“Selam dostum…
Adaya yerleştiğimden bugüne kadar KKTC devletinin neredeyse her kademesiyle mücadele içindeyim…
Sebebi ise haksızlığa tahammülüm olmaması!
Hangi kuruma bir işim için müracaat etsem ilk duyduğum ‘burayı ayrı devlet’ oluyor!
İnanılmaz bir komleks görüyorum bu ifadede…
KKTC’nin ayrı bir devlet olduğunun herkesin bilmesine rağmen ilk ifadenin böyle olması zaten işin özündeki yaşanan kompleksi gösteriyor…
Sizlere KKTC Anayasası’nda olup da gerçek hayatta bu Anayasa maddelerinin raflı tozlarda kaldığını anlatacağım:
Büyük kızım Beren, Bilgi Üniversitesi’nde Doktora eğitim almaktadır ve KKTC vatandaşıdır…
Geçen sefer KKTC’ye geldiğinde Milli Eğitim Bakanlığı’na giderek KKTC devletinin KKTC vatandaşlarına vermiş olduğu Doktora bursu hakkında bilgi almak istedi ve kendisine yapılan kötü muameleye de sert bir şekilde cevap verdi!
Günlerden Perşembe idi ve burs ile ilgili görevli memur kızımın sert cevabı karşısında bahane olarak ‘yorgunum’ ifadesini kullanmıştır…
Şimdi konuya başlamadan önce KKTC’deki mesai sistemine bakalım;
Perşembe günleri hariç hergün mesai 08.00’de başlar 15.30’da biter, sadece Perşembe günleri 18.00’e kadar mesai vardır.
Yani haftada sadece 1 gün tam mesai yapan memur, yapmış olduğu terbiyesizliği ve Anayasal suçu ‘yorgunum’ bahanesi ile geçiştirmeye çalışmaktadır ki bu trajikomik bir durumdur!
Kızımın talebine şifa olarak ret veren bu memurun gerekçesi de ‘liseyi nerede bitirdin’, kızımın da ‘Türkiye’de bitirdim’ ifadesi ile ‘hayır alamazsın’ ile son bulan bu müracaata kızım hukuki süreci başlatmak adına dilekçe ile müracaat etti ve sonucu bekliyoruz.
Yani demem o ki Anayasa’nın 4’ncü maddesinde eşitlik yazmasına ve 2’nci fıkrasında devletin eşitlik ilkesine uymayarak bir zümre sınıf yaratmasına karşı çıkmasına ve kesinlikle yasaklamasına rağmen Anayasa’ya uymayan Burs Tüzüğü’ne konulan liseyi KKTC’de bitirme şartı ile resmen Bakanlar Kurulu eli ile Anayasa suçu işlenmiştir!
Şimdi düşünelim…
Lise çağında ama ergin olmayan bir çocuğun ailesinin vesayeti altında olması ile ailesine ‘siz gidin ben KKTC’de kalacağım, liseyi burada bitirmem gerekir’ deme şansı olmadığı açık iken daha ergin olmayan bir çocuğun seçme şansı yokken böyle bir tüzüğü Anayasa’ya aykırı bir madde koyarak ‘zımni ayırımcılık’ yapmak ve bunu devletin kurumları aracılığı ile uygulatmak ise ayrı bir suçtur!
Bu suçu halen daha işlemeye ve işletmeye devam eden KKTC Hükümeti ve kurumlarına karşı vereceğimiz hukuk savaşının sonucu nerede gider bilinmez ama, devlet olmanın şartlarından birisi hukuk devleti ile eşitlik ilkesine olan saygısıdır…
Yani kurumlarda çalışan memurların ‘burası ayrı devlet’ diye bastırarak ifade etmelerindeki gizli özne aslında burada kafamıza göre ayırımcı bir devlet var, burada hukuk ve kanun çalışmaz, örf adet kuralları hukuk olmuştur ve öz Kıbrıslı değilseniz sizin yaşamaya hakkınız yoktur, KKTC vatandaşı olsanız bile’ dememin kısa şeklidir!
Umarım KKTC devleti bağımsız bir devlet olduğunu anlar ve hatasından vazgeçer…
Ya da mahkeme kararı ile bunu hatırlatmak zorunda kalmayı ben de istemem!
Bu toplumda düzen ve refah sağlamak istiyorsanız her şeyden önce devlet olarak herkese eşit mesafede ve kucaklayıcı olmak durumundasınız ve bu eşitliğe adalet ile yaklaşmak zorundasınız!
Yok bunu başaramazsanız emin olun bırakın devlet olmayı bir köy olmayı bile beceremezsiniz…
Sevgili dostum,
Çok ciddi bir şekilde işlenen Anayasal suçun sonuna kadar takipçisi olacağım.
Bu konuda mağdur olan çok sayıda insanımız ve evladımız var!
Hatta en son imzalanan ek protokol bile KKTC kendine göre hukuksuzca yorumlayarak işlem yapmaktadır…
Bu da protokole aykırılık oluşturur ve bu konuda dava süreci yaşanılabilir!
Ek protokol der ki;
TC vatandaşı olup lise öğrenimini KKTC liselerinde kesintisiz örgün eğitim ile tamamlayan ifadesi 4 yılın tamamını KKTC liselerinde bitireceksin anlamı görülmekte olup tamamı ile yanlıştır!
Doğrusu ise lise öğrenimini örgün eğitim ile hiç ara vermeden e mezuniyetini KKTC liselerinde tamamlamak demektir.
Yani 4 yıl boyunca KKTC liselerinde okuması değildir!
Farz edelim ki lise 1 ve 2’yi TC’de okudu ve buraya yerleşip burada da 3 ve 4’ü okudu ve mezun oldu…
Şimdi bu çocuk ek protokole rağmen KKTC sistemine göre üniversiteye giremeyecek mi!
Hani bunu eşitlik tarafı!
Daha yolun başındayken bu durumun düzeltilmesi elzemdir…
Selamlar, sevgiler…”
 
