“Derviş’in zikri ne ise fikri de o’dur “ der eskiler. CTP ne kadar kamuflaja bürünse de altındaki zihniyet elbet ortaya çıkar. Geçici hükümetinde kamuflajı erken söküldü vesselam.
Örneğin geçici hükümetin İçişleri ve Yerel Yönetimler Bakanı Gülsün Yücel daha koltuğa oturalı bir ay bile dolmadan ardı ardına gelen skandal haberleri ile gündeme oturdu.
Sayın Bakan önce Yahudilerin avukatı çıktı şimdi de yanında çalıştırdığı kişilerin sigorta ve ihtiyat sandığı primlerini yatırmadığı ortaya çıktı.
Çalışma Bakanı Aziz Gürpınar her Allah’ın günü “kaçak çalışma hayatının önüne geçilecek” deyip dursun Güven ve Şeffaflık hükümetinin bir bakanı Aziz Gürpınar’ın söylemlerini davulun sesi misali uzaktan hoşça dinlemekle yetinsin.
Dün haberiwww.kibrissondakika.com verdi. Sitenin haber merkezine ulaşan ve adının gizli tutulmasını isteyen bir kişi Bakan Yücel'in yanında çalışan Hanım Teke'nin yatırımlarını yapmadığı bilgisini paylaştı. İşte o haber;

Elde edilen bilgiler doğrultusunda Yücel'e ait avukatlık bürosunda çalışan Hanım Teke adlı kişinin Ekim 2012'den bu yana sigorta ve ihtiyat sandığı primlerinin yatırılmadığı, Teke'nin neredeyse 10 aydır sosyal güvencesi olmadan çalıştırıldığı ortaya çıktı.

Şeffaflıkla övünen geçici hükümetin CTP'li Bakanı Gülsün Yücel'in konuyla ilgili açıklama yapması bekleniyor. "Emek en yüce değerdir" ilkesine her zaman bağlı bulunduğunu belirten CTP'nin bir bakanının çalışanının sosyal yatırımlarını yapmaması ise "skandal"...

Bafra'da su arıtma tesisi TAHAL'ın Avukatı olduğu yönündeki haberler karşısında sessizliğini koruyan Yücel'in, bu konuda açıklama yapıp yapmayacağı merak konusu...

UBP hükümetiyle bir türlü uzlaşıya varmayan, KKTC devletine 2,5 milyon TL borcu bulunan TAHAL şirketi, CTP ağırlıklı geçici hükümet göreve gelir gelmez anlaşma sağlamış, Bafra bölgesine su verilmeye başlanmıştı.

Bafra bölgesinin susuzluktan kurtulması yüzleri güldürdü, ancak TAHAL'ın UBP hükümetiyle aylarca uzlaşıya yanaşmazken ve konuyla ilgili yargı süreci devam ederken geçici hükümetle oldukça kısa süre içinde anlaşmaya varması merak uyandırdı.

Yapılan araştırmalar, TAHAL'ın hukuk işlerinin Avukat Bakan Yücel'in hukuk bürosu tarafından yapıldığını ortaya koydu. Bu konuda günlerdir yapılan yayınlarla ilgili de şeffaf hükümet sessizliğini korumaya devam etti.TAHAL'ın KKTC devletine olan borcunun akıbeti ise bilinmiyor.

Akşam saatlerinde sessizliğini bozdu!
İçişleri ve Yerel Yönetimler Bakanı GülsünYücel, hakkında çıkan iddialarla ilgili dün akşam saatlerinde bir açıklama yayınladı. Bakan Yücel, Tahal şirketinin avukatı olmadığını söyleyemedi. Sadece bu işten kendisine bir ödeme yapılmadığını söyledi. Kaçak işçi içinde “ofiste değil evde çalışıyordu” dedi. İşte Bakanın konuya ilişkin açıklaması;
“Bir süreden beridir kasıtlı olarak şahsımla ilgili yalan ve mesnetsiz iddiaların ayni kişi ve ayni kaynaklar vasıtasıyla yayınlanmakta olduğu malumunuzdur. Kamu oyunun bilmesini isterimki, bu iddialar tamamen gerçek dışı olduğu gibi, haksız elde edilen kazanımları elinden alınan kişi veya kişilerin zavallı feryatlarıdır.
16.5.2013 tarihinde, ben bakan olmadan önce, eski hükümet yetkilileriyle yapılan protocol tahtında, ödeme yapılmıştır ve mezkurprotocol şartlarına tamamen uyulmuştur. Tahal şirketine herhangi bir bağışlama olmadığı gibi, ofisimin de yapılan ödemeyle ilgili herhangi bir masraf talebi olmamıştır.
Tahal Şirketi 11.4.2013 tarihinde mahkemeye başvurmuştur ve mahkemeneticesinde tarafların haklılığı belirlenecektir. Ayrıca ben ofisimde Hanım Tekeisimli birini çalıştırmadım. Adı geçen kişi bir sure evimde çalıştı, ancak tüm sosyal hakları bir tamam ödenmiştir ve söz konusu kişi, Ekim 2012 tarihinden itibaren başka birinin yanında çalışmaktadır. Ne adı geçen kişiye, ne de devlete borcum yoktur.Saygılarımla,”

