Girne Akçiçek Hastanesi kafeteryasında hastane çalışanları ile kahvelerimizi yudumluyoruz.
Biri geliyor, biri gidiyor…
Nöbete gelenler, nöbetten dönenler…
Hepsinin yüzünde yorgunluk ama görevlerini yapmış olmanın memnuniyeti de hakim…
Beni tek düşündüren konu hemen hepsinin iyi bir sigara tiryakisi olmalarını görmekti…
Nasıl olur da insanlara sağlık veren doktorlar bu kadar çok sigara içerler diye düşünüp durdum, onlarla sohbetim sırasında…
Sonra anladım ki görevi stres dolu olanların ilk sığındıkları ya sigaradır, ya da içki…
Sonuçta şunu gördüm ki, hepsi de sadece çalıştıkları hastanenin değil ülkenin genel durumuyla yakından ilgililer ve yaşanan sıkıntılar onları da fazlasıyla düşündürüyor…

Malumunuz, Girne Akçiçek Hastanesi bünyesinde kurultaya az bir süre kala TC Elçiliği ve bölgedeki vatandaşların da desteğiyle Kadın Doğum ve Cerrahi servisleri açıldı, törenle, alkışlarla…
Açıldı ama bir saat sonra kapandı!
Aylar geçti, hala kapalı…
Bu servisleri gezince anladım ki, şimdiye kadar ne yazmışsak az bile yazmışız…
Burasıın gezerken öyle etkilendim ki, Başbakan’a da ilgili bakana da kızgınlığım bir o kadar daha arttı…
Servislerde gezerken, kendinizi sanki de çok daha çağdaş bir ülkenin hastanesinde zannediyorsunuz…
Zaten, yetkililer burası yapılırken Amerikan sağlık sisteminden yararlanıldığını söylediler…
Hem sevindim, hem de aylarca kapalı olmasından dolayı da kızgınlıkla beraber üzüldüm…

1 küsur trilyona mal olan bu iki servis hala nasıl olur da kapalı tutulur anlamak mümkün değil.
Alt tarafı 5 hemşire istihdam edilecek ve servisler işlemeye başlayacak.
Ama ne mümkün, bırakın servislerin açılması, tünelin ucunda bile bir ışık görülmüyor.
Geçenlerde de yazmıştık, hem Başbakan hem de Sağlık Bakanı burası için hemşire talebinde bulundu ama TC Elçiliği’nden izin çıkmadı!
Burada TC Elçiliğini filan suçlamıyoruz, çünkü onların bir yıl için verdiği istihdam yetkisini bizimkiler iki ayda sırf kurultay rantı için kullandı ve bunu yaparken ne hastaneleri düşündü, ne polis teşkilatını…

Hastanenin tek sorunu bu iki servis değil;
10 makinelik bir diyaliz servisi için de çalışmalar başlatılmış.
Bunun için yine yapılan bağışlarla havuzda 600 bin TL birikmiş ve para bankada duruyor aylardır…
Sebep, hemşire ve doktor eksikliği!
Burası da topu topu 5 hemşireye bakıyor ama kurultay kurbanı olmaktan kurtulamamış…
Devreye girdiği an 80 civarındaki Girneli diyaliz hastası haftanın üç günü Lefkoşa’ya taşınmaktan kurtulacak ve kendi yaşadıkları bölgenin hastanesinde tedavi görecekler.
Hem de en çağdaş şartlarda…
Hükümetin daha neyi beklediğini anlamanın mümkünatı yok!

Bir de iki doktor sorunu var;
Birisi Dr. Hüseyin Kalgay, diğeri Dr. Levent Soyer…
Sözleşmeleri aylar önce bitmiş, onlar bu süreçte ücret almadan çalışmışlar ama hala sözleşmeleri yenilenmemiş.
Öğrendiğimize göre Başbakan’ın ABD ziyaretinden dönmesi bekleniyormuş.
İyi de, Başbakan gideli daha birkaç gün oldu gideli, onca ay akılları neredeydi ki…

Dün Girne dönüşü araç sürerken hep düşündüm;
Bu ülke yoklar ülkesi filan değil, hatta bazen bu ülkede yaşadığımız için bir çoğundan çok daha şanslıyız…
Her şeye sahibiz ama ülkede öyle bir otorite boşluğu var ki, elimizdeki olanların bile kıymetini bilmiyoruz…
Türkiye istediği kadar buraya maddi ve manevi yardımlara devam etsin.
Eğer elimizde her türlü malzeme mevcutsa ve biz bundan iyi bir yemek çıkaramıyorsak, bunun suçlusu sadece yine biziz…
Hele de bir kurultay, dolayısıyla koltuk uğruna bu güzelliklerin içine etmekten kaçınmıyorsak, yapacak tek şey ülkenin içine edenleri hiç gecikmeden oturdukları koltuktan indirmektir…







Hasipoğlu: Başhekim hakkında soruşturma açacağım!

