Aslında bu çağrı, Dipkarpaz halkının yıllardır ‘’biz varız’’ çağırısıdır.
Belediye Başkanı Suphi Coşkun’u bilmeyen yoktur. Sıra dışı bir belediyecilik yürüten Coşkun’un önceliği bölgenin kadınları oldu. Yani yıllardan beri süre gelen tabuları yıkarak değişimi kadınların gücü ile başardı. Bölgesinde yaşayan kadınların, erkeklerden daha fazla söz sahibi olması için çaba harcadı. İnanılır gibi değil belki ama bugün Rumlarla bir arada yaşamaktan memnuniyet getiren tek Türkiye kökenli Belediye Başkanı Suphi Coşkun’dur. Örnek teşkil edecek bir çaba göstermiş, Rum ve Türklerin bir arada kaynaşması için çeşitli etkinliklerle onları bir araya getirmiştir.
Rumcayı az bilen Coşkun, şimdilerde nerdeyse en az Rumlar kadar iyi Rumca konuşmaya başladı bile. Gelelim konumuza. Aslında Dipkarpaz dendiği zaman bakir bir bölge aklımıza gelse de, bu bölgenin birçok şeyden yoksun olduğu da geliyor hafızamıza. Adım adım farklılık yaratılmak adına çalışan belediye başkanı geçtiğimiz gün bir televizyon programı için bölgesinde çekim yapan ekibin karşısına onlarca kadını toplamayı başarmıştır.
Bugün siyasetçilerimiz kahvelerde iki insanı bile konuşmak adına bulmazken, Suphi Coşkun kadınları evlerinden çıkarmayı başarmıştır. Öncelikle bu konudaki başarısından dolayı tebrik etmek isterim. Kadınların erkeklerle kıyaslandığı ve üstün görülmeye çalışıldığı toplumda Suphi Coşkun, bir tabuyu daha yıkmıştır.
Dipkarpaz yıllardır hiçbir projenin meyvesini alamamıştı. TC Elçiliği’ne sunduğu projelerin onaylanması ile Dipkarpaz’da köklü değişime başlayan Coşkun, önce Dipkarpaz’ın çehresini değiştirecek projeleri sonra da turizm adına hayat bulacak projeleri hayata geçirmeyi planlıyor.
İşte tüm bunlar yaşanırken Dipkarpaz’ın halen eksiklikleri göze çarpıyor. Bu insanların sağlık alanındaki eksiklikleri gözle görülmeyecek gibi değil. Sağlık alanındaki sıkıntılar Dipkarpaz halkını isyan noktasına getirdi. İnsan sağlığının hiçe sayıldığı ve saat 12:00’den sonra doktoru olmayan Dipkarpaz’da ölüm her an karşınızda. Sırf doktor olmamasından dolayı bile bile ölüme terk edilen insanlar var. Ambulansın bile bazen çare olmadığı bölgede doktor yoksa neye çare?
Yazıktır! Günahtır!...
Önce sağlık diyor başkan ama maalesef hükümet edenler Dipkarpaz’ı yok sayarak çalışmalarını yürütüyorlar. Ama burada yaşayan insanları unutanlar, günü gelince ‘’oy istemek’’ uğruna destek bekliyorlar. Bu insanlar ‘’kendilerini unutanları’’ çok iyi hatırlarlar. Verilen sözleri kaçı yerine getirmiş, kaçı yerine getirmemiş çok iyi bilirler. Dipkarpaz’ı hiçe sayarak, o bölgeye yeterli hizmeti götürmeyen hükümet, mevcut politikalarını yeniden gözden geçirmelidir. Dipkarpaz’ın isyanını duymak istemeyen hükümet edenler, seçim zamanı lütfen bu insanlara gelip de vaatlerle gün eğlendirmesin.
