Yani hiç kusuruma bakma Sayın Bakan!
Genelde ne kadar iyi ve hoşgörülü bir insan olsanız da bakan olduktan sonra size bir haller oldu...
Astığınız astık, kestiğiniz kestik!
Bundan bir ay önce Nüfus Kayıt Dairesi'nde olan bir olayı gündeme getirmiştik...
İşçi kadrosunda çalışan bir kadın eleman hiç görevi olmadığı halde bir vatandaşa kimlik çıkarmış ve aldığı parayı da kasada unutmuştu...
Burada bizim ilgilendiğimiz konu para meselesinden daha ziyade yetkileri arasında bulunmayan bir çalışanın kimlik kartı çıkarmasıydı...
Ama gelin görün ki araya örgüt başkanları girdi ve olay ört bas edilmek istendi...
Bir uyarı yazısı ile ört bas da edildi, ya da siz öyle zannettiniz!
Hadi bunu yuttuk diyelim, ama bilesiniz ki yutmadık...
...
Sonra bu olayı ortaya çıkaran müdür muavinine kancayı taktınız!
Çünkü o dürüst, çalışkan ve yasalara göre kalem oynatan bir çalışandı...
Bu olayı yazışmalara döken ve peşini bırakmayan bu arkadaşı kutlayıp, yanaklarından öpeceğiniz yerde cezalandırmayı tercih ettiniz...
Aynı dairede müdür muavini bulamayınca inat bu ya Muhaceret Dairesi'nden bir başka partilinizi Nüfus Kayıt Dairesi müdür muavinliği görevine getirdiniz...
Bu atamanın yasa dışı olacağını söyleyenlere de 'yasa dışı da olsa burada görev yapacak' dediniz!
Bir bakan olarak yasa dışı bir atama nasıl yaparsınız o da başka bir tartışma konusu...
...
Sonra burada yetkili sendika devreye girdi ve hatta eylem de yaptı...
Onları da tınlamadınız!
Çünkü bu konuda geri adım atmak istemediniz, diktatörlükte ısrar ettiniz...
Böyle bir tanımlama size yakışmasa da bunun Türkçede başka bir karşılığını bulamadık biz, siz bulunsanız söyleyin bize de bundan sonra öyle yazarız!
Sendika bu görevlendirmeyi Kamu Hizmeti Komisyonu Başkanlığı'na şikayet etti ve komisyon bu konuda şöyle bir yazı gönderdi;
"Kamu Hizmeti Komisyonu  Anayasa ve kendi yasasından kaynaklanan yetkilerini kurumların talebi üzerine kullanmaktadır. Bu konuyu düzenleyen Kamu Görevlileri Yasası'nın 80(3) maddesi 'vekaleten görevlendirme atanacak kamu görevlisinin bağlı bulunduğu kurumun yazılı istemi ve tavsiyesi üzerine Kamu Hizmeti Komisyonunca yapılır' demektedir.
İlgili yazınızda belirtilen konuyla ilgili olarak İçişleri Bakanlığı'ndan gerek müdür muavini atanması gerekse de vekaleten görevlendirme hususunda Komisyonumuzdan her hangi bir talepte bulunulmamıştır..."
...
Gördünüz mü Sayın Bakan yazıda ne diyor...
Bu işler tamamen Kamu Hizmeti Komisyonu’nun uhdesindedir ama siz sırf bir çalışanınızı hem de büyük özverilerle çalışan bir arkadaşınızı cezalandırmak için sadece diktatörlerin uygulayacağı bir yöntemi seçtiniz...
Ayrıca;
Dün konuyu Başbakanlığa bağlı Personel Dairesi müdürü ile de görüştük o da aynı Kamu Hizmeti Komisyonu'nun dediği gibi yetkinin sadece komisyonda olduğunu ifade etti...
Yani şu anda Muhaceret Dairesi'nden alınıp Nüfus Kayıt Dairesi'nde müdür muavinliğine vekalet eden arkadaşın o makamda oturması yasal değildir, bunun da sebebi sizin diktatörce aldığınız keyfi uygulamadır...
...
Siz çevrenizde sayılan ve sevilen ayrıca siyasette geleceği olan bir kişisiniz...
En büyük hatanız sırf partisel çıkarlar uğruna kendi ilkelerinizden ödün vererek otorite kuramamış olmanızdır...
Ve bundan böyle de parti ya da bazı örgütlerin baskısını üzerinizde hissederek icraat yapmaya devam ederseniz ve bunun için de yasaları ayaklar altına alırsanız kendi kendinize yazık etmiş olursunuz...
Bizden sadece bir dost tavsiyesidir bu.
 
