Düşündüm de Lefkoşa Türk Belediyesi zamanın en kötü dönemini yaşarken herkes eleştirmekle gün geçirdi.
Uzaktan davulun sesi hoş gelir gibi yorum yaparak, Belediyeyi kurtaracaklarını beyan ettiler.
Aslında lafta kaldı hepsi.
Hiçbir parti ciddi öneriler sunmadı.
Her parti kendine göre eleştiri yaptı.
Bir yıla yakın süre LTB konusu kamu oyunda çalkalandı durdu. Aslında bu süreçte neler olacağını kestirmemek mümkün değildi.
Şu an aday olanlardan hangisi bu süre içinde LTB hakkında konuşup, bir öneri yaptı? Tabi ki hiç biri. Ne Fellahoğlu, ne Sertoğlu, ne Arabacıoğlu, ne Hüdaoğlu ne de diğerleri.
Ama hergün LTB için fikir beyan ederek, acımasızca eleştirenler şuan meydanda yok.
Yok tabi. Onlar bu taşın altına ellerini koymak istemedi. Bir yıl boyunca LTB konusunu ağzına almayanlar şimdi kurtarıcı ilan edildi.
Peki neden?
Hemen söyleyelim çünkü fikir söyleyip, tartışanlar parti yönetimleri tarafından benimsenmiyor.
CTP-BG için de durum ayni.
Fellahoğlu parti içerisinde bir zamanlar istenmeyen adamdı. Ne oldu da şimdi çok istenen adam haline geldi. Dürüst olmak gerekirse örgüt adayını sahiplenmedi. Yani bu kampanyayı merkez yürütüyor. Aday yalnız kalmıştır. Ama bunu kamuoyuna hissettirmeden yürütmeyi başaran CTP-BG, diğer adaylar karşısında parti olarak güçlü durmak zorunda olduğunun da bilincindedir.
Evet, kampanyayı merkez yürütüyor, ilçe örgütünün de uygulayıcı olduğunu söyleyebiliriz ama üye ve aday yakınlarının katılımcılığının sağlanamadığı yönünde şikâyetler olduğunu da işittik.
Bugün baktığımızda CTP-BG çok güçlü bir partidir. Ama içerideki sorunların gün yüzüne çıkmaması için özen gösterenler var. 7 Nisan günü gerçekleşecek olan erken yerel seçimlerden çıkan sonuç CTP-BG için çok önemlidir. Eğer CTP-BG Kadri Fellahoğlu’nun kazanması ile yola devam edecekse, Genel Seçimlere CTP-BG bir adım önde başlayacaktır. Ama CTP-BG için bu seçimden daha da önemli seçim olan CTP-BG’nin kendi seçimidir. Yani Özkan Yorgancıoğlu koltuğunu kazanacak ya da kaybedecektir. İşte bu olay LTB’deki seçimle endekslidir.
LTB seçim kampanyasında göze çarpan birtakım şeyler daha var. Bunlara da değinmek isterim. Parti'nin eski kadrolarından ve yöneticilerinden bazı isimlerinin CTP-BG LTB adayın yanında görünmemesi çok ilginç.
Yani güçlü olduğunuzu hissettirecekseniz, geçmişin köklü isimlerini de yanınıza almalısınız. Adayın yanında olduğunu ve destek verdiğini hissettirmelisiniz Lefkoşalılara.
Tabi bunu bu kampanyayı yürüten merkezi kampanya ekibi düşünecekti. Gözden kaçmış olsa gerek. Biz iyi niyetli olarak, öyle düşünelim.
Gelelim diğer dikkat çeken önemli noktaya.
Ferdi Sabit Soyer CTP-BG içerisinde en etkili isimlerden birisidir.
Aslında onun varlığını hissedeceğimiz bir seçim etkili olacaktı diye düşünüyorum. Soyer, Kaymaklı ve Göçmenköy’de yaşamış ve bu çevrelerde kendini sevdirmiş bir isimdir. Özellikle seçimi belirleyici bu iki büyük bölgede çevresi olan Soyer, etkili olmaz mıydı?
Neden bu kadar güçlü ve etkili bir isim varken ondan yararlanılmadı merak ettim aslında. Dünün siyasetçilerini bugünün genç siyasetçileri benimseyemedi sanırım. Ama unuttukları bir şey var. CTP-BG köklü bir partidir. Bu partinin önde gelen isimlerini yok sayamazsınız. Zamanın Özker Özgür’ü Naci Talat’ı kadar şuan Ferdi Sabit Soyer’i de partide çok etkili bir isimdir. Özellikle geniş siyasi bir bilgi birikimi olduğunu düşünürsek onun geri planda olması partiye eksi puan kazandıracaktır.
Eğer siz LTB seçimlerini birilerini dışlayarak kazanmayı ümit ediyorsanız, 7 Nisan’ı bekleyin derim ben….