Girne Akçicek Hastanesi’nde gözlem yaparken Sağlık Bakanı Ertuğrul Hasipoğlunu da aradık.
Hatta şaka yollu kendisini istifaya davet ettik, hoşgörüsünü bildiğimiz için.
Dolayısıyla hastanedeki eylemi hatırlatıp sorunların ne zaman çözüleceğini sorduk.
Kafamızı karıştıran şeyler anlattı bize;
Daha önce birkaç kez açıklamıştı bir kez daha vurguladı;
“Hastanede eğer hemşire açığı varsa bu başhekimin suçudur”diye…
Hatta bu konuda kendisi hakkında bugün-yarın bir soruşturma açacağını da kaydetti.
CTP Girne milletvekili Abbas Sınay ile bazı ilişkilerinden şüphelendiğini, bu nedenle yaşananların ardında başka tezgahlar olduğunu iddia etti.
Eski Sağlık Bakanı Ahmet Kaşif’in görev sırasında siyasi rant için sadece Mağusa Devlet Hastanesi’ne istihdam yaptığını burasını ihmal ettiğini kaydetti.
Hemşire sorununu hemen çözebileceğini, doktorların sözleşmelerinin de Başbakan7ın adaya dönmesiyle halledileceği sözünü verdi…
Sözlerin takipçisi olacağız!


MESAJ KUTUSU

Sayın İrsen KÜÇÜK, ABD ziyaretinizin sırrını nihayet çözdüm. Beşir Atalay geçenlerde adaya geldiğinde ‘Tayyip bey sizi de Türk Yürüyüşünde görmek ister’ dedikten sonra olay bitmiş ve valizleri o zamandan hazırlamaya başlamışsınız. Ancak şu ekip işi biraz kafa karıştırdı…

Sayın Gülin KÜÇÜK, ABD ziyaretinde siz de tepeden tırnağa kontrol olmuş ve bir taşla iki kuş vurmuşsunuz. Umarız tüm sonuçlar olumlu çıkmıştır. Geçmiş olsun…

Sayın Salih BEYOĞLU, hastane baş hekimi olarak bakanlığın sizin için soruşturma başlattığını biliyor muydunuz? Bu arada CTP’li vekil Abbas Sınay ile birlikte bazı işler çevirdiğiniz de iddia ediliyor, bakan sıkı takipte bilesiniz…

Sayın Halil İbrahim AKÇA, siz açılışta olmadığınız için belki görmediniz ama Girne Akçiçek Hastanesi’nin yeni servislerini mutlaka görmelisiniz. Burası için birkaç hemşire onayı verseniz de güzelim servis halkın kullanımına açılsa diyoruz. Zira bizimkilerin bir halt edecekleri yok…

Sayın Özkan YORGANCIOĞLU, siz her ne kadar Girne ilçe seçimlerinde kavga çıkmadı deseniz de Girneli partilileriniz hiç de öyle düşünmüyor. Bu arada bazı gizli eller de seçimlere müdahil olmuş ve iş çığrından çıkmış, bu işin gizli yanı kalmadı artık.

Sayın Ergün ONALT, daha birkaç gün önce uyarmıştık ve olanlar sonunda olmuş. Yönetimden 4 kişi birleşip sizi devirmişler. Bu arada kooperatifin açılmamasını istemişsiniz ama tınlayan olmamış diyorlar. Büyük geçmiş olsun.

Sayın Ferhan TENER, Dikmen Kalkınma Kooperatifi yönetim kurulu başkanlığınız hayırlı ve uğurlu olsun. Her ne kadar biraz kadife devrim yapılarak başa getirilseniz de yeni yönetimin sizden beklentisi epey fazla. Allah kolaylıklar versin…

Sayın Mehmet KÜÇÜK, kurultayda kendisine büyük destek verdiğiniz İrsen beye son günlerde epey saldırdığınız gözlemleniyor. Hayırdır ne oldu da ansızın böyle öfkelendiniz? İrsen bey bu işe epey kızdı diyorlar.

