Genel seçimler sonrası genel kanı şu;
Herkes mesajını iyi okusun!
Meclisin yarıya yakını eğer değiştiyse ülke siyaseti de olumlu olarak kabuk değiştiriyor demektir.
Söze İrsen Küçük’ten başlamak gerekirse;
Partisine ilkleri yaşattı, sonuçta ilk kez bir genel başkan hatta başbakan seçim kaybetti.
Daha da önemlisi, UBP gibi muhafazakar bir partinin bile yeri geldiği zaman ‘vefasız’ olacağını gösterdi bize.
Bardağın dolu tarafına bakacak olursak da, bir başbakanın seçim kaybetmesi, halkın iradesinden daha öte bir şey olamayacağını gösterdi bize…

Partiler geneline baktığınızda yeni ve vizyon sahibi isimlerin meclise girmesi de önümüzdeki siyaset dönemi açısından umut verici oldu.
Lefkoşa’da CTP’den Tufan Erhurman, Birikim Özgür ve Doğuş Derya gibi isimler, CTP’nin bu işi en bilen parti olduğunu gösterdi.
Mağusa’da Asım Akansoy, Erkut Şahali gibi gelecek vaat eden gençler meclise girip, Sonay Adem, Mustafa Yektaoğlu ve Fatma Ekenoğlu gibi isimlerin de sandıkta kalması, sadece UBP’de değil CTP’de de kabuk değişiminin yaşandığını gördük.

Bizi göre mesaj alması kaçınılmaz olan bazı gazeteciler ve medya kuruluşları da var…
Bazı gazeteler ve televizyonlar körü körüne bazı partileri ve adayları destekleyerek işi çıkar ilişkilerine dayandırırken, bazı medya mensupları ile köşe yazarlarının da şaklabanca bazı adaylara verdikleri açık destek de basının yozlaşmanın hat safhasını yaşadığına işaretti.
Şimdi merak ederim, elinde hiçbir veri olmadan sırf üç kuruşluk menfaatler için bazı adaylara destek veren sözde gazeteciler bundan böyle nasıl halkın karşısına geçip kalem sallayacaklar?
Onlar yüzsüzdür derseniz, size de katılırım.

En ciddi mesajı da seçmen yine kendine gönderdi.
5 yılda bir de olsa eline sihirli değnek verildiğine şahit oldu…
Zira seçim öncesinde sessiz çoğunluk dediğimiz halkın gerçek iradesi ‘sandığa gitsem ne olur gitmesem ne olur’ düşüncesindeydi.
Gitti ve sihirliği değneği sallayınca, ardından ülke sallandı siyaset ters yüz oldu…
Demek ki isteyince oluyormuş!
Gelecek için ben çok umutluyum, çünkü ülke genelinde siyasette kabuk değişimi başlamış ve gelecek için umutlar yeşermiştir…
Hayırlı ve uğurlu olsun.


GÜNÜN FOTOĞRAFI


MESAJ KUTUSU


Sayın Ersan SANER,
İrsen beyin genel başkanlıktan istifa edip etmeyeceği daha belli değil ama genel başkanlık için daha şimdiden sizin adınız konuşulmaya başlandı. Genel başkanlığın Mağusa’ya taşınması için hem parti içinden hem de dışından büyük bir operasyon başlatıldı, kolları sıvayın bakalım…

Sayın Ahmet ÇALUDA, biz sizin kızgın partililer tarafından sadece tartaklandığınızı biliyorduk ama meğerse fena halde dayak yemişsiniz. Hem kaybetmenizden dolayı hem de dayak olayından ötürü büyük geçmiş olsun. Sendikadaki arkadaşlarınız odanızı hazırlamaya başlamışlar bile…

Sayın Erol OLÇAK, ne hikmettir bilinmez ama KKTC’de siz kimin için seçim çalışması yaptıysanız hepsi kaybetti. Hele de İrsen beyin saçını boyama olayı tam bir rezaletti. AKP’ye büyük başarılar kazandıran bir kuruluş nasıl olur da KKTC’de başarısız olur?

Sayın Sonay ADEM
, kaybettiğiniz belli olduktan sonra ilçe binasına helva getirip bir güzel yemişler. Siyaset böyle vefasız bir şey değil mi? Hele de CTP’de böyle bir eylem görmek çok düşündürücüydü. Büyük geçmiş olsun.

Sayın Hasan BOZER, sizin kaybettiğiniz belli olunca sabahın erken saatlerinden itibaren kimi göz yaşı dökerken kimi de Dillirga dinleyip göbek atmış. Oğlunuzun işleriyle politikayı karıştırmasaydınız ha keşke. Size de büyük geçmiş olsun.

Sayın Yüksel ÇELEBİ,
belediye çalışanlarını seçim günü sandıklarda gözlemci olarak çalıştırınca bugün bir çoğu belediyeye işe gelmemişler. Vatandaş soruyor, böyle torpil dünyanın başka neresinde var diye!

Sayın Bengü ŞONYA, kazanacağınıza kesin gözüyle bakılırken bir takım tezgahlar sonrasında ancak 7’nci sırada yer almışsınız. Moralinizin hayli bozuk olduğu söyleniyor. Ülkede temiz siyasetçiye yer yok değil mi?

