Sayın Hasan Taçoy, katıldığı bir programında yerel seçimlerde koalisyon olmayacağını dillendirdi. Taçoy’un televizyon programında yaptığı bu açıklamanın çok iyi analiz edilmesi gerektiğini düşünüyorum. Yani Sayın Taçoy televizyon karşısında yaptığı konuşmada anlatmak istediğini bence tam olarak anlatamamıştır.

Bu karar Hasan Taçoy’un tek başına alabileceği bir karar değildir. Her ne kadar DP-UG Genel Sekreterlik görevini yürütse de partisine ve partinin yetkili organlarına karşı bir sorumluluğu vardır. Parti adına çıkıp bir televizyonda açıklama yapar ve bundan da birçok parti yetkilisinin haberi olmazsa işte o zaman bu durum, hem partiyi hem de parti yetkililerini çok zor durumda bırakır.

Yani ağzınızdan çıkan laf hedeften saparsa durum ciddi demektir.

Eğer Sayın Taçoy kelime hatası yapmamış ve kazara böyle bir açıklama yapmak zorunda kalmışsa işte vay o zaman DP-UG’nin haline!

Bugün DP-UG olarak güç kazandıklarını öne süren Sayın Denktaş, yerel seçimlerde aldıkları bu kararla ne kadar iddialı olabilecektir? Şuan mevcut belediyelerini de elden kaybetme adına gireceği bu yarışta mağlup ayrılmayı göze alacak mıdır? Kaybetme riskinin %80’lerde olduğu belediye seçimlerde bu riski göze almak akıl işi değildir. Serdar Denktaş’ın da direttiği gibi UBP ile güç birliği olmayacaksa o zaman yerel seçimler dâhil ileriki yıllarda DP-UG ne kadar iddialı olabilecektir?

UBP’nin güçlenmemesi adına DP-UG’nin sağda birleşme de diretmesi ne kadar sağlıklıdır? Parti tabanının karşı çıktığı sağda güç birliği olmazsa, DP-UG belediye seçimlerinde hüsrana uğrayacaktır. Kıyasıya bir seçim geçeceği ortada iken güç birliğine yanaşmaktan korkan DP-UG, karşısında çıkan fırsatı eli ile geri tepmeyi nasıl göze alır onu anlamış değilim.

Gerçi resmi bir açıklama da henüz yapılmamıştır. Cuma gününe kadar yapılması beklenen resmi açıklama eğer bugün Sayın Taçoy’un dediği gibi sağda güç birliği olmayacak gibi ise DP-UG yerel seçimlerde var olan gücünü de kaybetmekle karşı karşıya kalacak, hatta şimdiden söyleyebilirim ki kaybedecektir.
CTP bu durumu fırsat bilerek hareket edecek ve yerel seçimlerde gücüne güç katacaktır.

Her ne kadar Sayın Taçoy ve Sayın Denktaş güç birliğini vurgulamasalar da son karar Cuma günü verilecektir. İşte tam bu noktada ‘Eroğlu’ faktörünün göz ardı edilmeyeceğini düşünüyorum. Saray’dan gelecek bir işaret Cuma günü verilecek olan kararı belirleyecektir.

UBP’nin hedef 28 belediye olduğu gibi CTP’nin de hedefinin 28 belediye olduğunun unutulmaması gerekir. Hedef eğer 28 Belediye ise DP-UG ile UBP’nin belediyelerde yapacakları işbirliği ile 28 hedefine yakın sonuçla bu seçimi önde yürütecektir.

İşte bunun kararı Eroğlu’nun iki dudak arasındadır…