Sayın Erol UÇANER, ortağı olduğunuz Kolon Hastanesi’nin hemşire çalıştırma izninin halen çıkarılmadığını duyduk. Birileri hastaneyi mercek altına aldı bilmenizde yarar var…

Sayın Hasan BOZER, Girne Akçiçek Hastanesi’nin çalışan eksikliğinden dolayı dostlara üzüntünüzü belirtip sokağa çıkacak yüzünüzün olmadığını söylüyormuşsunuz. En azından utanma duygunuz var ya tebrik ederiz sizi. Bu arada hastane çalışanları sizi hala çok seviyor.

Sayın Fuat NAMSOY, çevrenize ABD ziyaretine katılmadığınızı anlatmak için yoğun çaba sarf ediyormuşsunuz. Gitseniz hakkınızda bu kadar söylenti çıkarmayacaklardı değil mi?

Sayın Veli BÜYÜKAĞA, okulunuzun velilerinden istenilen para için büyük tepki mesajları gelmeye başladı. Hele bir tanesi diyor ki, 250 TL’yi kim kaybetti ki biz bulalım ve okula verelim…Biraz indirim yapmakta fayda var…

Sayın Zorlu TÖRE, ABD’deki Türk Yürüyüşü’ne katılamayacağınız için derin üzüntü içinde olduğunuzu öğrendik. Biz sizin yerinizde olsak aynı saatte Lefkoşa’da bir yürüyüş gerçekleştirir bu işi bedavaya getirirdik. İnşallah bir sefere artık.

Sayın Oktay KAYALP, CTP Mağusa ilçe seçim sonuçları sizi hem bölgede hem de partide eskisinden çok daha güçlendirdi diyorlar. Desenize bu sefer olmasa da bir dahakine genel başkanlığın kapıları ardına kadar açılıyor…

Sayın Hatice FAYDALI, dün Lapta Sağlık Ocağı’dan bazı çalışanlar aradı, kendilerini başka bölgelere sürmekle tehdit etmişsiniz. Bu konuda yakında olaylar çığırından çıkabilir bizden uyarması…

Sayın Sezai SEZEN, bölgede size karşı başlatılan teşkilatlandırmadan sonra ateş aldığınız karşı atağa geçtiğinizi öğrendik. Ha keşke hizipleşme değil de aksine birlik ve beraberlik içinde olsaydınız.

Sayın Ali Özmen SAFA, sizin kredi işinin olmadığına üzüldük. Yatırımcı değil de delege olsaydınız şimdiye kadar çoktan parayı almış olurdunuz. Bir sorun bakalım sizi delege kabul ederler mi?

Sayın Hanifi DEMİR, İskele ve Büyükkonuk bölgesindeki yeni teşkilatlandırma olayında sizin de kurmaylar arasında olduğunuzu öğrendik. Ömer Tatlı’nın lahmacunları işe yaradı desenize…

Sayın Ali ÇIRALI, siz sanayi bölgeleri için yasayı daha çok beklersiniz. Bu hükümete dişinizi göstermezsiniz bir ömür boyu beklemek zorunda kalırsınız. Sesinizi daha gün çıkarmak durumundasınız.



Günün Fıkrası

Terzi

Terzi ölmüş, karısı haliyle dul kalmış. Onun bunun dedikodusundan, çapkın erkeklerin bakışından tak etmiş kadıncağızın canına ve evlenmeğe karar vermiş. Bir demirci ustasının evlenme teklifini kabul etmiş ve evlenmişler. İlk gece demirci pazusunu şişirerek kadına dönmüş;
-'Senin terzinde böyle pazu var mıydı?'
Kadın;
-'Yoktu!'
Demirci, öne doğru hafifçe kasılarak ve göğüs kaslarını şişirerek kadına yine sormuş;
-'Senin terzinde böyle göğüs kasları var mıydı?'
Kadın;
-'Yoktu!'
Demirci baldırlarını şişirerek bir daha sormuş;
-'Senin terzinde böyle güçlü bacak kasları var mıydı?'
Kadıncağız;
-'Yoktu'
Bu şekildeki güç gösterileri devam edip gidince kadın artık daha fazla dayanamayıp açmış ağzını, yummuş gözünü;
-'Bana bak! Benim terzide böyle şeyler yoktu, ama şimdi o burada senin yerinde olsaydı, bu sürede hem beni becerirdi, hem seni becerirdi, üstüne de bir takım da elbise dikerdi!'