Ben bir lafa bakarım laf mı diye, bir de söyleyene bakarım adam mı diye

Sözüm meclisten dışarı!!!

Kim üstüne alır bilemem ama konumuz ‘MECLİS’.

Üzerinden belki bir hafta geçti ama nedense yazmadan da edemedim. Meclis KKTC’nin aynasıdır. Ama maalesef bu ayna son dönemlerin en kötü görüntülerini barındırıyor.

Kürsüye çıkanların maşallahı var. Ağızlarından çıkan hakaret mahiyetinde sözler mi istersiniz, birbirlerine atıfta bulunarak suçlamalar mı, seslerinin tonunu ayarlamadan bağrışmalar mı daha neler neler.

Ne özelliği varsa kürsünün anlamadım. Kürsüye her çıkan siyasi temsilci ses tonunu ayarlayamamayı bırakın bir coşuyor ki tutana amenna…
Bugün baktığımızda siyasete atılmaktan korkan kadınlarımız var. Nedeni de bugün yaşanan olaylardır. Yani saygısız sırasız bir meclis ortamında yer almak istemeyen birçok kadın siyasetten geri duruyor. Halbuki ben isterdim ki meclisi kadınlar kuşatsın da adamlar haddini bilsin. Konuşmalarında yaptıkları hakaretler minimum düzeye inecek ve ses tonları yükselmeyecek.

Yinede ümitliyim. Önümüzdeki genel seçimlerde kadınlar bayrağı taşıyacaktır.

Evet gelelim konumuza.

Mecliste üslubunuz çok önemlidir. Karşınızdakiler sizin sıra arkadaşınız olsa da ‘sen’ yerine ‘siz’ demelisiniz. Yoksa siz üslubunuzu basitleştirirseniz sizi dikkate alan da olmaz. Kısacası eğer azınızdan çıkana önceden hükmederseniz, doğru laf hedefi bulacaktır. Ama çıkışlarınız ‘senli benli’ olursa kimsenin kimseye saygısı kalmaz. Özelliklede dünyanın da sizi izlediğini düşünürseniz.

Meclis özelliğini günden güne yitirmeye başlıyorsa bunun sorumlusu siyasetçilerimizdir. Kahve muhabbetine dönen meclis ortamları, boş koltuklara hitap eden vekiller, nisap sağlanamadığı için açılamayan meclis yani hangisini saysak şimdi. Dünyanın hiçbir yerinde nisap sağlanamadı diye meclis açılmıyor diye haber yapan var mı acaba? Ama biz her hafta nisap sağlanamadı meclis ertelendi diye haber yapıyoruz. Bu çok üzücü bir durum olmasına rağmen halen bu duruma müdahale edebilen de yok.

Mecliste memleketin sorunları varken partilerin ‘ne onu yapmıştın’ ‘biz bunu yaptık’ gibi partiler arası konuşmaları olmaz.

Meclis niçindir peki?

Meclis çalışmalarını Anayasa, ilgili Yasalar ve içtüzük kuralları çerçevesinde yürütür.

Ben sorarım size mecliste ‘yasa’ yerine ne görüşülüyor?

Ya da, Mecliste boş koltuklara konuşan vekiller varken meclis amacına nasıl ulaşır?

Konuşmacılar birbirini suçlamakla vakit harcarken ciddi bir sorunu irdeleyen yok!

Meclis zaten sürekli ertelenerek açılamıyor bile. Bu kadar ciddiyetsizlik dünyanın hiçbir yerinde yoktur. Nisap yetersizliğinden açılamayan meclisi biri bize izah etsin Allah aşkına!

Bölgecilik yaparak siyaset olmaz. Herkes kendine çalışıyor. Genç insanların göreve gelerek buna bir son demesi gerek.

Kısacası, ‘Ben bir lafa bakarım laf mı diye, bir de söyleyene bakarım adam mı diye’ ama ortada ne laf var ne adam!