Sayın Turgay AVCI, vizyon tamam, vitrin tamam, ama sonuç hüsran. Meclis’te almamanız büyük kayıp ama en azından büyük bir tecrübe kazanmış oldunuz. ÖRP’yi hiç kapatmayıp yola devam etseydiniz en az 5 vekil çıkaracaktınız.

Sayın Fikri ATAOĞLU, rüyalar sonunda gerçek oldu. Hem UBP’den hem de CTP’den gelen karma oylarla mutlu sona ulaştınız. Vekillik ananızın sütü gibi helaldir. Hayırlı ve uğurlu olsun…

Sayın Mustafa GÖKMEN, üç uçak bir gemi dolusu seçmene rağmen Çavuşoğlu’nun gerisinde kalmanız bölgede yadırgandı. Kaleniz olarak bilinen bir çok köyde geri kaldınız. 1000 tercih oy daha alsaydınız durum farklı olacaktı…

Sayın Sunat ATUN, UBP genel başkanlığı adayları arasında sizin de isminiz anılmaya başladı. Bu konuda önümüzdeki günlerde sıcak günler sizi bekliyor. Ankara kontaklarınızı devreye sokmazsınız işiniz zor.

Sayın Ramazan GÜNDOĞDU, düğünlerde dağıttığınız 100 dolarlar demek ki yeterli gelmedi. Bir dahaki seçimlere 100 Euro dağıtırsınız artık. Bu arada en azından bazı gazeteler yanlış haber yapınca kısa bir süreliğine de olsa vekil oldunuz, bununla yetineceksiniz artık.

Sayın Tahsin ERTUĞRULOĞLU, Derviş beye rağmen Lefkoşa’da birinci sıradan kazanmanız bazı çevrelerde şok etkisi yarattı. Büyük bir başarıya imza attınız, tebrik ederiz. Bakalım arkadan genel başkanlık da gelecek mi?

Sayın Dursun OĞUZ, eski genel başkanınız Turgay Avcı’yı geride bırakıp seçilmeniz eski ÖRP camiasında tartışma konusu olmuş. Boynuz kulağı geçer diye buna deseler gerek değil mi? Tebrik ederiz…

Sayın Deniz GÜRGÖZE,
genel seçimler biter bitmez yerel seçimler için kolları sıvadığınız söyleniyor. Ot yaydan çıktıysa artık yapacak hiçbir şey yok. Şimdiden hayırlı ve uğurlu olsun…

Sayın Cem PİŞMİŞ, önce itiraf sonra istifa ile onurlu bir duruş sergilediniz. Akaryakıt istasyonu izni iptal edilmeseydi iyi olacaktı ama haydan gelen de huya gidiyor işte değil mi?

Sayın Kutlu EVREN, meclisin yeni yüzü olmanız bölgede ve partiniz içinde büyük memnuniyet yarattı. Şimdi sıra dışı bir vekil olmak sizin elinizde artık. Başarılarınızın devamını dileriz…

Sayın Mehmet ERÜLKÜ, DP’nin İskele’deki başarısında Oğuz Köse ile birlikte payınız çok büyük. Dünya turunu hak ettiniz bakalım Serdar Denktaş size bilet kesecek mi?

Sayın Halil TALAYKURT, çok değil 210 tercih daha alsaydınız vekillik gömleği size nasip olacaktı. İnşallah bir dahaki sefere mutlu sona ulaşırsınız. Seçim sonrası olgun açıklamalarınız bölgede beğeni ile karşılandı.


Günün Fıkrası

Ucunu tut


Doğu illerindeki bir ağanın en büyük zevki, kar üzerine çişiyle imzasını atmakmış.
Bu nedenle kar yağmaya başladığı andan itibaren köyde hayvanlar dâhil hiç kimse sokağa çıkamazmış.
Kar biraz kalınlaşınca, ağa sırtına kürkünü giyer ve köy meydanına gelirmiş.
Yanında da en yakın yardımcısı Haso.
Ağa sırtını köye doğru döner sonra sorarmış:
-'Ula Hasso, ahali bakiy mi?'
Hasso cevap verirmiş:
-'Evet, ağam, hepisi de bir olmuş, pencerelerden bakir.'
Ağa çisiyle karın üzerine imzasını atarmış ' Abdullah CİZRELİOĞLU '.
Sonrada bir nokta koyarmış ve sorarmış:
-'Hala bakirler mi?'
-'He ağam, hem bakirler hem de çılgın gibim alkışlirler.'
Her sene ayni tören sürermiş.
Aradan 7 yıl geçmiş.
Ağa yine, kar tuttuktan sonra, çıkmış köy meydanına.
Sormuş Hasso'ya:
-'Ahali bakir mi?'
-'He ağam, bakirler, köpekler, kediler bile camdadır.'
Ağa 'Abdullah' diye adını, arkasından ' CİZRELİOĞLU ' diye soyadını yazmaya başlamış ki;
Kala kalmış, çünkü yaş gereği prostat.
Halka rezil olmak var. Alçak sesle Hasso'ya sormuş:
-'Bakirler mi?'
-'He ağam, bakirler de, sen ne diye durdin öyle?'
Ağa çaresiz:
-'Ula gel yanıma, arkanı dön ahaliye, tamamla şunu.' diye emretmiş.
Hasso bir an durmuş, sonra çişini yapmaya hazırlanmış ve ağanın kulağına eğilip:
-'Ağam' demiş, 'Kırk yıldır kafama vurdin, salak dedin, sırtıma vurdin aptal dedin.
Ha bu kulun okumayi yaz