Demokrat Parti milletvekili ve eski başkanı Serdar Denktaş’a ilişkin iddiaları da değerlendiren Başbakan Yardımcısı Özersay, süreci şu sözlerle anlattı: “Serdar Denktaş oğlu için Bakanlar Kurulu’na belge getirdi. Biz bu işin uygun olmadığını fırsat eşitliğine zarar vereceğini söyledik ve süreci durdurduk. Herkese buna izin vermediğimizi gösterdik. Ama bize gelen başka bildiride Serdar Bey bakanlık yetkilisi ile kendi oğluna bu arazileri kiraladı. Bu durum biz de bir güven bunalımına neden oldu. Serdar Denktaş’a başka neleri kiraladınız dedik görmek istedik. Getirilen dosya içerisinde başka kiralamalar da olduğunu gördük. Bazı belgeler bizden saklandı. Serdar beyin oğlunun şirketine 100 dönüme yakın arazi kiralandı.” 

Serdar Denktaş’ın dokunulmazlığının kaldırılması söz konusu olur mu sorusu üzerine Özersay “Devleti zarara uğrattığını görüyorsak gereğini yapar dokunulmazlığının kaldırılması için adım atarız. İşte bu yaşananlar o zaman ki durumda bizim haklılığımızı ortaya koyuyor. Biz o zaman bu hassasiyetimizi ortaya koyarken hükümetin diğer partileri maalesef sesini çıkarmamış, tam aksine hükümeti bozma senaryoları oluşturup kamuoyuna deklare etmişlerdir. Bugün bir kez daha haklılığımız belgelenmiştir. Beklentim bu büyük lafları eden kişilerin siyasi etik anlamda bugün özür dilemeleridir.”

“HALKIN PARTİSİ OLARAK OLARAK ADİL VE ÇOK HASSASIZ, HERKESİN İÇİ RAHAT ETSİN”

Başbakan Yardımcısı Kudret Özersay, istihdam konusundaki eleştirilerle ilgili de açıklama yaptı. “Herkesin içi rahat olsun ve bilsin ki biz bu konularda çok hassasız” diyen Özersay şöyle konuştu: “Kalkınma Bankası’yla ilgili olarak da münhal açılmış, internetten duyurulmuş ve 15 gün de beklenmiştir. Başvuran 40 kişinin içinden 6 tanesi mezun olduğu fakülte tutmadığı için sınava giremedi. Bir kişi girmek istemedi. Geriye kalan 33 kişi sınava girdi. Sınavı Doğu Akdeniz Üniversitesi yapmıştır. Yazılı 2 sınav düzenlendi. Birinci sınavı geçenler ikinciye alındı. İkinci sınavdan alınan puanlar da yukarıdan aşağıya sıralanmış, sonuçlar açıklanmıştır. İlk 20 mülakata alındı. Mülakatta hangi konuya kaç puan verileceği de önceden belirlenmiş, duyurulmuştur. Bunun üzerine de sonuç olarak yazılı sınavdan ilk 5’e girenin 3’ü alındı. Geriye kalan iki kişi de 6. ve 8. Sıradan alındı. Bu sınavın adil olmadığını söylemek mümkün değildir, rakamlarla söylüyorum. Sınava girenler arasında Bakanlardan birinin birinci derece yakını vardı ama alınmadı.

KIBTEK’te de bir istihdam yapılmamıştır ve aynen Kalkınma Bankası’nda olduğu gibi üniversiteden hizmet alınıp benzer şekilde adil bir sınav yapılmasıdır gailemiz. Bunun için uğraş vereceğiz. Önemlidir bunlar bizim için. Dışişleri Bakanlığı ve Başbakan Yardımcılığı’na üst düzey sözleşmeli bir kişi alındı. Üst düzey sözleşmeli olduğu için yasal bir zorunluluk olmamasına rağmen münhal çıkılmış, hangi kriterler çerçevesinde alınacağı da açıkça belirtilmiştir. Başvuran adaylara puanlama önceki söylediğim kriterlere göre yapılmış ve ona göre istihdam edilmiştir. Herkesin için rahat etsin. Bilsin ki biz bu konularda gerekli hassasiyeti gösteriyoruz.” 

Editör: TE Bilisim