(Zafer Yıldırım)
 
 
Kırsal kesim arsalarına dikkat!
 
Her nedense hep seçime az bir süre kala olur…
Hükümetler siyasi rant elde etmek için köyleri gezer ve gençlere ev sahibi olsunlar diye kırsal kesim arsası dağıtırlar!
Normalde doğru bir icraat…
Ama biz de hep siyaset ön planda olduğu için asıl amaç gençlerin ev sahibi olması değil devletin olanaklarından siyasi rant kapma icraatı oluyor!
Peki köylerde gençlere verilen arsaların ne olduğu takip ediliyor mu…
Edilse zaten bu kepazelikler yaşanmazdı!
Gençlerin bir çoğu uyanıklık yapıp bu arsaları başkalarına 15-20 bin sterlin karşılığı satıyor…
Yasal olmayan bir durum söz konusu yani!
Yetkili ve etkililerin haberi olsun istedik…
 
MESAJ KUTUSU
 
Sayın Serdar DENKTAŞ, yurt dışından adaya getirilen ve gümrük paraları karşılıksız çeklerle ödenen çok sayıda araç sahibinin devlete büyük zararlar verdiğini biliyor muydunuz! Bu taktik artık son yılların en büyük modası oldu ve dürüst işletmelerin de gücüne gitmeye başladı! Bir araştırıp soruşturun deriz!
Sayın Hüseyin ÖZGÜRGÜN, Ekim ayının ilk haftası bütün vekiller ve eşleri ile birlikte bir otelde parti olarak kampa gireceğinizi öğrendik. Bazı vekiller arıza çıkarabilir şimdiden haberiniz olsun istedik!
Sayın Kutlu EVREN, yıllardan beridir yılan hikayesine dönen Oray Sitesi sakinlerinin artık tapuya kavuşturacağı sözünü verdikten sonra ailelerde ciddi bir rahatlama olmuş. Hiç gecikmeden bu sözünü tutmanızı beklediklerini söyleyen mesajlar gönderiyorlar…
Sayın Metin BİLMEM, Merkezi Cezaevi’nde yapılan bazı aramalarda FETÖ’ye ait çok sayıda kitap ve doküman ele geçtiğini duyduk! Bunların kime ait olduğunu araştırıp daha yüksek makamlara bildirdiniz mi!
Sayın Hasan SADIKOĞLU, yıkılan bina için ara emri kararı çıkınca çalışanlarda ciddi bir tedirginlik yaşanma başladığını duyduk! Zira her birine ayrı ayrı tazminat davası açılacakmış ve zarardan sorumlu tutulacaklarmış! Onları yalnız bırakmazsanız değil mi!
Sayın Barış SEL, uzun bir bekleyişten sonra bugün hayırlısıyla Narkotiğin başında göreve başlıyorsunuz ve heyecanınızın da epey yüksek olduğu söyleniyor! Ekibinizi yeter ki iyi kurun ve sırtınızı dönebileceğiniz kişileri seçin, gerisi zaten gelir değil mi!