Özkan YORGANCIOĞLU:CTP tarihinde ilk kez bir genel başkanın reklamı parti reklamının önüne geçti. Bakalım bu değişim nasıl bir sonuç verecek?
Suat GÜNSEL:Cumhurbaşkanı Eroğlu ve TC Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay’ı Yakın Doğu Üniversitesi'nde biraraya getiriyormuşsunuz. Seçim öncesi önemli bir buluşma olacak desenize.
Mustafa EMİROĞULLARI: Meclis'ten telefon parası almayan,ve beleş dağıtılan iphonelerden almayan tek vekil olarak tarihe geçtiniz.
Zeren MUNGAN:Bu yaz günü ceket fazla gelmiyor mu? Yoksa ceketi alıp giderim demek için mi ceketi giyiyorsunuz?
Hasan ERCAKICA:Zeren Beyle dostluğunuz ve yakınlığınız çok eskilere dayanıyormuş.Sizin için bir ağacın iki dalı gibidir diyorlar.
Dursun KOÇ:Girne’de yavaş yavaş yıldızınız parlamaya başladı. Bu arada çok değişik çevrelerden destekler gelmeye başlamış son zamanlarda.
Özdemir GÜL:Aday tanıtımlarına iki oğlunuzla gitmeniz güzel de bazıları sizin oğlanları koruma zannediyormuş.
Yusuf TAÇOY (Terzi Yusuf):Dün sizi Hastanede görenler küçük bir telaş yaşamışlar ama sonra ziyaret için orada olduğunuz anlaşılmış. Seçim öncesi sakın fazla heyecana kapılmayın.
Hasan TOZDUMAN:Çok geçmiş olsun, ciğerlerinizi üşütmüşsünüz ve hastaneye yatırmışlar sizi. Seçim öncesi yatmak zor olsa gerek sizin için.
Kadri FELLAHOĞLU:Şu kredi kart fakları ile ilgi bir açıklama yapacak mısınız? Bizde merak ettik doğrusu nereye yazılıyor bu fazla alınan paralar.
Safa KARAHASAN:Gene Rum liderle röportaj yapan ilk Türkiye gazetesi muhabiri sen oldun. Bu arada askerlik için son hazırlıkla ne aşamada?
Özlem AVCI:29 Temmuz günün akşamına kadar evde yemek pişirmeme kararı almak zorunda kalmışsınız. Turgay Bey’den daha fazla dolaşıyormuşsunuz.
Aydın BAHRİ:Sosyal paylaşım sitesinde paylaştığınız fotoğrafa tarih olarak 2011 yazdınız. Aynı fotoğrafı Güven Cantaş 2011 olarak verdi.Hangisi doğru?
Gürsel UZUN:Ailenin önemli isimleri son 10 gün Gazimağusa’ya kamp kurmaya geleceklermiş. Ülkenin dört bir yanındaki Uzun’ların desteği ile üst sıralara doğru tırmanışa geçtiniz bile.
Bülent DİZDARLI: Şu deve hikayesi mühim. Bizim memlekette de devenin dişi mi erkek mi olduğunu anlayacak adam sayısı oldukça az değil mi?
Ayşemden AKIN: Emir büyük yerlerden dedik Sevgili Arşemden. Senin jölelinin eski ustasına kadar gidiyor. Bu arada kendini çok kaptırma bu işlere. Ansızdan bir şey çıkar moralin bozulur sonra…
Asım VEHBİ: Dün NTV canlı yayında ülkemizi ve GAÜ’yü gayet başarılı bir şekilde tanıttınız. Umarız tercihlerde geçen yılın çok üstünde bir başarı yakalarsınız.
Tamer GARİP: Çok kıymetli ve KKTC için önemli işlere imza atan sevgili babanız allahın rahmetine kavuşmuş. Merhuma Allahtan rahmet geride kalanlara sabırlar dileriz.


GÜNÜN SORUSU
Lefkoşa Türk Belediyesi'ne su faturasını ödemek için gittim. Faturam 45.52 TL. Kredi kartı ile öderseniz komisyon alınıyor. Alındı da! Pos cihazından çıkan fişe baktığınızda 46,06 TL kesildi. Ancak makbuzdaki rakam 45,52 TL.
Şöyle örnekleyim. Siz 50 TL'ye bir ürün satın aldınız. Karşılığında verilen makbuzda 45 TL ödemişsiniz gibi görünüyor... Bu nedir? Biri açıklayabilir mi?Aral Moral
GÜNÜN SÖZÜ
“Dünyanın hiçbir ülkesinde mazot fiyatları benzin fiyatından yüksek değildir. Ama gelin görün Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’de koltukların sevdasına kapılanlar üretici ve nasırlı elleri hiç düşünmemektedir. Derhal ekmeğin fiyatını ve gramajını serbest bırakan Bakanlar Kurulu kararının iptal edilmesini, mazota yapılan bu zammın da geri çekilmesini ülke insanımızın ve üreticilerimizin adına talep ediyoruz. Ey hükmedenler! Görüyoruz ki koltuklar hala sizlere hükmektedir. Bu koltuklara sizler hükmedemediğiniz sürece bu koltuklara hükmedebilen siyasetçileri mutlaka o makamlara getirmenin yolunu bulacağız. Bu Ramazan ayında temennimiz koltukların değil gönlünüzün kalbimizin icraatlarını görmek istiyoruz.”
Kıbrıs Türk Çiftçiler Birliği Genel Başkanı Alican Kabakçı
BİZİM TEMEL
Taksi şoförü yolda giden temel'e çamur sıçratmış ve ilerde taksi sırasına girmiş. Temel sıranın başındaki şoföre gitmiş,
_Taksime kaça cideysun?
_bi milyon.
_Pen beş milyon verecegum, ama taksimde seni becerecegum, diye teklif etmiş. Şoför çok kızmış. İkinci, üçüncü dördüncü şoförlerede aynı şeyi teklif etmiş. Beşinci Temel'e çamur sıçratan şoförmüş. Ona yaklaşmış,
_Taksime kaça cideysun?
_bi milyon.
_Peçi cidelum, demiş ve diger taksilerin yanından geçerken şoförlere göz kırpmış.