini gerçekleştiremeyen; denetimlerini gerçekleştiremediği için sistemini somut bir şekilde belirleyemeyen; kaos görüntüsüne bir türlü son veremediği için her türlü problemi politikacıların problemi olarak görüp onlara öfke biriktirmeyi artırarak sürdürüyoruz.

Hakettikleri birçok husus olduğu elbette açık…Lakin sistemi dönüştürmek ve gerçekten sistemli bir işleyiş yaratmak hususundaki çabaların artık ciddi ciddi işler olması gerekiyor.

Bu anlattıklarım somut görünmeyebilir. Fakat açıkça örneklerini yaşadığımız şu günlerde, mesela garantina süreçleri, mesela kapatılacak veya açık kalacak işyerleri veya bunların öncelikleri hususlarında kolayca gözlemlenecek şekilde yaşıyoruz.

Yurttaşlardan bugüne dek kurulmamış ve yasal işlerliği olduğu halde eş-dost-tanıdık- akraba, torpil-partizanlık kisveleri altında en delinemeyecek kuralların dahi delinir olabileceği; sistemde her zaman ve her koşulda delinebilecek boşlukların bulunabileceği görüntüsü yaratarak bazı kimselere yardım(!) edilirken, adil düzenin bozulduğunu ve devlete olan güvenin sarsıldığını söylemek yanlış olmaz.

Örneğin şimdi bu karantina süreçlerinde bazı kimselerin karantina merkezlerinde, bazılarını ise evlerinde izole edilerek halk sağlığının nasıl korunacağını anlamamak halkın bir suçu değil; ama anlatamamak hükümetlerin sorumsuzluğudur.

Bugünlerde kurulan hükümetin bu hususta tedbirli olması, hükümet programı hususunda gerçekleştirilecek çalışmalarda torpil ve partizanlık başta olmak üzere kamudaki işleyişin adil ve sistemli olmasına; pandemi kapsamında yapılacak çalışmaların ayrım gözetmeksizin herkese eşit fırsatı sunarken sonuçlarda da eşitliği tesis edecek şekilde düzenlenmesinde hassas davranmaları ve düzenin sistemin bozulma ihtimalini akıllara getirebilecek her türlü etkinlikten uzak durdukları hassasiyetini belirgin bir şekilde gösterecek şekilde davranmak esas hedefleri olmalı. Bunların aksi yurttaşları da Kıbrıs’ın kuzeyinde yaşayanları da huzursuzluğa sevk etmemelidirler.

Ülkede kamu görev ve görevlisine yöneltilen hırs ve eleştirilerin önlemlerini alacak ve kamudaki işleyişin baş aktörleri olan kamu görevlilerini sürdürdükleri işin saygınlığını artırıcı çalışmaları ortaya koymak ve artık kamu görevlisini sömüren değil üreten olarak gösterebilecek çalışma ve eğitici, halkı bilinçlendirici etkinlikleri sürdürmeleri gerekmektedir.

***

Erken seçim çözüm olmayacaktır.

Siyasete ve siyasetçiye olan güvensizlikler nedeniyle yurttaşların seçimlere de tepkili oldukları aşikardır.

Bu tepkili olma hali ne acıdır ki huzurun düşmesine ve hayatın daha zorlaşmasına neden olduğu gibi seçmenlerin demokratik hakları olan seçimlere olan güvenlerinin sarsılmasına ve bu haklarını seçmek açısından da seçilmeyi istemek açısından da düşürebilmektedir.

Türkiye Cumhuriyeti ile kurulan ilişkilerdeki düzeye dikkat etmek, gerekirse Türkiyeli yetkililer ile de bu sorunu konuşmak oldukça önemlidir. Çünkü ne acıdır ki bugünkü görüntü ile halkın gözünde emir-komuta zincirine dayalı Türkiye’nin emrettiği, bizi yönetmeleri için görevalanların da emirleri uyguladıkları inancı mevcut olup bunun onur kırıcı olduğu, devlete olan inancın ve güvenin sorgulandığı bir düzen oluşmasına neden olunmuştur.

***

Şu anda kurulan bir seçim hükümeti değil.Belli ki icraat hükümetiolarak 2022 yılından önce de seçim yapılmayacak.

O halde 2022 yılına kadar önümüzde minimum 1,5 yıllık bir süre var. Bu süre içinde nelerin sisteme bağlanarak düzenlenebileceği, hizmetin şeffaf ve düzeylisağlanabileceği yönünde yapılacak düzenlemelerin toplumun kaybettiği bazı manevi değerlerine yeniden inanması için zemin hazırlanacaktır.

Sanıyoruz ki toplumun ciddi şekilde buna ihtiyacı vardır.

Hem de kurulan hükümet üzerindeki şaibe ve gölgelerin kalkması veya dönüşmesi için de zaruriyettir.