Sayın Cafer GÜRCAFER, Vakıf inşaatlarının ihalesinde Ankara’da açılacak olmasına epey tepki gösterirken bu arada Merkezi Cezaevi binası inşaatında bir ortak da Kıbrıs’tan olacağı için ses çıkarmamışsınız! Doğrusu da böyle olmalı zaten değil mi!
Sayın Emrullah TURANLI, dün Çatalköy’de Korineum TESİSLERİNDE dostlarınızla golf oynarken görülmüşsünüz! Bu sporu bu kadar iyi oynadığınızı bilmiyorduk doğrusu! Özellikle uzun atışlarda fark yaratmışsınız…
Sayın Ahmet BENLİ, öğrenci taşımacılığında belediye olarak başarınızdan dolayı bölgenizde oturan velilerden teşekkür mesajlarınız geliyor! Bu konuda devletin çok üzerinde olduğunuz söyleniyor ve vatandaş mutlu ve mesut…
Sayın Turgay KONTİ, evin bahçesinde her Çarşamba akşamları düzenlediğiniz meyhane toplantıları epey ses getirmeye başladı. Bu arada sırf torunlar taze yumurta yesin diye kümes kurduğunuzu da öğrendik. Umarız komşular kokudan şikayet etmezler…
Sayın Mustafa ÇOBANOĞLU, Gümrük Dairesi Müdürlüğünüz sırasında karşılıksız çeklerde ödenen gümrük paraları nedeniyle devletin epey zarara uğratıldığı konuşulmaya başlandı. Yakında yasal soruşturma başlatılırsa sakın şaşırmayın olur mu!
Sayın Turgay HİLMİ, ilk genel seçimlerde milletvekili adayı olmaya karar verdiğinizi memnuniyetle öğrendik. Pek ala ki sanatçı bir kişiliğe sahip olan siz aktif siyasette de başarılı olabilir ve vatandaşın yüzünü güldürebilirsiniz, hayırlı olsun…
Sayın Doğan SAHİR, çevreye zarar veren bazı yapıları eleştirip otel isimlerini vermemeniz kamuoyunda tepki ile karşılandı! Siz el altından basına sızdırın bu isimleri sonra geriye çekilin ve manşetleri izleyin deriz!
Sayın Levent HIZAL, çok sağlam bir UBP’li olup aynı zamanda parti içi muhalefet yapmanız gözlerden kaçmıyor! Yine de dikkatli olun deriz ki bilirsiniz doğru söyleyeni genelde 9 köyden kovarlarmış…
Sayın Muslu AKGÜNEY, maşallah bakanlıkta katları ikişer çıkarak arı gibi çalıştığınız gözleniyormuş! Artık sizin de yavaş yavaş aktif siyaset döneminiz geliyor değil mi! Başınız kel değil ya, neden olmasın ki!
Sayın Kemal ALTUNÇ, Londra’daki çok görkemli eğlence geceleri artık yeni tesisinizle birlikte KKTC’de devam ettirme kararı aldığınızı ve artık açılış için gün saydığınızı öğrendik. Memlekete yapılan yatırım eğer sizi pişman etmezse en hayırlısıdır değil mi! Hayırlı işler bol kazançlar dileriz…