Pandemi gündeminden kısmen sıyrılmamıza neden olan bir gündemimiz var artık.

Bir Zamanlar Kıbrıs dizisi.

Ne kadar gündemde kalacağını ise hep birlikte yaşayarak öğreneceğiz.

Dizinin ana teması haliyle Kıbrıs Türkleri’nin varoluş mücadelesi.

Tıpkı Amerikan dizlerinde olduğu gibi dünyaya birtakım siyasi mesajlar da gönderecek mi, toplumsal algı yönetimine hizmet edecek mi yoksa Kıbrıs Türkleri’nin tarihsel kesitlerinden bir sanat çalışması olarak mı kalacak?

Göreceğiz.

Her ne olursa olsun temennim, bu dizinin bir sanat çerçevesi içerisinde bir dizi olmasıdır.

Ancak, Bir Zamanlar Kıbrıs’ın gösterime girme zamanlamasının, Nisan Ayı’nın sonunda Cenevre’de yapılacak gayri resmi görüşmelerin öncesine denk gelmesi dikkat çekici.

Bir Zamanlar Kıbrıs dizisi ile ilgili çok şeyler yazılıp çizileceğe benziyor.

Özellikle Kıbrıs’ın yaşça büyükleri, bu dizi vesilesi ile kendi anılarını da zihinlerinde diriltecek, üzüntülerini, umutlarını, acılarını, neş’elerini yeniden yaşayıp ‘’kendi bir zamanlarını’’ anlatacaklardır.

Dizinin yeni bölümleri geldikçe, belki de aklımıza gelmeyen konular da gündeme gelmiş olacak.

Olayların ve zamanın canlı tanıkları, bildiklerini kamuoyu ile paylaşacak.

Diğer taraftan, siyaseten gerek sağ gerekse sol cenahın masalarında meze olabilecek bir potansiyeli de var bu dizinin.

Bir Zamanlar Kıbrıs dizisini onlar da kendilerine göre yorumlayacaklar.

Bir zamanlar yaşananları, bugünün sebebi olarak gösterecekler.

Ama nedense, hiçbir siyasi kalkıp da bu zamanlar Kıbrıs’ı ne hale getirdiklerini yine itiraf edemeyecekler!

Bir zamanlardan bu zamanlara geldiğimiz bir realitedir.

Bir Zamanlar Kıbrıs bir dizi iken, ‘’BU’’ ZAMANLAR KIBRIS nasıl ve ne hale getirilmiş belki de ona uyanmamız en doğrusu olacaktır.

Gelin bir de BU ZAMANLAR KIBRIS’A bakalım…

Bu zamanların Kıbrıs’ında konu Kıbrıs sorunu ise, kusura bakmasın, ne sağ ne de sol tam birleşmeyi istemez.

Başkalarının topraklarında oturan hümanist ve sosyalist geçinenler, kaybedeceklerini bildikleri için ‘’bu’’ zamanların Kıbrıs’ında sadece ‘’içi boş sol’’ siyaseti yaparlar.

Bazıları ise ‘’bu’’ bu zamanların Kıbrıs’ında, Türkiye’ye ‘’cici’’ görünmek için O’nun ağzıyla konuşurken, bir eli yağda bir eli balda nasıl yaşayacağının hesabını yaparlar.

İster sağ, ister sol cenah olsun, siyasiler sırayla nemalanacağı günü iple çekerler ‘’bu’’ zamanların Kıbrıs’ında!

‘’Bu’’ zamanların Kıbrıs’ında, köylü yine köyünde, emekçi yine emekçi ama ezilen rolündedir.

Gerisi sahte şehircilikten, sahte Avrupalı’lıktan ibarettir.

Avrupa Birliği’nin fonları, destekleri ile çakma şehir hayatı yaşamaktır ‘’bu’’ zamanların Kıbrıs’ı!

‘’Bu’’ zamanlar Kıbrıs’ın insan hakları da hasta hakları da çıkmaz sokaktadır maalesef.

İster Kıbrıs Cumhuriyeti yeniden tesis edilsin, ister iki toplumlu eşit haklar temelli çözüm olsun, isterse Türkiye’ye bağlansın, ne olursa olsun hepsinde de tüm bu hak ihlalleri bir şekilde daha fazla müdahale edilir, sorgulanır hale geleceği içindir ki, kimse çözümü istemez ‘’bu’’ zamanın Kıbrıs’ında.

‘’Bu’’ zamanın Kıbrıs’ında çocuklar ve gençler gelecekleri üzerine ‘’zorunlu bet’’ oynarlar!

Çıktıkları yoldan çok farklı noktalarda bulurlar kendilerini.

Ellerinde her türlü diploma kendi toprağında tutunmaya yetmez, dağılırlar dünyanın dört bir yanına!

Bir Zamanlar Kıbrıs dizisi, ister sanatsal bir dizi olsun, ister bir toplum mühendisliği çalışması, isterse de bir siyasi propaganda!

Girebildiği kadar polemiğe girebilir siyasiler ‘’bu’’ zamanın Kıbrıs’ında!

Siyasilere sormak lazım buradan:

Bir zamanlar Kıbrıs’ta yaşananlardan ne kadar ders alındığı, hayallerin gerçeklere ne kadar dönüştürülebildiği sorularının cevaplarını aramak için ‘’Bir Zamanlar Kıbrıs’’ dizisini mi izlemeli, yoksa BU ZAMANLAR KIBRIS’LA mı yüzleşmeli?

İletişim: 0542-8529899