Yaklaşık yedi bin üye yazarak bir rekor kırıldı. UBP’liler kendi üye sayısına bile şaştı. Üye sayısından net olarak emin olmayan bir Genel Başkan için bu rakam büyük bir başarıdır. Ardından birçok spekülasyonlar bıraksa da bir gaye içerisinde yazdırıldı üyeler. Amaç Hüseyin Özgürgün’e yakın isimlerin Hüseyin Özgürgün’ü zirveye taşımasıydı. Aslında bugün yaşanan bu süreci geçtiğimiz cumhurbaşkanlığı seçimine benzetiyorum. Eroğlu her ne kadar iyi niyeti ile seçim götürmeye çalışsa da bir şekilde onun yanında olanların darbesini aldı. Yani sağ gösterip de sol vuranlar, Eroğlu’nu evine gönderdi. Aslında bu bir derstir. Başarılı bir siyasetçi siyaseti zirvede bırakmalıdır. Koltuk geçici bir makamdır. Ayni şey şuan İrsen Küçük vakasından sonra Hüseyin Özgürgün için de geçerlidir. Kendini başarılı akdederek seçime hazırlanmak nasıl bir özgüvendir anlamadım gitti.

Özgürgün, Özkan Yorgancıoğlu gibi iyi bir insan olabilir ama yine Özkan Yorgancıoğlu gibi kötü bir siyasetçidir. Başarılı oldum diyebildiği kaç icraat vardır sorarım. Özgürgün başarısızlığını yanına aldığı müttefikleri ile örtmeye çalışmaktadır. Geçmişte çok büyük sorunlar yaşadığı hatta bir ara ipleri kopardı dediğimiz Sunat Atun’u yanına alarak bu kırgınlığı ve husumeti sonlandırmış oldu. Hele de Lefkoşa’da oldukça güçlü bir isim olan Faiz Sucuoğlu’na verdiği imkânla onu geri planda tutmayı başarmıştır. Güzelyurt’u da küstürmeyip bir kapı da oradan açan Özgürgün, Girne’nin en temiz kalmış isimlerinden birini de yanında tutarak güçlenmenin hazzını yaşamaktadır.

Özgürgün güçlü değildir. Güçlü isimleri yanına alarak güçlü olduğunu kendisine de kanıtlamaya çalışan bir siyasetçidir. Dün Nazım Çavuşoğlu aday olduğunu açıkladı. Bu hafta Ünal Üstel’in, gelecek haftalarda ise Ersan Saner ve Zorlu Töre’nin de adaylıklarını açıklaması söz konusudur. Yani 5 kişiye karşı nasıl bir savaş sürdüreceğini merak ettiğim Özgürgün, adaletsiz üye yazdırmanın bedelini 31 Ekim tarihinde ödeyecektir. UBP içinde yaşanan entrikaların artık üzeri kapanmıyor. Halk bu vekilleri seçerken bir amaç için göreve getiriyor. Ama bugün vekillerin başarısından ve ülkeye verdiği hizmetten çok başarısızlıkları gündemdedir.

Şuan gözler Genel Başkanlık seçimindedir. Süre gelen bu dönemde yaşanan çıkar ilişkileri bir şekilde ‘’keser döner sap döner, gün gelir hesap döner’’ misali Özgürgün’e olumsuz şekilde yansıyacaktır. Çok uzun değil, hep birlikte üyelerin ortaya koyduğu tepkiyi göreceğiz. UBP harcanacak kadar basit bir parti değildir. Kimse, UBP’nin kişisel çıkarlar uğruna UBP isminin kirletilmesine izin vermez.