Polis gece kulüplerini ve orada çalışan konsomatrisleri abluka altına aldı. Aslında konumuz polisin baskınları ya da gece kulüplerinin ülkeye verdiği zarar değil konumuz Sağlık Bakanlığı…

Gece kulüplerinde çalışan yabancı uyruklu kadınlar, her hafta sağlık kontrolleri için Lefkoşa Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi’ne gidiyor. Bu kadınlar her hafta sağlık kontrolünden geçerken neden ve ya niçin her hafta sağlık kontrollerinden geçtikleri sorgulandı mı hiç? Elbette sorgulanmıştır ama nedense dikkate alan olmamıştır.


Ülkemize kurpiyer, bakıcı, temizlik işçisi ve buna benzer işlerde çalışmak için yabancı uyruklu kadınlar geliyor. Peki, onların sağlık kontrolleri ne sıklıkla yapılıyor? Bu sorgulanmalıdır. 

Bu ne demektir düşünün bir. Yani siz bu kadınların ne amaç için ülkemizde bulunduğunu biliyor ve kabul ediyorsunuz demektir. Bu konudaki ciddiyetsizliğe bir de Sağlık Bakanlığı tarafından gece kulüplerine dağıtılan prezervatifler eklendi. Aldığımız bilgilere göre Sağlık Bakanlığı gece Kulüplerine prezervatif dağıtıyormuş. Bu iddialar gerçekse durum vahimdir.

O zaman Sağlık Bakanlığı yasak olan bu işi resmiyete döksün, biz de bu işin doğrusunun ne olduğunu bilelim. Polis de boşu boşuna gece kulüplerini abluka altına alıp, baskınlarla vakit harcamasın.

Yani Sağlık Bakanlığı ülkede fuhuş yasak diyor ama gel görün ki kendi eliyle gece kulüplerine prezervatif dağıtıyor. Sağlık Bakanlığı, gece kulüplerine müşteri olarak gelen ve daha sonra oradaki konsomatrisle birlikte ilişkiye giren kişileri düşünmüş olsa gerek ki yasak olan ve polis’in de ince eleyip sık dokuduğu bu olayı hiçe sayarak destek veriyor.

Ülkede fuhuşun günden güne artış gösterdiği fakat hükümetin bu konuyu bilerek ve isteyerek ele almaması da ayrı bir konu. Gece kulüplerinin varlığını kabul ettiğimiz bu günlerde birçok yuvanın da dağıldığını görmemek için ‘kör olmak’ lazım.

Sağlık bakanı Ertuğrul Hasipoğlu demek ki az bile söylemiş…

Geçtiğimiz günlerde gaf yaparak 14 Mart Tıp Bayramında Tabipler Birliği'nde yaptığı konuşmada muhalefetteyken gece kulüplerini eleştiren bir arkadaşına bakan olunca "Kapattın mı?" diye sorduğunu ve "Neyi kapatacaksın, 40 bin asker, 40 bin de öğrenci var, beni mi halletsinler" dediğini söyledi ve hayatının hatasını yaptı.

Herkes onu eleştirdi.

Bir bakana yakışmayan bu konuşmayı dikkate almamış olsa gerek ki, özür bile dilemedi.

Yaşını başını almış bir siyasetçiye hiç de yakıştırmadım bu cümleyi.

Zaten üslubuna dikkat etmeyen her bakan eleştirilmeye de mahkûmdur.

Aslında belki de hiç umursamadı sayın bakan kendisine yapılan eleştirileri. Çünkü fuhuşun yasak olduğu ülkemizde gece gündüz polis baskını yapılsa ve birçok kişi yakalansa da suçlu bu işletmeleri açanlar, para karşılığı bedenlerini satanlar ya da bu bedenlerden yararlananlar değildir.
Suçlu Sağlık Bakanlığı’dır.

Sağlık bakanlığımız sağ olsun ki 40 bin askeri düşünerek gece kulüplerine prezervatif dağıtmaktadır. Fuhuş yasak ama her hafta sağlık kontrolünden geçen kadınlar ne amaçlı geçiyor dersiniz? Sırf zevk olsun diye değil herhalde!!!

Peki iki ayda bir sağlık kontrollerinden geçen yabancı uyruklu kadınlar neden ikiye ayrıldı dersiniz. Yani her iki ayda bir sağlık kontrolünden geçen kadınlar ile her hafta sağlık kontrolünden geçen kadınlar.

Her hafta sağlık kontrolüne neden gerek duyuluyor? Önce bu soruya cevap verilmelidir.

Yani Sağlık Bakanlığı gece kulübünde çalışan kadınların para karşılığı ilişkiye girdiklerini kendisi de onaylamaktadır ki bu kadınlar her hafta sağlık kontrolünden geçmektedir.

Hatta onların daha güvenli ilişki sürdürmeleri adına prezervatif bile dağıtmaktadır ki bahsettiği 40 bin askerin dünyaya gelme ihtimali olan çocukları ülke nüfusunu etkilemesin diye.

Yani Sağlık Bakanlığı bu rezilliği örtbas etmek değil ortak bile oluyor.

Bir rica lütfen;
‘KADINLAR GÜNÜ’nü bir daha kutlamayın Sayın bakan’, bu biz kadınlara ‘hakaret’ olur.

Umarım Sağlık Bakanlığı bu iddialara cevap verir.