Baktım da CTP-BG içerisinde yaşanan olaylar biraz yatıştı. Yani o kıvılcımlar şuan sönmeye başladı. Özkan Yorgancıoğlu’nun büyük payı var bunda. Yani sorunun kendisi olduğunu anladı ve geri adım attı. Bu bir erdemdir. Yorgancıoğlu, karşısında yer alan kişilere uzlaşıcı davranarak çok büyük bir sarsıntıyı engellemeyi başardı.

Çok kritik bir dönemdeyiz.

CTP parçalanmamak adına savaş veriyor. Kıbrıslı Türkler CTP’nin bugünlere nasıl geldiğini çok iyi bilirler. Hele de en zayıf oldukları dönemde güçlenmek adına verdikleri savaşı.

Sorunlar her ne kadar parti içinde yaşansa da, artık dışarıya taşmıştır bir kere. Yaşanan tüm sorunlar parti içerisinde kutuplaşma yarattı. Başbakanlık koltuğunda oturan Sayın Yorgancıoğlu CTP’nin geldiği noktayı göz ardı eden bir duruş sergiledi. Hükümette olmanın verdiği sorumluluk ile parti ilişkilerini karıştırdı. Ama geç de olsa bu muhasebeyi kendi içinde yaptığını görüyoruz. CTP parçalanmak üzereyken şuan toparlanma sürecine girdi. Halen son kozlar oynanmasa da orta yolun bulunması adına birileri geri adım attı.

Akşam gerçekleşen Genel Sekreterlik için tek aday olan Kutlay Erk’e ilk elini uzatan Yorgancıoğlu oldu. CTP’nin Genel Başkanlık koltuğuna oturan Erk, bu saatten sonra Başbakan ile uzlaşı sağlamak zorundadır. Genel Sekreterin partinin bütünlüğü adına Genel Başkanla istişare ederek hareket etmesi şarttır. Bu partiye kazanımdır.

Genel Başkanlık ve Genel sekreterlik için ismi duyulan ama sonradan nedenini açıklamadan vazgeçen Sayın Prof Dr Mehmet Çağlar’ı da halen anlamış değilim. Yola çıkıp sonradan vazgeçerek anlamını bulamadığım bir siyasetçi modeli çizdi gözümde. Belki karşısındaki adaylara saygıdan belki de beklediği olmadığından ama her ne olursa olsun attığı geri adımın nedenini açıklamak zorundaydı. Siyaset güvensizliğe yer vermez. Eğer bir kere güven kaybederseniz güven kazanmanız çok zordur bu saatten sonra. Umarım bu sessizliğin altında yatan nedenler geçerli nedenlerdir.

Evet Erk’in yarından itibaren duruşunu izleyeceğiz. Yani koltukta oturmak yapacaklarını unutturacak mı yoksa CTP yenilenmek adına yapılanma sürecinden mi geçecek?

Tek başına mücadele edilmeyeceğini iyi bilen bir siyasetçi var Özkan Yorgancıoğlu’nun karşısında. Kutlay Erk her ne kadar Genel Başkanlık seçiminde Asım Akansoy için evet demiş birisi olsa da Özkan Yorgancıoğlu’nun uzattığı eli sıkacak kadar uzlaşıcı birisidir.

Erk, dış temaslarda başarılı olan en önemli isimlerden birisidir. Genel Sekreter’in her alanda çalışabilecek siyasi birikimi olması gerekir. Kutlay Erk bu görev için doğru bir isimdir.

CTP, parti içinde yaşanan sorunların çözümü için örgütlerle ortak noktayı bulmak zorundadır. Bir şekilde toparlanarak, parti içinde neler yapılabilir diye yeniden örgütlenmelidir. Zor bir dönemden geçildiğini kabul etsek de herkes bir adım atmalıdır. Bu şarttır. Bugün partiye küstürülen CTP’liler büyük bir kayıptır. Önce bunu kabul etmek gerekir. Bu kayıpların en aza indirilmesi ve küskünlerin partiden yeniden aktif rol üstlenmesi sağlanmalı ve bu insanlar kucaklanmalıdır.

Haziran da yaşanacak yerel seçimden sonra Genel Seçimeler var. Yani illa ki önümüzdeki seçimlere etki edecek olumlu çalışmalar yapılmalı ve kısa sürede CTP toparlanmalıdır.

Genel Sekreter ile Başbakan Yorgancıoğlu’nun ne kadar birlikte yürüyeceklerini hep birlikte göreceğiz. Uzatılan eli tutmak için sanırım kimse düşünmeyecek. Gerek Yorgancıoğlu gerekse Erk bu ülke için uzlaşı yolunu bulmak zorundadır.

CTP bugün hükümette yaptığı doğru ve yanlış icraatlar ile halkın gözünde sınava tabii tutulacak. İşte bu sınavın neticesi halkın tepkisini ortaya koyacaktır. Sırf bu yüzden CTP güçlenmelidir.

Kazanmak adına birlik olma zamanıdır.