 
MESAJ KUTUSU
 
 
Sayın Teberrüken ULUÇAY, tamam hadi örgüt başkanınızın kızını küçük bir uyarı yazısı ile geçiştirip partinize karşı mahcup olmadınız ama yasalara rağmen icraat yapmanız bardağı taşıran son damla oldu. Bakanlığınızın en çalışkanları arasında olan birini sırf bir inat için görevden alıp yine partinize yakın birini getirdiniz. Dürüst olmak sizin bakanlıkta para etmiyor mu?
Sayın Mustafa NAİMOĞLLARI, bana ulaşmak için aracı koymaya falan hiç gerek yok. Veteriner Dairesi hiç sağlığa aykırı olmasa 2 ton ete el koyar mıydı? Hem biraz bekleyin bakın daha neler var elimde araştırıp mercek altına aldığım. Bizi izlemeye devam edin lütfen…
Sayın Biray HAMZAOĞULLARI, eski işiniz olan otobüs şoförlüğünüze her zaman hazır olduğunuz yönündeki mesajınızı aldım. Ama çok sevinmedim çünkü siz içi ve dışı bir olan bir vekilsiniz. Şaibeli istihdamlar konusunda zerre kadar bir suçunuz yok. Ama aranızda o kadar çok koltuk sevdalısı var ki asıl sözümüz onlaradır, siz duruşunuzdan taviz vermeyin yeter ki…
Sayın Fatma KINIŞ, ne büyük bir tesadüf değil mi sizin halanızın torunu da Kalkınma Bankası’nın sınavında başarılı olmuş ve çalışmaya başlamış bile. Tebrik eder başarılarınızın daim olmasını dileriz.
Sayın Türkay TOKEL, sizin yeğenin kızı da Kalkınma Bankası sınavlarında başarılı olup istihdam edilmeye hak kazanmış onu da tebrik ederiz. Her nedense bu sınavda hep CTP ve DP’li yöneticilerin yakınları başarılı oldu, büyük tesadüf değil mi?
Sayın Ramadan GÖKŞAN, Veteriner Dairesi müdürü olarak acaba bir kez daha kasapların et aldıktan sonra şoklamaları konusunda bir açıklama yapabilir misiniz? Zira bazı kasap ve hayvancı arkadaşların bunun sadece 15 günlük bir mevzuat olduğunu iddia ediyorlar.
Sayın Ömer TAZEOĞLU, Serbest Liman’daki polis kulübesinin yerini değiştirme kararı aldığınızı memnuniyetle öğrendik. Polis arkadaşların oradaki can güvenliği her şeyden önce gelir. Tebrik ederiz…
Sayın Hakan DİNÇYÜREK, eğer bir ülkede çevre bakanının haberi olmadan çöpten enerji ihalesi açmaya çalışılıyorsa bunda elbet vardır bir hikmet değil mi? Basın açıklaması yapmak yerine bunu Bakanlar Kurulu gündemine sokmak daha hayırlı olacaktır diye düşünüyoruz. Bakalım nasıl bir açıklama yapacaklar?
Sayın Aziz GÜRPINAR, Türkiye’de hükümetin engelli gençler için iş kurmaları maksadıyla 36 bin TL hibe verme kararı aldığını duydunuz mu? Biz de devlete istihdam yerine artık böyle daha çağdaş yöntemler mi düşünülse acaba, fena mı olurdu?
Sayın Şener ELCİL, okula gitmeyen öğretmenlerin peşine düşüp deşifre etme kararınız biraz geç olsa da yerinde bir karardır. Ha keşke bunu daha önce uygulamaya koysanız da devletin paraları havalarda uçuşmasaydı…
Sayın Ufuk TANERİ, muhterem annenizin vefat haberini üzüntü ile öğrendik. Merhumeye Tanrı’dan rahmet size ve aileye sabır ve başsağlığı dileriz. Allah geride kalanlara sağlıklı uzun ömürler versin…
Sayın Rasıh REŞAT, istemeye istemeye de olsa düzenli spora başladığınızı duyduk. Geç bile kalmıştınız. Umarız hocanız size en ağır programı uygular da çok kısa sürede tığ gibi delikanlı olursunuz.
Sayın Mehmet HARMANCI, Dereboyu’ndaki yeri düzenleme trafik akışının hafiflemesinde ciddi etki yaptı. Demek ki biraz kafayı çalıştırınca oluyormuş değil mi? Bölge halkından özellikle de esnaftan teşekkür mesajlarınız geliyor…
Sayın Ahmet BENLİ, partiye olan tepkinize rağmen Sibel hanıma verdiğiniz destek bir çoğuna derin bir nefes aldırdı. Bu arada askının ne zaman kaldırılacağı da merak konusu oluyor. Sizin bakanlar acaba bu işi pek dikkate almadılar mı dersiniz?
 
 
GÜNÜN FOTOĞRAFI:
 
 
---------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
Günün Fıkrası
 
Uçurum

Bir gün Temel ve arkadaşı Dursun birlikte sinemada film seyrediyorlarmış. Filmin en heyecanlı sahnesinde bir at, üzerinde adam olduğu halde hızla uçuruma doğru gidiyormuş. Tam bu sırada Dursun :
- Temel bence uçurumdan aşağıya uçacaklar, demiş. Temel :
- Pence düşmeyecekler, demiş. İki arkadaş iddiaya girmişler.
Sonuçta uçurumdan aşağıya uçmuşlar ve Dursun iddiayı kazanmış. Dursun :
- Temel pen hile yaptum, pen bu filmi daha önceden seyrettum, demiş.
Temel hemen atlamış :
- Haçen pende seyrettum da pok yiyenun aynu hatayu yapacağunu zannetmiydum, demiş...